KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET TAHTASIZ (Çorum) - Sayın Başkan, Sayıştayın kıymetli temsilcileri, saygıdeğer yönetim kurulu üyeleri, Sayın Genel Müdür ve değerli hazırun; herkesi saygıyla selamlıyorum.

Tıpkı Cumhuriyetimizin 100'üncü yılı gibi Türk çayının da 100'üncü yılını kutluyoruz, geride bıraktık. 1924 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde kabul edilen Çay Kanunu'yla başlayan süreç ÇAYKUR'un kurulmasıyla devam etmiş, bölgenin lideri, ülkenin gururu olmuştur. ÇAYKUR'un 49 yaş çay işletme fabrikası, 8 pazarlama bölge müdürlüğü, Çay Paketleme Fabrikası, Anatamir Fabrikası, Atatürk Çay ve Bahçe Kültürleri Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, 11.279 çalışanı ve günlük 9.250 ton yaş çay işleme kapasitesiyle Türkiye çay sektörünün lider kuruluşu olmasında çok büyük emekler var. Kültürümüzde önemli bir yeri olan çayı yediden yetmiş yediye herkes severek tüketiyor. Uzun yıllar tekel konumunda faaliyet gösteren ÇAYKUR özel sektörün başlamasıyla beraber biraz sıkıntı yaşasa da şu anda gene konumunda lider olarak devam etmekte. Çay seviyoruz, ÇAYKUR'u önemsiyoruz, çay üreticisinin diğer birçok üretici gibi üretime küsmemesi gerektiğini söylüyoruz. Ancak, son yıllarda açıklanan fiyatlar çay üreticisini memnun etmiyor ve üretime maalesef küstürüyor. 2025 yılı yaş çay alım fiyatı kilogram başına 25 lira 44 kuruş olarak açıklandı. Ancak geçen yıl 2 lira olarak verilen prim desteği bu yılki fiyatta maalesef yok. Dolayısıyla yaş çay alım fiyatı geçen yıla göre yüzde 32 oranında artırıldı. Yapılan bu artış enflasyonun ve girdi maliyetlerinin de altında kalmıştır. Açıklanan bu fiyat çay üreticisini mutlu etmemiştir. Yaş çayda 2003 yılından bu tarafa verilen prim desteği yirmi iki yıl sonra neden kaldırıldı? Destekleme priminin yirmi iki yıl sonra kaldırılmasının özel bir sebebi var mı, merak ediyoruz. Bunun sebebi size göre 25 lira 44 kuruşluk fiyatın yeterli olması mı yoksa hazineye bir yük olarak görülmesi miydi? Türk halkının en çok tükettiği içeceklerin başında çay geliyor ancak çayda zamlardan nasibini aldı. Şimdi soracaksınız "Hem çay yaş çay fiyatını düşük verdiniz hem de şimdi çaya zam yaptı." diyorsunuz.

Evet, ÇAYKUR tarafından on gün önce kuru çaya yüzde 15 zam yapıldı. En son eylül ayında yüzde 18 zam yapılmıştı. Dolayısıyla toplamda yüzde 33 zam yaptınız. Yaptığınız zamlarda maliyet artışlarını gösterdiniz. Gerçekten çok haklısınız, çok doğru söylüyorsunuz, bu iktidarın yarattığı enflasyon ortamında maliyetler sürekli artıyor. Ama sizin maliyetiniz artıyor da çay üreticisinin maliyeti artmıyor mu, yerinde mi sayıyor? Madem öyle, çay üreticisine de tüm maliyet hesaplarını göz önünde bulundursak emeğin karşılığı olarak alacağı yaş çay fiyatını daha olur bir fiyatta açıklamak gerekmez miydi?

Sayın Genel Müdür, vurguladığım gibi, ÇAYKUR Türkiye'nin gözde kurumlarından bir tanesi. Ben şahsen siyasi müdahaleler olmazsa ÇAYKUR'un daha başarılı olacağını ve bu batak kredilerden kurtulacağını biliyorum. O ziyaretimizde de o tesislerin nasıl güzel çalıştığını gördük ama maalesef Rize'de -ben de orada insanları ziyaret ettim- siyasetin özellikle Rize İl Başkanlığının ÇAYKUR üzerinde siyasi baskıları olduğunu biliyoruz. ÇAYKUR normalde 6 kişilik yönetim kurulu olmasına rağmen uzun süre 3 eksikle çalıştı. Nihayet bu yönetim kurulu üyelerinin atamaları yapıldı. Bu yönetim kaç eksik çalıştı ve yönetim kurulunda 3 eksik varken alınan kararların nasıl alındığını merak ediyorum. Bunun cevabını da açıklarsınız. ÇAYKUR'un Yönetim Kuruluna atamalar yapıldı ancak atanan isimlere bir bakalım: Ferat Turgut, Rize AKP İl Başkan Yardımcısıydı önceki dönem, ÇAYKUR Yönetim Kurulu üyesi oldu, hayırlı uğurlu olsun. Bir diğer isim de AKP Pazar eski İlçe Başkanı, AKP Pazar Belediye Başkan aday adayı olan Nurettin İnce. 3'üncü isim ise bakanlardan bir bürokrat. Bu durumda ÇAYKUR yönetiminde liyakat değil, AK PARTİ'ye sadakat ön plana çıkmış bir durum. Bu arkadaşlar için mi aylarca yönetim kurulu 3 eksik çalıştı? "ÇAYKUR'u Genel Müdür mü yönetiyor, yoksa AKP Rize İl Başkanı mı yönetiyor?" şeklinde eleştiriler bizim kulağımıza kadar geldi. AK PARTİ ÇAYKUR'a öylesine nüfuz etmiş ki AK PARTİ İl Başkanı Yılmaz Katmer noter huzurunda kurayla yapılan 1.500 kişilik son alımdan sonra çıkıp "Kura yetmez, kurayla kazananlara bir de mülakat yapalım." demiş. Çünkü kurayla olunca kendi yerleştireceği arkadaşlar olmadığından dolayı, kendi adamları dışarıda kaldığından dolayı "Mülakat yapalım." demiş aynı bizim Çorum'da olduğu gibi. İl Özel İdaresine geçen yıl alım oldu, o alımda dedik ki: "Mülakat liyakatin katilidir. Kul hakkına girmeyin, liyakatli insanlar arasından kurayla seçin." dedik ama maalesef AK PARTİ İl Başkanının çaycısı, şoförü, efendim, grafik tasarımcısı maalesef bizim de İl Özel İdaresinde işe başladı. Burada ben özellikle Genel Müdürümüzü kutluyorum, işte "Mülakatla yapalım." diyen İl Başkanına karşı dik durmuşsunuz ve aldığınız karardan dolayı da sizi kutluyorum. ÇAYKUR yönetiminin iktidar partisi il yönetimi gibi olmasının ardından bundan sonra yapılacak işleri ve işe alımları biz takip edeceğiz. İnşallah Genel Müdürümüzün bu kararı değişmez.

