KOMİSYON KONUŞMASI

EJDER AÇIKKAPI (Elazığ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, Komisyonumuzun çok kıymetli üyeleri, Bakan Yardımcılarım, çok kıymetli bürokratlar; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Son yirmi üç yılda tabii büyük bir dönüşüm yaşadık. Milletimizin sağlığını önceleyen, vizyonunu ortaya koyan ve güçlü adımlar atan yirmi üç yılda Türkiye'de aziz milletimize hizmet ve yatırımlarla birçok şey kazandırdık.

Öncelikle, şunu ifade etmek isterim: Sağlığı, tabii, sadece hastane duvarlarıyla sınırlı bir hizmet olarak görmüyoruz. Sağlık, koruyan, geliştiren, üreten bir devlet aklının, bir millete duyduğu saygının en önemli göstergesidir. Bugün Türkiye Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde tam da bunu başarmıştır, bunu sağlamıştır; koruyan, geliştiren ve üreten bir sağlık modeli... Bu model artık sadece bir strateji değil, somut sonuçlarıyla, rakamlarıyla, yatırımlarıyla Türkiye'nin her köşesinde hayat bulan bir başarı hikâyesidir.

Değerli Komisyon üyeleri, Sayın Bakanım; sağlıkta dönüşümle başlayan büyük yolculuğu bugün artık sağlık diplomasisiyle küresel bir güç hâline getirmeyi başardık. 2025 yılında 3 kıtada 9 ülkeye 15 yeni anlaşma, sağlık teknolojileri, AR-GE, tıbbi cihaz, ilaç, sağlık yatırımları, acil afet müdahaleleri ve sağlık turizmini kapsayan dev bir uluslararası ağ, yurt dışında müşterek işletilen hastaneler, 8 ülkede hizmet veren dostluk ve insani yardım hastaneleri ve son olarak Bişkek'te Türk hekimlerimizin gerçekleştirdiği böbrek nakilleri; bunlar çok kıymetlidir, değerlidir.

Tabii ki bunlar sadece bir protokol değildir, bunlar aynı zamanda Türkiye'nin itibarıdır, gücüdür, kapasitede ulaştığı yeri gösterir.

Pandemi hepimize bir gerçeği gösterdi: Dünyanın sınırları kalmadı pandemide. Krizler sınır tanımamaktadır ama maalesef, hazırlıksız ülkeler ayakta duramamaktadırlar. Pandemide biz ne yaptık? Dünya Sağlık Örgütünün en üst kurullarında söz sahibi bir ülke olduk. Bugüne kadar yüzden fazla uluslararası sağlık dokümanına yön verdik. Sudan, Yemen ve Gazze başta olmak üzere bölgesel afetlerde oraya ilk ulaşan ülke olduk ve oradan da en son çıkan ülke olduk Türkiye olarak. Aziz milletimiz kendi gücünün dünyaya nefes olduğunu şu son yirmi üç yılda her seferinde görmüştür. Bugün Türkiye kendi aşısını geliştiren, kendi biyoteknoloji ürünlerini tasarlayan, tıbbi cihaz ve ilaçta yerli üretimini hızlandıran, üniversite sanayi iş birliğini yeni bir ekosisteme dönüştüren bir ülke hâline gelmiştir. Sadece kullanan ülke dönemini kapattık artık aynı zamanda, Türkiye olarak, tasarlayan, geliştiren, üreten ve ihraç eden Türkiye dönemini yaşıyoruz. Bu bütçe bizlere şunu anlatıyor: Güçlü sağlık sistemi, evet, bir lütuf değildir, devlet ciddiyetidir. Uluslararası sağlık iş birlikleri artık bir tercih olmaktan öteye bir zaruret hâline gelmiştir. Yerli üretim bir vizyon olmaktan öte yine, bir mecburiyet hâline gelmiştir. Sağlık diplomasisi artık Türkiye'nin bir kartviziti olmuştur. Bütün dünya Türkiye'nin sağlık tecrübesini talep eden ülke konumunda. Biz ise bu talebi karşılayan, yöneten hatta yönlendiren bir ülke olduk.

