KOMİSYON KONUŞMASI

ERHAN USTA (Samsun) - Bu açıklamalardan sonra...

Şimdi, bir defa önce Noterler Birliği Başkanımız "15 milyon ikinci el ve sıfır..." dedi, etki analizinde 9,2 milyon, artı, 1,3 milyon; burada 10,5 milyon gözüküyor, arada bir 5 milyon fark var, o farkı bir anlamamız lazım yani sayılar tutmuyor, araç alış satış sayıları.

Şimdi, Sayın Hatipoğlu "Çok büyük bir rakam değil." dedi ama bence şöyle: 13 milyar bütçe açısından çok büyük bir rakam değil ama bu bir kesim insan açısından, tekrar aynı şeyi söyleyeceğim, binde 2 de olsa bu vergi ilave bir vergi.

Şimdi, bakın, ortalamasına baktığımız zaman yani 9,2 milyon hesabından yapıyorum, 13,1 milyar lira toplanacaksa bunun ortalama araç başına 1.423 lira; 2026 yılı fiyatlarıyla ortalama ilave bir vergi koyuyoruz. 1.423ten binde 2 üzerine araç değerine gidersek kabaca 700 bin lira, 711 bin lira ortalama araç fiyatı kabul edilmiş; bu da 2026. Yani şu andaki daha düşük. Yani düşünün, bu kim, hangi kesim bu? Yani 700 bin liranın; 2025 için düşünürsek, belki de işte 600 bin liralık araç alacak insanlar daha yoksul insan, arkadaşlar, bunu görmemiz lazım, gelir durumu daha zayıf olan insanlar.

Şimdi, getirip bunu... Elbette hepsi böyle değil yani bunun içerisinde lüks araç olup da ikinci elde olanlar da var ama bu büyük ölçüde daha dar ve sabit gelirli kesimin üzerine getirdiğimiz bir vergi.

Ben sizin yerinizde olsam... Yani Hükûmet açısından da AK PARTİ açısından da önemli, Maliye Bakanlığı açısından da önemli. Yani Türkiye olarak bir şeyi -2002, kısmen 2002, ikimiz de doğru hatırlamışız- kısmen 2008'de geriye bıraktığı bir şeye tekrar dönmem ben ya 13 milyar lira için yani "Türkiye artık bu işleri geride bıraktı." derim. Yani ben de izah ettim, arkadaşlar da izah etti, sigortada kazalarda...

Bakın, aklınıza gelmediği kadar şey olacak. Hele hele traktör cinsi olanlarda hiç almıyorlar yani o vergiyi vermemek için satışını üzerine almıyor insanlar. Traktörle kaza yapıp...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ERHAN USTA (Samsun) - Yani hakikaten bunların hepsini düşündüğümüzde bence bu değmez. Yani işin bu boyutu önemli, buraya tekrar bakılması lazım, tekrar belki bir düşünme imkânı olur diye ısrarla söylüyorum; bu vatandaş boyutu.

Ee, bir de galericiler açısından... Şimdi, galericilere zaten az önce bir harç yükü yükledik, 20 bin lira, 40 bin lira büyükşehir olup olmamasına göre. Şimdi, burada bu meslek erbabından ne istiyoruz biz ya? Bunların hepsi de çok fevkalade para kazanan insanlar değil.

Şimdi, yıllık bir miktarı koyduk, bir de şimdi kendileri de alım satım yapıyordu, güvenemeyecek karşı tarafa, üzerine bir daha alacak; nihayetinde bunu da fiyata yansıtabildiği kadarıyla galerici de yansıtacak, üzerinde kalmaz veya kendi kâr marjından bir miktar fedakârlık edecek. Bu hem piyasada bir miktar fiyatların yükselmesine hem de dediğim gibi yani bir sürü hukuki sorunlara yol açacak. Değer mi? Değmez bence. Yani yarın bir gün biraz da şey için geleceğiz belki "Ya, buradan kaynaklanan iş yükü çok fazla diyecek." Adalet Bakanlığı "Ya, bu vergi kaldırılsın." filan türü bir talepte bulunacak belki. Bence bu anlamda işin bir daha tezekkür edilmesinde fayda olur diye düşünüyorum.

Sayın Başkanım, teşekkür ederim.