AYŞE SİBEL YANIKÖMEROĞLU (İstanbul) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, Sayın Bakan, değerli komisyon üyeleri; Bakanlığınız için teklif edilen 275 milyar bütçe önceki yıla göre artış gösterse de deprem bölgesi için ayrılan kaynak 2025'e göre düşürülmüştür. Kentsel dönüşüm projelerinde şeffaflık hâlâ yok. Afet riskini azaltmaya yönelik yatırımların bütçe içindeki payı azaltılmış yani bu bütçe Sayın Bakan, Türkiye'nin karşı karşıya olduğu deprem, afet ve barınma sorunları karşısında yetersiz kalıyor. Ayrıca, bütçenin nereye harcanacağı ve kimlere hizmet ettiği ise büyük bir soru işareti.

Sayın Bakan, sizin de açıkladığınız gibi, ülkemizde yaklaşık 6 milyon riskli konut bulunmakta. İstanbul'da ise bu sayı 1,5 milyon civarında. Buna rağmen bütçede kentsel dönüşüm ve konut programlarına önümüzdeki yıllar için ayrılan pay git gide düşüyor yani deprem bölgesindeki konutlar tamamlanınca kentsel dönüşüm defterini kapatacak mısınız? Şu soruları da sormak zorundayız: Deprem riskinin en yüksek olduğu İstanbul, İzmir, Bursa gibi illerde kaç bina güçlendirildi? Kaçı yerinde dönüşümle yenilendi? Geçen yıl 136,5 milyar olan Kentsel Dönüşüm Başkanlığının bütçesi bu yıl neden 111 milyara düşürüldü? Açıkçası, siz bütçeyi riskli binaların dönüşümüne değil daha çok büyük ölçekli gelir getiren projelere ayırıyorsunuz.

Sayın Bakan, 6 Şubat depremlerinin üzerinden yaklaşık üç yıl geçti, hâlâ yüz binlerce vatandaşımız konteynerlerde yaşam mücadelesi veriyor. Şu ana kadar 350 bin konut teslim ettiğinizi duyurdunuz, onların da çoğu tamamlanmamış. Peki, iki yıl içinde 650 bin konut teslim etme vaatlerinize ne oldu? Üç yılda yüzde 53'üne ancak ulaşabildiniz. 2026 hedefi neden yok Sayın Bakan? Kalan konutlar ne zaman teslim edilecek? Sizden bunların cevabını bekliyoruz.

Sayın Bakan, görüyoruz ki Kanal İstanbul Projesi... Kamuoyu tepkisi göz ardı edilerek, hukuk hiçe sayılarak, bilirkişi raporlarındaki tüm uyarılar yok sayılarak güzergâhtaki Sazlıdere Barajı'nın içme suyu havzası niteliği Cumhurbaşkanı kararıyla sona erdirildi. "Çivi bile çakılmamalı." denilen baraj çevresi imara açıldı. Belirli şirketlere konut yapımı için büyük ihaleler verildi. 1,5 milyon İstanbullunun suyunu karşılayan barajın çevresinde yasal süreçler devam etmesine rağmen TOKİ inşaatları hızla yükseliyor. Bilim insanlarının tüm uyarılarına rağmen bu ihanet projesinde ısrar etmek kamu yararına değil sermayeye çalışmaktır ancak, buna asla izin veremeyiz.

Sayın Bakan, İller Bankası tüm belediyelere hizmet vermek zorundadır ancak bankanın kredi ve hibe dağıtımı muhalif belediyelere karşı hiçbir engelleme aracı olarak kullanılmıyor. İktidar belediyelerinin projeleri hızla geçerken Cumhuriyet Halk Partili belediyeler bürokratik engellere takılıyor. Sonuç olarak vatandaşın hizmet alması engelleniyor. Bütçe, siyasi parti ayrımı yapmaksızın 85 milyona eşit hizmet sağlama sorumluluğunu taşımalıdır.

Evet, Sayın Bakan taleplerimiz nettir. Kentsel dönüşüm projeleri, rant odaklı değil halk odaklı olmalı ve hızlanmalıdır. Sermaye transferlerinden vazgeçilmelidir. Vatandaşlar için faizsiz, borçsuz dönüşüm desteklenmelidir. Deprem konutları hızla tamamlanıp teslim edilmelidir. İller Bankası ve diğer kaynakların dağıtımında muhalif belediyelere uygulanan ayrımcılığa son verilmelidir. Kanal İstanbul ve çevresindeki hukuksuz yapılaşma derhâl durdurulmalıdır. Sazlıdere Barajı'nın koruma statüsü geri verilmelidir.

Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.