| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 18 .11.2025 |
AYSU BANKOĞLU (Bartın) - Teşekkürler.
Sayın Bakan, bugün ben de isterdim dış politikayı konuşalım, diplomasiyi konuşalım ama Avrupa Birliği kaynaklı hibe programlarının yani Ulusal Ajansın eliyle iktidara yakın vakıf ve derneklere âdeta bir arka bahçe fonu gibi bazı kaynaklar nasıl dağıtılıyor, biraz bundan bahsedeceğim beş dakika. Siz de yazmışsınız bütçede, 9 milyar 278 milyon bütçesi var.
Şimdi, Ulusal Ajansın kendi açıkladığı kabul listelerine bakıyoruz. Burada bazı listelerin özetini yaptım. Her yıl, her dönemde, her programda aynı tablo var; tesadüf mü? Tabii ki değil bu sistematik bir tercih, bu siyasi bir yönlendirme, bu aslında kamu kaynaklarının adrese teslim olarak dağıtılması. Sayın Bakan, ben geçen sene de bu Komisyona rakamlarla gelmiştim, siz de "Hibelerin belli kesimlere verildiği iddiası tamamen gerçek dışıdır." diyerek geçiştirmiştiniz. Gerçekleri verilerle, bazı örneklerle birkaç dakikamız olduğu için açıklayacağım. Sadece 2 vakıf üzerinden başlayalım: Birincisi, hepimizin çok iyi bildiği bir vakıf, Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) evet, bu ülkenin, hepimizin, yurttaşların çok iyi bildiği o vakfa son dört yılda toplam 612 bin 261 euro hibe verilmiş. Yine, Türkiye Gençlik Vakfı'na (TÜGVA) ya 463 bin 886 euro para aktarılmış. Hatırlayalım, Yüksek İstişare Kurulu Üyesi kim TÜGVA'nın? Sayın Bilal Erdoğan. TÜRGEV'in Yönetim Kurulu Üyesi kim? Esra Albayrak. Bu ikisine, bahsettiğim bu paralar sadece koordinatör olarak yaptıkları bütçeler için, paydaş olarak verildiği bütçeler de söylendiğinde binlerce projeden ve milyonlarca avrodan bahsediyorum. Sadece bu ikisini bugünkü kurla hesapladığımızda bu 2 vakfa aktarılan para 53 milyon lira ediyor. Siz diyebilirsiniz ki "Sarayın zaten günlük masrafı 58 milyon; bu bir şey değil." Ama bunu buraya bir kere not edelim. Listede dolu şey var, İlim Yayma Cemiyeti var. Mütevelli Başkanı kim? Yine Bilal Erdoğan. Kadın ve Demokrasi Vakfı (KADEM) var. Önceki dönem Mütevelli Heyeti Başkanı kim? Sümeyye Hanım. SETA var, adı sanı belli olmayan AKP'ye yakın birçok derneğe, vakfa 100 binlerce avro kaynak aktarılıyor. Mesela, TARPOL var, neymiş? Tarımsal Strateji ve Politika Geliştirme Merkezi. Şimdi, bu arkadaşlar nehirlerin kirlenmesine üzülmüşler değerli arkadaşlar, "Nehirleri temizlemek için çeşitli egzersiz aktiviteleri yapalım." gibi dâhiyane bir fikirle fona başvurmuşlar, hemen de hibe çıkmış. Başkanı kim? Mehdi Eker eski AKP'li Bakan. Bir başkası, Yeni Dünya Vakfı; bunlar da küresel ısınmaya üzülmüşler Sayın Bakan, dijital dönüşüm çalışmak istemişler, 1,5 milyonluk hibe anında bunlara da çıkmış. Başkanı kim? Mahmut Göksu eski AKP milletvekili, İlim Yayma Cemiyetinin de Yüksek Kurul Üyesi, benzer başka vakıflara da üye. Tüm bu vakıfların hepsi bir de vergiden muaf. Başka ne var? Bir sürü, Vizyoner Kadınlar Derneği hibe almış bu da, Başkanı eski İstanbul il yöneticisi. Başka cemaatler var, tarikatlara yakın vakıflar var, Aziz Mahmud Hüdayi'ye yakın bir vakıf var, dernek var mesela Hüdayi Mezunlar Derneği var. Enteresan, başka bir şey var, neymiş bu? Okuması biraz zor, Takiyyüddin Derneği, Takiyyüddin Uygulamalı ve Deneysel Bilim Tarih Derneği; şimdi bunlar mürekkep yapımı, parfüm üretimi, kâğıt doğrulama ve biyometrik analiz gibi atölyeleri keşfetmek istemişler, 50 bin euro da hibe almışlar. Başkanı eski AKP İstanbul yönetimi Sivil Toplum Kurulu Başkanı. Daha birçok var böyle yani yüzlerce, bunların hepsi sizin sitelerinizde var Sayın Bakan. Bu hibe programları normalde demokratik ülkelerde gençlerin daha özgür, daha donanımlı, daha dünyayla entegre olması için yürütülür ama bizde ise gençlerin sesi bastırılıyor, belli vakıflar siyasi olarak güçlendiriliyor.
Şimdi, Ulusal Ajans, Sayın Bakan sizin Bakanlığınıza bağlı bir kurum, sorumluluk da sizin, o yüzden soruyorum: Bu fonlar kimlerin talimatıyla, hangi kriterlerle dağıtıldı? Değerlendirme Komisyonlarını kim belirliyor? Proje puanlamaları nasıl yapılıyor? Neden yıllardır hep aynı kurumlar kazanıyor ya? Neden bağımsız gençlik örgütleri kapıdan içeri giremiyor? Neden şeffaflık yok? Neden kamuya açıklanan raporlar yetersiz ve denetime kapalı? Bağımsız denetçileri örnek vermeyin birazdan, bağımsız denetçiler muhasebe kayıtları dışında denetim yapmıyor. Sorun sadece liyakat değil, sorun siyasi bir tercihtir; bu kaynakları şeffafça kullanın Sayın Bakan.