İSMAİL FARUK AKSU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Ben bu uygulamayla ilgili bir şey sormak istiyorum Sayın Bakanım: Mevcutta yüzde 20 kotasını şimdi yüzde 40'a çıkarıyoruz; uygulamada hep aynı yüzde 20 herhâlde yararlanmıyor bundan. Şöyle bir şey mi oluyor: yani 15.350 bugünkü çıkartacağımız rakam da. Bunun yerine, mesela, tüm personele yani yüzde 100'ünün yararlandırıldığını düşündüğünüzde, benim hesabıma göre, herkesin 6.140 gibi bir şeyi alması mümkün. Yani tüm Gelir idaresi çalışanlarına böyle bir şeyi sağlamak mümkün. Bunu mu yapıyorsunuz uygulamada? Yoksa çalışmak isteyen çok fazla olabilir, fazla mesai yapmak isteyen fazla olabilir ama kotadan dolayı hepsini şey yapamazsınız yani fiiliyatta durum nasıl oluyor? Talep eden ile gerçekleşen arasında doğru orantı var mı yoksa herkesi bu şekliyle mi yapıyorsunuz, onu merak ettim.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

Sayın Hatipoğlu, siz mi?

Buyurun.

HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI İSMAİL İLHAN HATİPOĞLU - Teşekkür ediyorum Başkanım.

Tabii, yapay zekâ denetimlerde aktif şekilde kullanılıyor, Hazine ve Maliye Bakanlığı olarak hem harcama tarafında hem gelir tarafında yapay zekâyı daha etkin kullanmak için çalışmalarımız var ama kabul edelim ki bir kayıt dışı ekonomi ve bir de nakit ekonomisi var. Dolayısıyla diğer denetim çalışmalarımız teknolojiyi kullanarak, veri altyapısını kullanarak, veri ambarını kullanarak, risk analizini kullanarak, veri madenciliğini kullanarak o alan devam ediyor ama bir taraftan da malum, bir nakit ekonomisi, kayda girmeyen ciddi bir alan var. Bu hasılat tespitlerini -sayın vekilimizin bahsettiği- yılda en az 12 kere; işte, ayda 3 kere gitme, fiilî hasılat tespitlerini de bu nakit ekonomisiyle mücadele kapsamında değerlendiriyoruz; ikisini birlikte, bir bütüncül yaklaşımla hem teknolojik imkânlarla ama nakit ekonomisinin olduğu yerlerde de fiziken sahada denetimler yaparak denetimi bütüncül olarak gerçekleştirmek istiyoruz yani o yapay zekâyı mutlaka kullanıyoruz.

Tabii, Erhan Usta Vekilimizin söylediği hususla alakalı çok kısa olarak... Bunlar müfettişleri ve denetçilerimizi değil taşrada görev yapan yoklama memurları ve gelir uzmanlarımızı kapsayan... İl sınırları içerisindeki saha denetimlerimizi kapsıyor. Bakanlığımız müfettişlerinin, mesela, tüm kamu denetim elemanlarının harcırah sorununun farkındayız, bütçe kanunuyla beraber takdirlerinize sunacağız (h) cetveli ve harcırahlarla ilgili iyileştirme çabamız olacak.

Konaklamayı bu sene ilave olarak artırmıştık ama yetmediğinin de farkındayız, bu yıl bütçe kanunuyla birlikte onu arz edeceğiz.

Belki Gelir İdaresi Başkanımızın da söyleyeceği... Uygun görürseniz.

HAZİNE VE MALİYE BAKANLIĞI GELİR İDARESİ BAŞKANI BEKİR BAYRAKDAR - Şimdi, biz bu fazla mesai ücreti ve fazla mesai işini disiplinli şekilde yürütmeye çalışıyoruz yani normal çalışma süreleri dışında yapılan çalışmalarda veriyoruz. Dolayısıyla bizim zaten mecburen buradaki personel biraz daha bu denetim yapmaya yetkili yoklama memurları var özel yetki verilmiş, onlarla bu işi yapıyoruz. Yani yoksa içeride hani, KDV iadesi yapan, işte, tahsilatı yapan... Onlar zaten dışarı çıktımı bunlar kadar verimli olmuyorlar. Dolayısıyla da akşam ve hafta sonu çalışanlara veriyoruz ve yani geneline dağıtmak gibi bir şey yok. İsterseniz bazı personel alamıyor, bazısı yani dışarıda çalışanlar alıyor bu parayı. O şekilde bir yüzde 40 sınırına... Yani yüzde 20'ye sığamayınca yüzde 40 talep ettik, yüzde 40 sınırı içerisinde kalarak ortak bir dağıtım değil bizzat çalışana... Bazısı 12 bin lira alır, bazısı 8 alır, bazısı 15 alır; o şekilde yürütülüyor.

HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI İSMAİL İLHAN HATİPOĞLU - Belki bir ilave yapmak gerekirse... Başkanım, söz verirseniz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.

HAZİNE VE MALİYE BAKAN YARDIMCISI İSMAİL İLHAN HATİPOĞLU - Hani yüzde 20 niye yetmedi? Evet, gerçekten, hepinize yansıyordur; daha çok sahalarda Maliye Bakanlığı denetim elemanlarımız, daha çok kayıt dışıyla samimi bir mücadele yürütüyoruz ve yüzde 20'lik sınır personelimizin daha fazlasının dışarıda denetim yapmasını arzu ediyoruz. Yüzde 20'lik sınıra dayandı ve daha fazla denetim ihtiyacımızı karşılayamaz duruma geldi. O nedenle, yüzde 20'lik sınırı yüzde 40'a çıkarmayı arzu ediyoruz.