Komisyon Adı | : | SANAYİ, TİCARET, ENERJİ, TABİİ KAYNAKLAR, BİLGİ VE TEKNOLOJİ KOMİSYONU |
Konu | : | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/3159) münasebetiyle |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 19 .06.2025 |
DENİZ YAVUZYILMAZ (Zonguldak) - Burada 4'üncü grup maden ruhsatlarının 2 bin hektara kadar bir alanı kapsamaları ve aynı ruhsat sahası içerisinde farklı tür madenlerin bulunmasının mümkün olması nedeniyle 4'üncü grup madenlerin alt bentlerinde yer alan madenler için ayrı ruhsatlar verilmesi ihtiyacı doğmaktadır. Günaydın! Evet, sonunda böyle bir durumu fark ettiniz değil mi? Neden? Çünkü Türkiye'de çıkarılan madenlerden hiçbir maden tek başına çıkmıyor ki yani altın cevheri var diyelim, hop, elini atıyorsun, bir külçe altın gelmiyor; oksitli cevher var, cevheri ayrıştırıyorsun, onu ayrıştırırken onun yanında bir başka maden daha var hatta bir bölümünü ayrıştıramıyorsun, ayrı bir "process" gerekiyor. O nedenle, bizim belki Türkiye'de buna benzer madenleri ham olarak çıkaran birçok şirketten çok ciddi rakamlarla yurt dışında alım yapılıyor ki aslında bizim "Acaba çıkardığımız bu madeni de iyi fiyattan aldılar mı?" dediğimiz kısmı ayıklıyor, atıyor, onun içindeki nadir toprak elementini veya bir başka ihtiyacı olan, o çok küçük miktarlarda bulunan ama önemli şeyi ayrıştırıyordu. Ben şunu soracağım öncelikle: Ya, bu konuyla ilgili... Yani kaç yıl oldu AK PARTİ iktidarda? Bayağı oldu değil mi? Yirmi yılın üzerinde bir süredir. Nereden hasıl oldu da akıl edildi de bu madde girdi. Ne tespit ettiniz? Yani bir şeyi tespit etmiş olmanız, yakalamış olmanız lazım. Yurt dışına çıkıştan vesaireden bir şey yakalamış olmanız lazım. Ya, bunu yıllardır getirmeyip de şu anda getirmenizle ilgili olarak söylüyorum.
Şimdi, burada, tabii, gerekçede şöyle ifade ediliyor haklı olarak: "Maddeyle IV. Grup madenlerin bent olarak ayrı ayrı ruhsatlandırılmasına imkân tanınmakta, madenlerin atıl kalması önlenmekte ve kaynakların daha verimli ve etkin bir şekilde değerlendirilmesine olanak sağlanmaktadır." Şimdi, bu, o kadar kritik bir konu ki aslında yani bir tane örnek vereceğim, mesela bu 4'üncü grup madenlerin içinde geçiyor, o listede geçen, niyobyum var. Yani, bunlar, bu ve benzerleri, belirli ısıl farklılıklarda -şimdi Kelvin derecesini tam söyleyemeyeceğim ama- çok eksiler derecesine ulaştığında birkaç farklı yine elementle bir arada bir karışım hâline getirilip süper iletken özelliği kazanıyor. Yani birden bire bambaşka bir özellik sergiliyor ve o mıknatıslanma özelliğiyle birlikte bu "Maglev treni" dediğimiz, herkesin bildiği yani "raya temas etmeyen tren" diyelim, hani havada o mıknatıslanma etkisiyle giden -bir ara biz de onun çalışmalarını yapmıştık yani laboratuvar ortamında- buna benzer şu ana kadar Türkiye'nin dışına çıkan birçok maden vardı. Ben bunu şöyle söyleyeceğim: Çok geç kalınmış, 7'nci maddenin bu kısmı için tabii konuşuyorum, geç kalınmış bir durum "Bugüne kadar ne gitti, ne kaldı?" diye bir hasar tespiti yapmanız lazım . Yani Türkiye'de madencilikle uğraşan şirketlerin patronların öyle çok da yani farklı özellikleri olmamasına rağmen böyle Merkez Bankası gibi para basmalarına sebep olan şey, aslında Türkiye'nin çok ciddi bir katma değer kaybetmesine neden olan bu gibi tespitlerin zamanında yapılmaması. İyi, çomak sokmuşsunuz, güzel olmuş, umarım takibini de iyi yaparsınız. Bu işin takibini sadece burada değil, aynı zamanda Türkiye'den çıkarılıp yurt dışına satılan madenlerin peşine düşmek suretiyle de yapmanızda fayda var, gerek siz gerek bu alanda, istihbarat alanında çalışanlar dâhil olmak üzere.
Teşekkürler.