KOMİSYON KONUŞMASI

MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

ÇAYKUR'umuzun değerli Yönetim Kurulu Başkanı, Genel Müdürü, yönetim kurulu üyeleri, değerli yöneticiler, değerli katılımcılar, kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli temsilcileri; hepinize hoş geldiniz diyorum.

Tabii, ÇAYKUR'la ilgili önemli değerlendirmeler yapıldı, güzel sunumlar yapıldı. ÇAYKUR esas itibarıyla piyasa regülasyonu yapan bir kurumumuz. Tabii ki burada piyasa regülasyonunu biraz karmaşık hâle getiren, çay fiyatlarını etkileyen içsel ve dışsal birtakım faktörler. Burada aslında iki ürün var fiyat regülasyonu açısından: Biri yaş çay. Bu özellikle hasat döneminde fiyatların anormal bir şekilde düşmesini önleyerek üreticilerin korunması açısından son derece önemli. Sonraki süreçte de kuru çay fiyatlarının anormal yükselmesini önleyerek özellikle tüketicinin korunması ön plana geliyor ve bunun içerisinde ciddi bir regülasyon politikası belirlenmesi gerekiyor. Yani bir taraftan "Yaş çay fiyatlarını düşürmeyelim, yüksek tutalım." dediğinizde daha sonra bunun tüketiciye yansıması söz konusu. Bu anlamda piyasa regülasyonuna yönelik mekanizma oluşturulup kararlar alınırken bunun bir bütün olarak geleceğe yönelik dikkate alınması gerekiyor ve ona göre de birçok argümanı kullanması gerekiyor.

Tabii, yine bu şey içerisinde tarımsal üretimdir. Tarımsal üretim olması münasebetiyle birçok faktöre dayalı, dünyadaki global piyasalardaki gelişmelere dayalı yani çok yönlü, çok faktörlü bir piyasa regülasyonunu gerektiren bir yapı. Öyle dışından görüldüğü kadar kolay değil. Bazen bizler bunu burada çok kolay deriz, kardeşim üreticiyi desteklemek için çıkarın fiyatları; daha sonradan piyasa fiyatları, kuru çay fiyatları artırılınca indirin fiyatları. Bu iş böyle söylemeyle ya da bu şekilde o dengeleri gözetmeden olmuyor yani yapsanız da bir müddet sonra bunun çok daha ağır sonuçları söz konusu olabiliyor.

