KOMİSYON KONUŞMASI

MURAT EMİR (Ankara) - Sayın Başkanım, şimdi, tabii, öncelikle, yöntemle ilgili eleştirilerime devam edeceğim. Çünkü, sanki, böyle öğle yemeğine bu kanun teklifini yetiştirmeye çalışıyormuşuz gibi bir hava var açıkçası. Şimdi, ben şöyle bir iddia ortaya koydum: Dedim ki: "Avrupa Birliği ülkelerinin mevzuatını bilmiyoruz ve bürokrasi bizi bilgilendirmedi." Dendi ki: "Hayır, biz dağıttık, size Komisyon üyesi olmadığınız için gelmedi." Söz konusu olan bu zannediyorum.

ZEHRA TAŞKESENLİOĞLU (Erzurum) - Hayır, efendim, o değil. Dün gönderilen raporlarda geniş bir bilgi var.

MURAT EMİR (Ankara) - Evet, şimdi, ben mesela, Ege Bey'e de bizzat sordum. Sadece komisyonların oluşum şeklini bizim biliyor olmamız önemli değil. Bizim bunun üzerinde birçok konuyu biliyor olmamız gerekiyor ve Avrupa'da bunun nasıl uygulandığı biliyor olmamız gerekiyor. Mesela, başvurular nasıl olacak? İtirazları kim yapacak? Kimin ne kadar hakkı var? Komisyonların yetkisi nereye kadar? İtirazlar nerede görüşülecek? İtirazın itirazı olacak mı? Ama, hadi bunlardan vazgeçtik, mesela, 4'üncü maddeyle ilgili olarak eleştirilerde bulunmak isterim. Mesela, "Milletvekilinin mal beyanı 3628 sayılı Yasa'yla belirlenir." deniyor. Buradaki mal beyanının dar olduğunu kabul etmek gerekiyor. Oradaki mal beyanının genişletilmesi lazım. Mesela, Avrupa Birliği uygulamalarından biliyoruz ki milletvekillerinin kazançlarının yıllık beyanı söz konusu ayrıca kazanıyorsa. Mesela, bunun da eklenmesi lazım.

Bazı ülkelerde, İngiltere ve Almanya'da yine bu bildirimlerin açık bir şekilde, saydam bir şekilde kamuoyuyla paylaşılması var, bunun oluşturulması gerekiyor. Mesela, milletvekiline ek kazancın önünü açıyorsunuz ama bu ek kazanca bir üst tavan konulması gerekiyor. Avrupa Birliği uygulamalarında bunlar var. E, şimdi, bunları ayrıntılarıyla tartışmadan, görüşmeden, böyle beşer dakikada bir maddenin geçiyor olması doğrusu benim açımdan bir hayal kırıklığı. 25'inci Dönemi saymazsak bu benim ilk dönemim. Yani, bu şekliyle bu yasanın yapılması hiç uygun değil. Gerçekten de amaç bu şekliyle elde edilemez. Bu şekliyle bir etik yasasının Türkiye'ye ve Türk siyasetine bir etik ve temizlik standardı sağlayacağına inanmıyorum.