ALİ KARAOBA (Uşak) - Yani şimdi en sondan başlayayım. "Ne kadar para o kadar köfte" lafı hiç buraya gitmez, birincisi o. Ben tamamlayayım, çok şık bir şey değil, ben otuz yıllık hekimim. Ben ameliyatı iyi yapmaya bakarım. Ne kadar para verdim...

FİZYOTERAPİST SEMİH TAŞKIN - Doğrudur, ben de sahada çalışan biri olarak bunu...

ALİ KARAOBA (Uşak) - Tamamlayayım lütfen de müsaadenizle.

"Hırsızlık" kavramından kastım şu: Yani sizin değerlendirmeleriniz Sayın Bakanlığın biz emeğini inkâr etmiyoruz ki Genel Müdürüm zaten kendisini, CV'sini çok iyi anlattı. Biz burada donanımlı genel müdürler gördüğümüzde mutlu oluyoruz ama bu hiç eleştirmeyeceğimiz, işte, eksiklerini söylemeyeceğimiz anlamına gelmez. Yani ben kriter olarak şunu anlatıyorum: Bakın, batının içi ameliyatta kanar her yer, saatlerce uğraştırırsınız, cildi çok güzel dikersiniz, çok iyi doktorsunuzdur. Aslında başka biri baksa mahvetmişsinizdir belki o işi. Şunu anlatmaya çalışıyorum: Para az ya da çok, öğretmen az alıyor, öbürü çok alıyor, tutmak için çalışalım falan ama bir öğrenciyi buraya verdiniz, yedi yıl sonra alıyorsanız, nasıl tıp fakültesini bitirdiğinizde iğne yapmasını öğreniyorsanız, madem "Ötekileştirmeyeceğiz." diyoruz, bir somut kriterleriniz olsun istiyoruz.

FİZYOTERAPİST SEMİH TAŞKIN - Doğrudur.

ALİ KARAOBA (Uşak) - Yani otistik merkezleri kurup ekonomiye katkı sağlayan ülkeler varken sadece ailenin üzerine bırakan sistemleri çözelim diyoruz. Hırsızlıktan kastım benim o, kendi adıma hani beni kastederek söyleseydiniz.

FİZYOTERAPİST SEMİH TAŞKIN - Ya, estağfurullah, hayır.

ALİ KARAOBA (Uşak) - Biz şunu anlatıyoruz: Herkes hırsızlık da yapıyor olabilir, bunu yakalamak da bizim işimiz, bunu denetleyenlerin işi. Ben o bölümüyle ilgilenmiyorum, İşte, biyometrik tanıma hırsızlık kaçaklığına engel olur, gelmeyen bir öğrenciyi oraya sokup devleti dolandırmayı. Bunu yakalayacağız hepimiz, buna itirazımız yok ama burada Hocamın söylediği kriterler çok daha kritik. RAM'da doktor var mı, psikiyatrist var mı? Siz bir algoritma oluşturmuş musunuz? Bunlar yoksa biz otistiği de aynı görüyoruz, ortopedik engelliyi de aynı görüyoruz, işitme engelliyi de aynı görüyoruz. Okullarda spesifik otizmi daha iyi çözümleyebilecek öğretmenler eğitelim. "Kaynaştırma" dediğiniz eğitimi almış öğretmenleri illerin belli okullarına versek, adrese dayalı, çok mu zor yani merak ediyorum Sedef Hanım, çok mudur sizce? Yani, bunu en aza indirmenin yollarını arıyoruz biz de burada, burada vizyon açmak... O açıdan, en son söylediğinizi çok doğru bulmuyorum: "Ne kadar para, o kadar köfte." Vallahi, öyle değil; hiç para olmadan çok köfte istiyoruz ve emin olun, hiç para vermeden çok köfteyi de bu Komisyon sağlayacak diye inanıyorum ben. Yani, bu Komisyonda bulunan herkes o kadar iyi niyetli yaklaşıyor ki çok hoşuma gidiyor, onu belirteyim, iktidarıyla muhalefetiyle üzerinde uzlaştığımız çok konu var; bu, beni mutlu ediyor; bir Cumhuriyet Halk Partisi milletvekili olarak bundan çok mutluyum.

Teşekkür ediyorum.