Tabii, burada ifade edildi, mali konu önemli bir konu. Dolayısıyla piyasa regülasyonunu sağlayabilmenin temel şartlarından biri sağlıklı bir finansal yapı, her şeyden önce nakit varlığınızın olmasıdır. Yani hasada girerken eğer nakit varlığınız varsa piyasayı regüle etmek her zaman daha kolaydır. Öncelikle şunu da hep söylüyorum, bir daha tekrar ihtiyacı da duyuyorum: Bizim bu KİT'lerin temel amacı hiçbir zaman kâr olmamıştır. KİT'lerin asıl kurulmalarında, varoluşlarında esas olan onlara verilen görevlerdir ki burada konu ÇAYKUR olduğu için ÇAYKUR'a verilen görev, esas statüsündeki asli görevi, başlangıçta da söylediğim, çay üretimiyle alakalı, çay tüketimiyle alakalı yani piyasa regülasyonu; buna bakmak lazım yani eğer bir yıllık ya da beş yıllık süreci değerlendireceksek biz, acaba çay fiyatlarında anormallikler oldu mu, istikrarlı devam etti mi? Tabii ki bu istikrarı sağlamak için Kurumun katlanacağı zaman zaman ek maliyetler, ek yükler, mali yükler söz konusu olabilir. Bunlar da doğal olarak ürün maliyetine yansıyacağı için, faaliyet sonucuna yansıyacağı için bir zarara da neden olabilir. Ama burada aslolan şudur: Bu işlemleri yaparken maliyet etkinliğine, düşük maliyetli çalışmaya ve finansal yapıyı korumaya yönelik gerekli tedbirlerin alınıp alınmadığıdır. Ama aksi takdirde tek amacımız bizim kâr da olamaz. Geçen yıl ya da önceki yıllarda ÇAYKUR Genel Kurula getirilmişti. Ben uzun süre bu Komisyonda da görev yapan biri olarak, eski bir KİT Genel Müdürü olarak anlayamadım hakikaten, neden geldiğini anlayamadım çünkü bu KİT'lerin, özellikle KİT Komisyonu ağırlıklı olarak teknik bir komisyondur. Partiler bu konuda temayüz etmiş, bu konuları bilen üyelerini genellikle gönderirler ve birçok şey burada zaten görüşülür, karara bağlanır. Genel Kurulda bu kurumların sağını solunu çekmenin, didiklemenin kurumlara bir faydası yok, bilakis zararı da söz konusu olabiliyor. Dolayısıyla orada da söylemiştim, ÇAYKUR'la ilgili şu söyleniyordu: "Neden kâr etmiyorsunuz, neden düşük kaliteli ürünü almıyorsunuz?" aynı cümlenin içinde geçiyor, "Neden her yerde alım merkezleri açmıyorsunuz?" Yani hani tamam, bunların hepsi kendi açısından doğru ama bir noktada aynı cümlenin içinde bunları kullandığınız zaman bu ne perhiz bu ne lahana turşusu anlamına geliyor. Kâr edeceksek, kâr edilecekse o zaman ona göre bakmak lazım ama ne olursa olsun üreticiyi desteklesin diyorsak ona göre değerlendirmek lazım, tüketiciyi destekleyecek diyorsak ona göre. Ama buradaki mesele hepsinin bir optimizasyonunun sağlanması. Burada politika belirlemedeki temel güçlük, sıkıntının özünde de bu var. Dolayısıyla bu noktada kolay gibi görünse, fiyatı artır, fiyatı indir şeklinde olsa da bu anlamda ülke düzeyinde bir piyasa regülasyonunu yapmak öyle söylendiği kadar da kolay bir şey değil, onun farkındayız. Dolayısıyla çabalarınızdan dolayı da teşekkür ediyoruz.

Tabii ki kâra geçmiş olması önemli bir şey ama bu kârın sağlanmasındaki dinamiklerin neler olduğu önemli. Bu satışa dayalı maliyetleri düşürmeye yönelik yeni piyasalara girme şeklindeki bir durum olması hâlinde kaliteli bir aktif yapısına doğru da geçiş söz konusu olabilir.

Tabii, marka konusu bilemiyorum ama burada Sayın Değerli Vekilimiz Fatma Hanım'la biz NATO PA toplantısı için İngiltere'deydik en son, daha bir iki hafta olmadı herhâlde döneli. Orada hani İngiliz çayı, işte kahvaltı çayı, siyah çay vesaire, hatta meraktan girdik yani acaba nedir çay fiyatları diye. Yani çayı altın gibi satıyorlar. Ben yirmi sene önce gittiğimde böyle kiloluk almıştık oradan; sonra baktık öyle kiloyla falan yok, küçük küçük paketler, hediyelik paketler, altın satar gibi çay satıyorlar. Dolayısıyla tadına baktığımızda damak tadıyla da elbette bunun alakası yok yani bizim çayımız çok daha iyi, çok daha güzel. Tabii, buradaki mesele markalaşma meselesi, isim meselesi. Bu konuda girişimleriniz de var, bence daha fazla belki ağırlık vermek lazım.

Söylenecek daha birçok şey var ama tabii, burada da vakit sınırlı. Mali yapının mutlaka bir düze çıkarılması gerekiyor. Bu konuyla ilgili biraz önce Ali Bey de ifade ettiler, sermaye artışı yönünde yapılması gereken ne varsa; Sayın Başkanımız da yine eski bir KİT yöneticisi olarak ve özellikle banka yöneticisi olarak bu konularda her zaman destek oluyor, bizlere düşen bir şey varsa yapmaya çalışacağız.

Bu vesileyle emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Bu oturumun, bu çalışmaların Kurumumuza ve ülkemize faydalı olmasını diliyorum.

Teşekkür ediyorum.