Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | Geçen hafta Komisyonda kabul edilen kanun teklifinde redaksiyon çerçevesinde yapılan düzenlemeye ilişkin açıklaması |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 03 .07.2025 |
ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
İkinci defa söz almak istemezdim ama az önce bir şeyi unuttuğum için onu söyleyeceğim.
Yani bakın, burada bir kısım itirazlarımız oluyor "Şöyle yapalım. Gelin, şuna daha ciddi bakalım." filan dediğimiz zamanlarda bunlar dikkate alınmıyor. Bunların dikkate alınmaması çok vahim sonuçları var. Şimdi, geçen hafta hep beraber, daha doğrusu sizlerin, hukuk yapma tekniği açısından imza attığı bir skandalı burada anlatacağım. Yani bu hakikaten kabul edilecek bir şey değil. Bu kadar gayriciddilik, ehliyetsiz, liyakatsiz kadrolar olursa, müzakere olmazsa olacak olan bu. Hatırlayın, geçen hafta -216 sıra sayısı olarak basıldı bu şey, hani referans olsun diye daha sonra okuyanlar için- LPG'lerle ilgili bir düzenleme yapmıştık. "Dağıtıcılar herhangi bir dağıtıcıdan toptan LPG ticareti kapsamında LPG satın alabilir ancak bu LPG'yi başka bir dağıtıcıya satamazlar." şeklinde. Bu maddeyi hatırlıyorsunuz. Şimdi, bu madde gelirken arkadaşlar, 16'ncı maddeydi kanun teklifinde ve "Şu kanunun 5'inci maddesinin son fıkrası aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir." denilip bu cümleyi koydular kanun teklifindeki 16'ncı maddeye. Şimdi, tabii, bu buradan geçti, bu dikkatimizi çekmedi ama gruptaki daha doğrusu Komisyondaki arkadaşlar yani "son fıkrası" şeklindeki bir tanımlamanın yanlış olacağını düşünerek alınan redaksiyon çerçevesinde sayıyorlar fıkraları ve bunu "dokuzuncu fıkra" olarak düzeltiyorlar. Ha, redaksiyon böyle nitelikli bir değişikliğe müsaade eder, etmez ayrı bir konu ama bana göre yaptıkları doğru çünkü yarın başka bir şey geldiğinde, bir son fıkra daha geldiğinde ne yapacaksınız? "Son fıkrası" diye madde düzenlemesinin olmaması lazım. Şimdi, hepinizin "mailbox"larında var; şu, bize, o maddeyle ilgili Plan ve Bütçe Komisyonunun düzeltilmiş, Komisyondan çıkan düzeltilmiş metin olarak gönderdiği eski 16'ıncı, sonradan bir madde araya girdiği için 17'nci madde bu. Tamam mı arkadaşlar? Burada -dokuzuncu fıkra oldu, son fıkra- ondan sonra, diyor ki: "5'inci maddesinin dokuzuncu fıkrası" diye değiştiriliyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Fakat Komisyonda bu maddeyle ilgili buna müeyyide koyuldu -yine hatırlarsınız- hani, bu "Yasak koyuyordu, bir müeyyide konulması gerekir." denildi. Bu AK PARTİ'li arkadaşların bir madde önergesi oldu, o önerge burada kabul edildi. O önergede, bu maddeye yani bu fıkraya atıf yapılırken Komisyondan "son fıkra" diye geçen -lütfen, istirham ediyorum, dikkatle dinleyelim- Komisyon uzmanlarının "dokuzuncu fıkra" diye düzelttikleri maddeye atıf yapıyoruz ve ona "onuncu fıkra" diye atıf yapıyoruz arkadaşlar. Burada "onuncu fıkra" diye çıktı. Bakın, şu kanuna ya, bu kanunun onuncu fıkrası falan yok. Bu kanunda onuncu fıkra yok. Olmayan bir kanuna, olmayan bir