ZUHAL KARAKOÇ (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, Sayın Bakanım ve kıymetli bürokratlar; milletimizin huzuru, devletimizin bekası ve kamu güvenliğinin teminatı olan İçişleri Bakanlığı nüfustan göçe, güvenlikten afet yönetimine kadar geniş bir yelpazede milletimize gece gündüz hizmet etmektedir. Bu büyük yükün altındaki personelimizin ve emekçilerimizin sesi olmak millî vazifemizdir.

Sayın Bakanım, ilk olarak bakanlık personelimizin mesleki gelişimi ve liyakatin teminatı amacıyla içişleri uzmanlığı için kurum içi özel sınav açılması, sınavın hem merkezde hem taşrada görev yapan tüm personele açık hâle getirilmesi, il ve ilçe müdürlüklerimizin artan iş yükü göz önüne alınarak müdür yardımcılığı kadrolarının ihdası, ayrıca İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri, 112 Acil Çağrı Merkezi, Göç İdaresi, Emniyet, Jandarma ve Sahil Güvenlik personelimizin tazminat oranlarının artırılması veya vilayet hizmetleri tazminatı adı altında ek ödeme yapılması hakkaniyetin gereğidir. Seçim dönemlerinde ağır sorumluluklar üstlenen personelimizin YSK tarafından diğer kamu görevlilerine ödenen gündelik ücretten eşit şekilde yararlandırılması da aynı şekilde beklentimizdir. 112 acil çağrı merkezleri devletimizin milletimize ivedilikle temas ettiği kritik birimlerdir. Resmî ve dinî bayramlarda, tatillerde gece gündüz demeden görev yapan 112 personelimizin fazla mesai ücretlerinin tam olarak ödenmesi, ulaşım desteğinin verilmesi ve özlük haklarının iyileştirilmesi, fazla mesai yapan tüm personele altı ay elli saat sınırının kaldırılarak yıl boyunca süre kısıtlaması olmadan fazla mesailerinin karşılığının verilmesi de elzemdir. Her felaket anında ailesini geride bırakıp enkaz başında, sel hattında, yangın bölgesinde hazır bulunan AFAD personelimizin üstlendiği yüksek risk ve ağır sorumluluk dikkate alınarak AFAD tazminatından yararlandırılması da afet ve kriz yönetimi bakımından hayati derecede önemlidir.

Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı ve Sahil Güvenlik Komutanlığı personelimiz ülkenin dört bir yanında ve her şart altında görev yapmaktadır. Bu kapsamda fiili hizmet süresi zammından tüm devlet memurlarının yararlandırılması, disiplin işlemlerinin 657 sayılı Kanun çerçevesinde yürütülmesi, orduevi ve sosyal tesislerden devlet memurlarının yararlanmasının sağlanması, yurt dışı geçici görevlerde devlet memuru kadrolarının artırılması, güçlendirilmiş tayin bedelinin verilmesi adalet duygusunun da bir gereğidir. Polis teşkilatımızla ilgili en temel meselelerden biri olan sendikal hakların bulunmaması sorunu... Bu durum polisimizin sesini duyurma imkânını azaltmaktadır Sayın Bakanım. Polislerimizin fazla mesai sorunu; bayramlarda, seçimlerde ve gece vardiyalarında karşılıksız çalışmanın doğurduğu yıpranma teşkilatın üzerinde ağır bir gölge gibi durmaktadır. Bunun doğal sonucu olarak polis intiharlarında maalesef artış gözlemlenmekte. Uzun mesai, mobbing, psikolojik baskılar ve sosyal hayatla bağının kopması personeli derinden yaralamaktadır. Bu tablo yalnızca bir mesleki sorun değil, toplumsal güveni ilgilendiren millî bir sorundur. Polislerimizin maruz kaldığı mevzuat dağınıklığı, yetki sınırlarının belirsizliği, eski ve güncelliğini yitirmiş düzenlemeler, farklı şehirlerde farklı uygulamalar doğurarak hem kamu güvenliğini hem personelimizin psikolojisini olumsuz etkilemektedir. Bu sebeple günümüz şartlarına uygun yeni bir Polis Meslek Kanunu artık kaçınılmazdır. Bu kanun, çalışma saatlerini, sosyal hakları, mesai düzenini, psikolojik destek mekanizmalarını ve sendikal hakları kapsamalıdır. Emeklilikle ilgili hak kayıpları, yıpranma hakkının içinin boşaltılması, ek gösterge adaletsizliği, emeklilikte aile yardımının kesilmesi, isteğe bağlı erken emeklilik imkânının olmayışı, ikinci şark yükümlülüğünün gönüllülükten çıkıp zorunlu hâle getirilmesi; bütün bunlar teşkilatta derin bir memnuniyetsizlik oluşturmuştur. Atama sistemindeki puan uygulamasının da objektif hâle getirilmesi, aile birliğinin korunması, sosyal ve sağlık kriterlerinin devreye alınması bizim için oldukça önemlidir.

Sayın Bakanım, bunun yanında, görev yaptıkları kırsal bölgelerde kırk yılı aşkın süredir devletimizin güvenliğini, milletimizin huzurunu ve sınırlarımızın emniyetini canları pahasına koruyan köy korucularımız bakımından Köy Korucuları Yönetmeliğinin iyileştirilmesi, emekliliği gelen korucularımıza kıdem tazminatı verilmesi ve diğer kamu personeline uygulanan seyyanen zammın korucularımıza da yansıtılması, korucularımızın alın terini teslim edecek ve kırsaldaki güvenlik yapımızı daha güçlü ve sürdürülebilir hâle getirecektir.

Sayın Bakanım, devletine sadakatle bağlı ve vatanı için canı pahasına görev yapan personelimizin şartlarının iyileştirilmesi güvenlik hizmetinin niteliğini artırmanın, kurumsal düzeni sağlamanın ve kamu düzeni tahkim etmenin zorunlu adımlarıdır.

Çok teşekkür ederim.