Sayın Genel Müdür, üreticiyi özel sektöre karşı korumak ve taban fiyatının altında satış yapmasını engellemek için kapasite artışına gittiğinizi ve kapasitenizi günlük 9.250 tona çıkardığınızı söylediniz. Kapasiteniz artmış ancak çalışan sayınız ocak ayındaki KİT Alt Komisyonuna geldiğimden sonra oradaki çalışan sayımız 11.931di, şu anda 11.279. Aradan beş ay geçti ama 652 kişi ayrılmış. Emekli maaşlarında yüzde 30'a varan düşüş olacağı gerekçesiyle 2024 yılının sonuna doğru bin kişinin kurumdan ayrıldığını söylüyorlar, bu doğru mudur? Yani ÇAYKUR bir taraftan kapasite artırıyor ancak diğer taraftan deneyimli personelini kaybediyor. Fabrikayı tam kapasite işletecek sayıda ve tecrübede işçi olmadıktan sonra kapasite artırılmasının kimseye bir faydası yok. Sadece özel sektöre faydası var, çeşitli sebeplerle özel sektöre yönelen çay üreticisi de taban fiyatının altında paralar teklif edildiği, 25 liradan yapılan alımların ise yarı nakit yarısı da kuru çay olarak ödendiği ifade ediliyor. Buna düşük maaş politikasının ve kuruma sınavla girmiş işçilere uzun yıllardır kadro verilmemesinin büyük etkisi var deniyor. Kuruma sınavla girmiş işçilere söz verilmesine rağmen neden kadro verilmiyor? Bu sözü, kadro sözünü ne zaman yerine getireceksiniz? Kamuda çalışan bir ziraat mühendisinin dahi asgari ücretin bir tık üzerinde maaş aldığı ifade ediliyor, bu doğru mudur? ÇAYKUR'daki en düşük işçi maaşı ile en yüksek işçi maaşı ne kadardır? 2025 yılında ayrılan 652 kişiden kaçı emekli olmuş, kaçı istifa etmiştir?

Sayın Genel Müdür, sunuş konuşmanızda yeni ambalaj tasarımına ilişkin bir bilgi notu verdiniz. Yani ambalaj tasarımları için hangi ajansla kaç liraya bir anlaşma yaptınız? Yeni ambalaj tasarımını yaptırmak için ihaleye çıktınız mı, yoksa doğrudan temin mi yaptınız? ÇAYKUR'un yeni ambalaj tasarımı ve üretimi kuruma toplamda ne kadara mal olacak?

Alt Komisyon toplantısında yönelttiğim bazı sorulara bilanço ve mali tablolarınız belli olmadığı için cevap alamamıştım. O soruları tekrarlayacağım:

ÇAYKUR'un 2024 yılı kâr veya zararı ne kadar olmuştur? Günümüz itibarıyla ÇAYKUR'un kredi borcu ne kadardır? 2023-2024 ve 2025 yılının ilk yarısında çekilen krediler için ne kadar faiz ödenmiştir? Çekilen kredilerin nisan ayı sonu itibarıyla kapatılacağını söylemiştiniz, bu kredileri kapatabildiniz mi? 2016-2018 yıllarında 16 milyondan fazla para harcayıp hiç kullanmadığınız ve yedi yıldır atıl durumda bekleyen stevia fabrikası vardı. Bu atıl durumdaki fabrika için 2025 yılında yeniden ihaleye çıkacağınızı söylemiştiniz. İhaleye çıkıldı mı? Çıkıldıysa hangi bedelle hangi firmaya kiralandı? Bu stevia bitkisinden şeker elde etmek için yapılan fabrika ÇAYKUR tarafından neden başka bir alanda kullanılmıyor veya bir başkasına kiraya verilmesi düşünülüyor?

Bu sorulara yazılı olarak cevap verirseniz teşekkür ediyorum.

ÇAYKUR'u siyasi baskılardan uzak bir şekilde yönetmenizi ve başarılı olmanızı temenni ediyorum.

Beni dinlediğiniz için teşekkürler.