fıkraya atıf yapıldı burada. Şimdi, biz bunu, bu çelişkiyi muhalefet şerhimizde yazınca İYİ Parti Grubu olarak, ondan sonra Komisyondaki grup uzmanı arkadaşlar tekrar dokuzuncu fıkra olarak sayıp "dokuzuncu fıkra" dedikleri o fıkrayı tekrar "son fıkra" olarak değiştirdiler çünkü bu açık bir çelişki olarak ortaya çıkıyordu. "Dokuzuncu fıkra" deniliyor, son fıkra dokuzuncu fıkra fakat onuncu fıkra ya atıf var yani dokuza atıf yapılması gerekirken olmayan bir fıkraya atıf yapılıyor. Bu sefer Komisyon sıra sayısını basarken bunu yine "son fıkra" diye... Hani, kendilerinin baştan, "Olmaz, son fıkra kanun yapma tekniğine aykırı." dediği son fıkraya döndüler. Güya o şimdi oldu. Olmadı yine. O zaman şimdi "son fıkra" diyorsun, sayıyorsun burada yine onuncu fıkra gene yok. Yani oraya "son fıkra" denince onuncu fıkra kendiliğinden doğmuyor. Şu iddia edilebilir, onu iddia etmiş herhâlde arkadaşlar: Onun altında da -tuhaf, tabii, daha önceden de liyakatsizlik, ehliyetsizlik falan devam ettiği için, 20 yıllık bir Hükûmet tabii, her tarafı bozdunuz- orada (a), (b), (c) diye bentler var, şimdi, o bentleri bu sefer fıkra kabul ediyor arkadaşlar "Onuncu fıkra doğrudur." diye böyle bir savunma yapıyorlar, gerçekleştiriyorlar.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ERHAN USTA (Samsun) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
Oldu ki ona doğru dersek yani bentlere fıkra dersek o zaman da on ikinci fıkra olması lazım. Yani nereden bakarsanız bakın bir rezalet.
Bir başka rezaleti sunumdan sonra söyleyeceğim. Yani yine burada hep beraber... Daha doğrusu sizlerin de ve hani "Sorumluluğu üstlenelim bizde." deyip yapılan bir yanlışı... Ya, bu kadar büyük fahiş hatalar olmaz arkadaşlar. İşte, bu "Ben bilirim, ben yaparım, ben kimseyi dinlemem, muhalefet ne derse desin, bildiğimi yaparım." deyip yanlış bilmenin, ehliyetsiz, liyakatsiz kadrolarla çalışmanın bir sonucudur. Olmaz, Türkiye Cumhuriyeti devletine de bu yakışmıyor arkadaşlar. Olmayan bir fıkraya atıf var şu anda bizim Komisyondan geçen kanun teklifinde, bunun tabii ki Genel Kurulda düzeltilmesi lazım. Bunu şöyle görmeyin lütfen: Olabilir ya, insanız hepimiz, bir hata... Öyle bir şey değil bu; bu kadar büyük, fahiş bir hata yapamayız, buna hiç kimsenin hakkı yok. Biz görmeseydik ne olacaktı, biz İYİ Parti Grubu olarak bunu görmeseydik ne olacaktı arkadaşlar? Çıkacaktı bu kanun ya, hâlâ da çıkacak. Şimdi, şu andaki hâliyle çıkarsa yine zaten hata, hata düzeltilmiş değil ancak o arkadaşları da suçlamak istemiyorum, onlar meseleyi, burada yapılan hataları... Tabii, sadece burada değil, bu kanun teklifinin nihayetinde maddelerinin kamu kurumlarından geldiğini biliyoruz. LPG kimden geldi? İşte, Enerji Bakanlığından. Gelendeki yanlışın, o yanlışın burada müzakeresiz bir şekilde kabul edilmesinin, topyekûn böyle hem kurum hem Parlamento grubu olarak yaptığınız hataların Türkiye'yi getirdiği durum bu. Bununla ilgili bir örneği de birazdan vereceğim; bunları yapmayalım. Dolayısıyla biraz daha müzakereci olmakta her zaman fayda var.
Teşekkür ediyorum.