KOMİSYON KONUŞMASI

METİN ERGUN (Muğla) - Teşekkür ederim.

Değerli üyeler, Sayın Bakan, Bakanlığımızın kıymetli temsilcileri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Bakanlığın 2026 bütçesinin geçen yıla göre yüzde 25 civarında bir artışla 275 milyar liraya çıkarılması öngörülmektedir. Yapılan artış enflasyonun çok altındadır. Bütçenin büyük bir kısmı da personel giderlerine harcanacaktır. Bunlar ve Bakanlığın geniş sorumluluk alanları dikkate alındığında, 2026 yılı için öngörülen bütçe yeterli olmayacaktır. Bundan dolayı şu soruların cevabını merak ediyoruz: Bakanlığın 2026 yılı bütçesinde iklim değişikliğiyle mücadele için ayrılan kaynak tutarı ne kadardır? Kuraklıkla mücadele konusunda ayrılan kaynak miktarı nedir? Su yönetimi için ayrılan kaynak tutarı nedir ve bu kaynak su iletim hatlarındaki kayıp kaçak oranlarını sıfırlamaya yetecek midir? Bakanlığın 2026 yılı bütçe planlamasında ülkemizdeki arıtma tesislerinin modernizasyonu yer almakta mıdır ve arıtma tesisi yetersizliği giderilecek midir? Bunları şunun için soruyoruz: Anadolu yıllardır şiddetli kuraklık yaşamaktadır; akarsular akmamakta, göller kurumakta, yer altı suları tükenmekte ve ülkemiz bir susuzluk felaketine doğru sürüklenmektedir. Ayrıca hava, deniz, akarsu, göl ve bir bütün olarak çevre kirliliğiyle mücadele için ayrılan kaynak miktarı ne kadardır?

Sayın Bakan, bütçe sunumunda kentsel dönüşüm başarılarınızdan bahsettiniz. Peki nüfusumuzun yüzde 70'inden fazlası deprem riski altında yaşarken ayırdığınız kaynaklar kentsel dönüşüm ihtiyacımızı giderecek midir? Ülkemizin kentsel dönüşüm ihtiyacı ne zaman tam olarak giderilecektir?

Biraz da seçim bölgem olan Muğla'daki problemlerden bahsetmek istiyorum. Bilindiği gibi, Muğla ilimizin yüzde 59'u madenlere ruhsatlandırılmış durumdadır. Yıllardır Akbelen'den Beşparmak Dağları'na, Yatağan'dan Kavaklıdere'ye kadar kısacası topyekûn tüm Muğla'da madenler için binlerce endemik ağaç kesilmekte, zeytinler yok edilmekte, madenlerde ve taş ocaklarında kontrolsüz patlatılan dinamitlerle doğal çevre tahrip edilmekte ve hatta civar köylerdeki evler dahi zarar görmektedir. Bunları örneklendirebilirim. Bakanlığınız maden ocakları ve taş ocaklarına yönelik denetimlerini artıracak mıdır önümüzdeki dönemde? Yine, bilindiği gibi, Muğla en fazla orman yangınına maruz kalan illerimizden biridir. Bakanlığınız 2026 yılında Tarım ve Orman Bakanlığı ile ortak şekilde orman yangınlarına karşı hangi önleyici tedbirleri alacaktır?

Ayrıca, Muğla ve ilçeleri yıllardır ağır bir susuzluk sıkıntısı çekerken Bakanlığınız özellikle Bodrum gibi yerleşim yerlerine de hâlâ imar izni vermeye devam etmektedir. Su krizi yaşayan Muğla'nın su ve altyapı sıkıntılarını çözmeden neden imar izni vermeye devam edilmektedir? Bakanlığın Muğla'daki su sıkıntısının kalıcı olarak giderilmesi için herhangi bir plan ve programı var mıdır?

Yine deprem riski çok yüksek illerimizden biri olan Muğla için ayırdığınız kentsel dönüşüm bütçesinin miktarı ne kadardır ve bu tutar kaç binanın kentsel dönüşümüne yetecektir?

Son olarak; eski adıyla MUÇEV yeni adıyla Kıyı Yönetim ve Çevre Koruma Anonim Şirketiyle ilgili kamuoyuna yansıyan çok sayıda şaibe iddiası vardır ve bu iddialar her geçen gün artmaktadır. Bu kurum, kıyı alanlarının ihalesiz tahsisi -tekrar ifade ediyorum- bu kurum, kıyı alanlarının ihalesiz tahsisi, çevre tahribatı ve kıyılara halk erişiminin engellenmesi gibi iddialarla anılmaktadır Sayın Bakan. Buradan sormak isteriz: Kıyı Yönetim ve Çevre Koruma Anonim Şirketi söz konusu tahsisleri hangi usulle yapmaktadır? İhalesiz tahsis iddiaları doğru mudur?

Teşekkür ediyorum.