CEVDET AKAY (Karabük) - Teşekkürler Başkanım.

Bu maddeyle Hazinenin borçlanma limiti 2,7 trilyona çıkıyor. Normal şartlarda, işte, harcama ile gelir arasındaki fark 1 trilyon 935 milyar civarında bir borçlanma limiti olması gerekiyordu. Şimdi, ağustos sonu itibarıyla bunun üstüne Hazine ve Maliye Bakanının yüzde 5 yetkisi kullanıldı, geçti, bir de Cumhurbaşkanının yüzde 5 yetkisi de kullanıldığında eylül sonu itibarıyla bu limitler aşılmış oluyor. 595 milyar lira ekleme söz konusu. Şimdi, niçin ekleniyor? Baktığımız zaman, depremle ilgili şeyler öngörülmüş, öne sürülmüş daha doğrusu fakat biz baktığımız zaman, depremden daha ziyade kurumlar vergisi tahsilatına baktığımız zaman hedeflenen tutarın 420 milyar civarında, altında gerçekleştiği görülüyor dolayısıyla bu açığın kapatılması isteniyor ama borçlanma gereğinden daha fazla da borçlanma yapılıyor. Neden yani 520 milyar? İşte, az önce Hocamız da bahsetti, hem Merkez Bankasının döviz rezervi biriktirmesi hem de Hazinenin kasasını sağlam tutma gerekçesi nedir? Öngörülemeyen bir şey mi var, bir şeye mi hazırlanıyoruz, neye hazırlanıyoruz? Yani sürekli birtakım siyasi operasyonlar diyoruz artık, birtakım hamleler yapılıyor, birtakım işlemler oluyor, yargısal açıdan hukuka aykırı işlemler diyoruz biz ona, bakıyoruz bir taraftan. Şimdi onunla ilgili devam edecek de piyasayı etkileyecek ekstra durumlar mı söz konusu olacak bunları bilmemiz gerekiyor. Bir de bu borçlanmanın enflasyonist etkisi de var aynı zamanda. Net borçlanma hasılatı yaratamıyoruz, borcu alıyoruz faizi ödeyip, ana parayı ödeyip aşağı çekmemiz lazım, mümkün değil yapamıyor bu ülke bunu, yapamıyoruz. Şu anda kamunun toplam iç ve dış borç stokuna baktım ben en son verilere göre, 12,2 trilyon, bu çok ciddi bir borç. Bütçe anapara ve faiz yükü altında bir sarmala girmiş, bir de kur sarmalı var. Şimdi, kuru da tutamazsak bir de kur farkı giderinden dolayı çok ciddi sıkıntılar olacak, kur alıp başını gidecek. Şimdi, KKM sorununu yaşadık. Dolardaki herhangi bir baskıya karşı rezervler ve TL bazında da birtakım biriktirmeler, bizim öngöremediğimiz, sizin tahmin ettiğiniz bir şey mi var bunu açıklarsanız mutlu oluruz. Bu maddenin bu şekilde yetkiyle, geçici maddelerle olmaması gerekiyor, bütçe disiplinini bozuyor, bütçe açıklarını aşağıya çekmiyor, hâlbuki bütçe açıklarını aşağı çekmemiz lazım. Enflasyonla da bu şekilde mücadele etmemiz mümkün değil. Bu maddenin çıkartılmasını talep ettik önergemizle zaten.