TALAT DİNÇER (Mersin) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Epey yorulduk ama ne yapalım, Bakan Bey de yoruldu epey ama yine de bazı konuları dile getirelim.

Sayın Bakanım, nüfus artıyor, insan çoğalıyor, şehirler kalabalıklaşıyor; enerjiye olan ihtiyaç da tabii günden güne artıyor. Tabii, ben Mersin Milletvekiliyim, genel olarak Mersin'e baktığımızda, gerçekten yaz aylarında sıcağın çok yüksek olduğu, 40 dereceleri yaşadığımız illerimizden bir tanesi. Tabii, burada da iş yerleri aşağı yukarı on yedi, on sekiz saat çalışıyor; konutlara baktığımızda yirmi dört saat enerjiye ihtiyaç var. Özellikle küçük esnaf ve sanatkâra baktığımızda, aşağı yukarı aydınlatmayı enerjiyle kullanıyor, klimayı enerjiyle kullanıyor; dolaplara baktığınızda hepsini enerjiyle kullanılıyor, enerjiye had safhada bir ihtiyaç var. Tabii, talebimiz de şu: Bu tür bölgelerde en azından üretim yapan iş yerlerimizle alakalı tarifelerin gözden geçirilerek zorunlu olan yerlerde kademeli de olsa bir indirim yapılması son derece faydalı olacak. Tabii, konutlarla alakalı da yıllık 4 bin kilovatın altında bir devlet desteğimiz var ama onun üstündekilere de kademeli olarak bir şeyler yapmak faydalı olacak.

Şimdi, dağıtım şirketlerine gelince, dağıtım şirketleri çok fazla iletim hatlarını falan yenilemiyorlar, Sayın Bakanım; belki bunu sizler de biliyorsunuz. Hele hele Mersin gibi sıcak yerlerde çok sık trafo patlaması meydana geliyor sıcaklığın da etkisiyle, baktığımızda trafoları zamanında değiştirmiyorlar, iletim hatlarında yatırım yapmıyorlar, kârlılık olmayan hiçbir yere de çok fazla el atmıyorlar; bunu da buradan dile getirmek isterim.

Tabii, benim üzerinde duracağım en önemli konulardan bir tanesi nükleer güç santrali Akkuyu. Tabii, Akkuyu Mersin'e, 140 kilometre, Gülnar'a 30 kilometre mesafede, sahil kesimine konuşlanmış bir yer, 986 hektar bir alanı buraya ayırdık. Burası kendi başına özerk bir yer gibi Sayın Bakanım. Ben milletvekili olarak bile bir inceleme yapmaya gitsem, hani "Bir bakalım. Ne var ne yok?" dediğimizde bizi kapıdan içeri bile almıyorlar; böyle de değişik bir yer, tamamen bir özerk bölgeye görünümünde. Bunlara liman yapma yetkisi de verdik, limanlarını da kendileri yapıyorlar, belki gümrüğünü de oradan kendileri kullanacaklar. Rusların kendi toprakları dışında ilk defa başka bir ülkede kendine ait bir yeri olmuş gibi olduğu nükleer santralin yeri yani böyle bir görünümü var. Bundan dolayı açıkçası biraz rahatsızız, onu da dile getirmek lazım. Şimdi, tabii, bu santralin ömrü altmış yıl biliyorsunuz, altmış yıl boyunca bu insanlar buraya yatırım yapacak, üretimini yapacak, 12,35 sent artı KDV'den de bize elektrik satacak bunlar ve biz bunlara bağımlılık kalacağız yani Rusya'dan enerji alıyormuş pozisyonundan da farklı bir pozisyon değil. Bizim endişelerimiz şu Sayın Bakanım: Buradaki nükleer atıklar ne olacak? Bu nükleer atıkların depolanması bizde büyük bir sıkıntı, vatandaş buradan çok tedirgin. Nükleer atıkları depolayabilecek bir alan da yok, böyle lisanslı bir yerler de yok ülkede. Tabii, buradaki nükleer atıkları genelde dünya devletleri üçüncü dünya ülkelerine götürüyorlar, orada depolama falan yapıyorlar. Bundan dolayı, Mersin halkı olarak biraz sıkıntılıyız ve endişeliyiz, bununla ilgili daha açıklayıcı, daha net bilgiler verilirse insanlar da biraz rahatlar. Olası bir depremde, Allah korusun, olası bir sızıntıda neler yaşanabileceğiyle ilgili insanlarımız tedirgin. Zaten bu santralin yapımıyla alakalı inanılmaz bir de talan var, bizim özellikle Silifke bölgesinde, Taşucu bölgesinde bir nüfus yoğunluğu da var; oradaki altyapı bile kaldırmaz duruma geldi. Ekonomik olarak da çok, inanılmaz bir zarar var; kiralar falan aldı başını, uçtu, gitti, kendi başına konut yetmiyor, sıkıntılar had safhada. Bununla ilgili de insanlarımızın tedirgin olduğu hususlar var. Eğer bu konularda net açıklama yapılırsa, bu nükleer atıklarla ilgili Bakanlığımız insanları net bir şekilde bilgilendirirse çok daha faydalı bir şey yaparız diye düşünüyorum. Aksi takdirde insanlar çok tedirgin. Tedirginliklerini gidermek lazım.

Teşekkür ediyorum.