KOMİSYON KONUŞMASI

AHMET EŞREF FAKIBABA (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Bütün arkadaşlara saygılarımı sunuyorum.

Efendim, biz, bu maddeye maaş veya bir finans olarak bakmıyoruz ama bu maddede bazı sıkıntılarımız var, arz edelim.

Ben özelde çalışan bir genel cerrahi uzmanıyım, yeni yasa uyarınca yalnızca 2 hastaneyle sözleşme yapmak zorunda kalacağım. Eğer çalıştığım hastanede yapılması gereken özellikli bir ameliyat söz konusuysa ve bu ameliyatı teknik nedenlerle kendi çalıştığım hastanelerde gerçekleştiremiyorsam hastayı başka bir hastaneye yönlendirmek zorunda kalacağım. Oysa, bu ameliyatı gerçekleştirebilecek bilgi ve beceriye sahip olmama ve hasta özellikle benim tarafımdan ameliyat edilmek istenmesine rağmen mevcut düzenleme beni hastayı başka bir hastaneye sevk etmek zorunda bırakacaktır yani ben hastamı ameliyat edemeyeceğim hasta bana ameliyat olmak istese bile çünkü benim çalıştığım 2 hastanede de şartlar maalesef benim istediğim gibi değil. Onun için, ben bu hastamı başka bir doktora, yapmam gereken bir ameliyatı başka bir doktora yönlendirmek zorunda kalacağım. Bu durum hem benim hekim olarak çalışma özgürlüğümü hem de hastanın doktorunu seçme hakkını ortadan kaldıracaktır hocam. Bu örnekleri artırabilirim. Özellikle kadın hastalıkları ve doğum branşında görev yapan hekimler acil müdahale gerektiren durumlarda ciddi sıkıntılar yaşayabilir. Zamansız başlayan normal doğum vakalarında hekimin anlaşmalı olduğu hastanelerde boş yatak bulunmadığı takdirde hasta ortada kalacak; yatak yok, 2 hastanede de yatak yok. Müdahale gecikecek ve bu durum hem anne hem de bebek için hayati risk oluşturacaktır. Böyle bir durumda hekim önceki örnekte olduğu gibi hastasını istemese de başka bir hastaneye sevk etmek zorunda kalacaktır. Aynı şey yenidoğan bakımı için de geçerli olacaktır. Hekimin anlaşmalı olduğu hastanelerde yenidoğan yoğun bakım yatağının hepsi doluysa hekim hastasını başka bir hastaneye sevk etmek zorunda kalacaktır.

Özellikle büyük şehirlerde özel hastaneler arasında rekabeti engelleyen bir durumla karşı karşıya kalacağız. Küçük şehirlerde özel hastane sayısının az olması hekimlerin pazarlık yapma ve alternatif arama şansını kısıtlamaktadır. Bu durumda doktor genellikle sunulan ücreti kabul etmek zorunda kalır çünkü çalışabileceği başka bir hastane seçeneği yoktur. Oysa çok sayıda özel hastanenin bulunduğu büyük şehirlerde hekimler hem çalışma koşulları hem de ücret konusunda daha özgür tercih yapabilirler. Bu sayede hastanın ekonomik durumu ve ameliyatın niteliğine göre en uygun maliyetli seçenek belirlenebilir. Yani ben hastamı kendi finans durumuna, maddi durumuna göre onu istediği hastanede uygun koşullarda ameliyat edebilecekken 2 hastaneyle kapasitemi sınırlandırdığınızda benim o hastayı ameliyat etme özgürlüğüm kalmıyor yani benim bu özgürlüğümü elimden alıyorsunuz. Böylece hasta aynı sağlık hizmetini aynı hekimden daha uygun bir fiyata alma imkânı bulur. Serbest rekabet ortamı ortadan kalkıyor, özel hastaneler doktorlarla anlaşma yaptıktan sonra fiyatı keyfî olarak arttırabiliyorlar. Anlaşmayı yaptıktan sonra fiyatı keyfî olarak artırabiliyorlar. Örneğin hekimin başka bir hastaneye geçemeyeceğini bildikleri için başlangıçta 20 bin Türk lirası olarak belirlenen ücreti daha sonra "Paket değişti." denilerek 30 bin liraya çıkarabiliyorlar, bu da hastaya ekstra bir yük getiriyor.

BAŞKAN VEDAT BİLGİN - Şuayıp Bey, takip edebiliyor musunuz? Sayın Bakanımız önemli hususların altını çiziyor.

AHMET EŞREF FAKIBABA (Ankara) - Fiyatlar artmasına rağmen doktor sözleşmeye bağlı olduğu için başka bir hastaneye geçemiyor. Bu durum doktorun âdeta bir futbolcu gibi sözleşmeye bağlandığı, hastane sahiplerinin de doktor üzerinden kazanç sağladığı bir sisteme dönüşüyor. Özetle, bu yapı, hekime taksi plakası mantığıyla yaklaşıyor; hekime taksi plakası mantığıyla yaklaşıyor, hekimin emeği üzerinden rant elde ediliyor. Danıştay 10. Dairenin de buna ilişkin kararı mevcuttur. Bu kararda "Hekimin çalışma hakkı, hastanın doktor seçme hakkı ve sağlık hizmetine ulaşma hakkı engellenemez." diyor. Bu kararı da görmezden gelemeyiz.

Bu sebeplerden ötürü ilgili maddeye karşıyız. İsterseniz Danıştay kararını da Sayın Bakanım sizlere takdim edebilirim, burada Danıştay kararı var bu konuyla ilgili.

Bu sebeplerden dolayı ilgili maddenin teklif metninden çıkarılmasını teklif ediyoruz.

Saygı sunuyorum efendim.