Muhalefet, tabii, birçok konuda birçok görüşünü burada dile getirdi, çok önemli veriler de ortaya koydular ve bunları da tabii ki görmezden gelmeyeceğiz. Burada varsa eksikliklerimiz, bu konularda da bu talep edilen ve eksikliklerimizi giderme yönündeki görüşleri de tabii ki dikkate alacağız. İstatistiği, raporu, uluslararası anlaşmayı yok sayarak "Türkiye sağlıkta geriliyor." diyen arkadaşlarımız oldu ama gerçekleri söylemek gerekirse Türkiye'nin sağlık diplomasisindeki ağırlığı -muhalefetin tabii ki eleştirileri olacaktır ancak- Dünya Sağlık Örgütünden, Birleşmiş Milletlerden, Türk Devletleri Teşkilatından, Afrika ülkelerinden, Balkanlardan ve dünyanın her bir tarafından duyulmaktadır, görülmektedir. Dünyanın söylediğini duymayanların elbette ki bu bütçe gerçeklerini tam olarak kavramaları veya kabul etmelerini de beklemiyoruz. Biz bundan sonra da üreten sağlık modelimizi büyütmeye, yerli teknolojimizi desteklemeye, sağlık turizmini geliştirmeye, uluslararası sahada Türkiye'nin ağırlığını artırmaya ve krizlere en hızlı müdahale eden bir ülke konumunda olmaya da kararlıyız.

Şimdi, sözü memleketim olan şehirlerin azizi Elaziz'e getirmek istiyorum. Elâzığ sağlık yatırımları bakımından son yirmi üç yılda ve son üç yılda âdeta bir atılım dönemine girmiştir. Şu anda 1 şehir hastanemizle, 1 dal hastanemizle, 1 ağız ve diş sağlığı hastanesi, toplam 8 kamu hastanesi; 1 üniversite hastanesi, 4 özel hastaneyle toplam 1.704 yatak kapasitesiyle bölgeye hizmet vermekteyiz. Son üç yılda 9 aile sağlığı merkezi, 2 sağlıklı hayat merkezi toplam 11 yeni tesis hizmete açılmıştır. Elâzığ'da 83 aile sağlığı merkezinde 221 aile hekimi şehrimize hizmet vermektedir. Acil sağlıkta 38 istasyon ve 69 ambulansla 7/24 kesintisiz hizmet sunmaktayız. Elâzığ'da devam eden ve planlanan tabii ki hastane yatırımlarımız var. 150 yataklı Palu Kovancılar Devlet Hastanemiz devam etmektedir. Burada özellikle Sayın Bakanımızdan istirhamımız, hastanemizin hızlı bir şekilde bitirilebilmesi için ek ödenek talebi konusunda ödenek talebimiz vardır. 25 yataklı Keban Devlet Hastanesi 2026 yılının ilk çeyreğinde inşallah hizmete girecektir. Bunun için Bakanımıza, Bakanlığımıza teşekkür ediyoruz. 10 yataklı Ağın Devlet Hastanemizin inşaatına başlandı. Sivrice Entegre Hastanesi Kompleksinin projesi tamamlandı ve ihale aşamasında. İhalesinin bir an önce yapılması konusunda da Sayın Bakanımıza, Sayın bakanlık bürokratlarımıza biraz daha katkı ve desteklerini beklediğimizi ifade etmek istiyorum. Arıcak Devlet Hastanesi diyaliz ek binası ihale aşamasındadır. Bu konuda da desteklerinize ihtiyacımız vardır. Aynı zamanda, Maden ilçemizde diyaliz hasta sayımız yeterli, buraya da bir diyaliz bölümü açılması konusunda hassaten desteklerinizi bekliyoruz. Bu konuda da girişimlerimiz olmuştur. Alacakaya Devlet Hastanesi, yine, 2026 Yatırım Programı'nda. Birinci basamakta Güneykent, Ulu Kent, İzzet Paşa, Sürsürü, Aksaray, Yeşilkent mahallelerimizde toplam 17 ASM 112 ASH projesi ilerlemektedir. Aziz şehrim Elâzığ, bu devlet vatandaşına hizmeti bir lütuf değil bir görev bilinciyle görür. Elâzığ Türkiye yüzyılının sağlık üssü olma yolunda hızla ilerlemektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika ek süre veriyorum.

Buyurun.

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Sağlık Bakanlığımızın bütçesinin, 2026 bütçemizin hem ülkemize hem aziz şehirlerimize ve ilim Elâzığ'a hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum.