ALİ BOZAN (Mersin) - Sorun değil Başkan ya, zamanımız var bence, işimiz bu; Komisyon, vekillik.

Şimdi, Harun Bey'e cevap vereceğim cevap hakkı doğduğu için: Harun Bey başlarken -peşinen açtınız, belki cevap hakkı doğacak bir şey söylemeyeceğim- dedi ki: "İki yıllık Vekilim." Bu Mecliste gördüğüm şeyler var ama böyle bakınca aslında iki yıllık değil, sanki böyle yirmi üç yıllık iktidar vekili gibi duruyorsunuz. Şundan kaynaklı...

ADEM YILDIRIM (İstanbul) - Kim için söylediniz?

ALİ BOZAN (Mersin) - Harun Bey.

Böyle doğrudan savunmaya geçen, "Muhalefetin yaptığı eleştirileri not alıp değerlendireceğiz, deri dönüş yapacağız." demek yerine, işte...

HARUN MERTOĞLU (Rize) - Ben de Komisyon Üyesiyim.

ALİ BOZAN (Mersin) - Tabii, tabii; Komisyon üyesisiniz, sıkıntı yok. İşte, "Muhalefet rapor dışında her şeyi konuşuyor." deyip, gidip Mecliste işte önerge veriliyor, yapılıyor konularına girmek işte tam da bu anlamda bence iki yıllık vekil değilsiniz, tam yirmi üç yıllık iktidar vekili gibisiniz; hani bunu özellikle söylemiş olayım.

HARUN MERTOĞLU (Rize) - İnşallah, nice yirmi üç yıllara.

ALİ BOZAN (Mersin) - Yani bence cevap hakkı doğmadı size, şundan kaynaklı arkadaşlar, kayıtlara geçmesi açısından söyleyeyim: Muhalefetin Mecliste hangi konuda ne şekilde önerge vereceği ya da komisyonda, aynı şekilde iktidarla ilgili bizim de hakkımız yok sözüyle ilgili "Şu konuda söz kurabilirsiniz, bu konuda söz kuramazsınız." deme hakkımız yok ama iktidarın hele ki bu konuya hiçbir şekilde girmemesi gerekiyor. Söylediğimiz sözleri, bence bazen gerçekten burada yapılan bir eleştirinin, burada yapılan bir önerinin yani gerçekten çözüm için mi, değil mi; bunu değerlendirmek gerekiyor. Ben, Adıyaman Cezaeviyle ilgili örnek verirken Mustafa Bey'in Adıyaman Milletvekili olmasından kaynaklı, orada bizzat gördüğüm, yaşadığım bir sıkıntıdan haberdar olması, not alması ve birlikte çözümü nasıl bulabiliriz diye bunu ifade ettim.

Şimdi şu örneği vereyim; bakın, ben değerlendirme yaparken arkadaşlar, şunu söyledim, dedim ki: "2013-2024 yılı raporu arasında bir fark yok." Bakan Yardımcılarını dinledik. Umarım, dilerim, 2025 yılında o Bakan Yardımcılarını dinlemiş olmamızdan kaynaklı daha iyileşmeler görürüz. Bu şekilde, bizim hakkaniyetli ve gerçekten yapıcı bir muhalefetimiz söz konusu iken doğrudan savunmaya geçen, bazen üst perdeden maalesef, "Muhalefet önergeyi böyle versin. Burada bu konuyu konuşsun." meselesini doğru bulmadığımı ifade etmek istiyorum. Dedim ya, bazen söylediklerimizi gerçekten dinleyelim ve şunu yine tekrar edeyim: Burada muhalefetten hangi vekil ne söylerse... Şunu bekliyorum ben ya bundan sonrasında da: Bazen -kayıtlara girmeyebilir- "Arkadaşlar, önerinizi, eleştirinizi dinledik, not aldık, size geri dönüşü yapacağız." 1 defa bugüne kadar ben duymadım, duyalım, buradan başlasın, bu Komisyondan başlasın arkadaşlar gerçekten. Olumsuzsa da geri dönüş yapılsın, biz diyelim ki: "Bizim söylediğimiz yanlış, bizim söylediğimiz eksik, biz söylediğimizi geri alıyoruz." Bu, ne muhalefeti ne de iktidarı küçültmez, tam tersine büyütür diye düşünüyorum.