MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli Bakanım, kıymetli milletvekilleri, Sayın Bakan Yardımcıları ve değerli bürokratlar; öncelikle, medeniyetler şehri Hatay'a, depremde harap olan Hatay'a kim taş üstüne taş koyduysa ona Hatay halkı adına teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, Hatay'a geliyorsunuz, hoş geliyorsunuz ama keşke muhalefet vekillerinin de haberi olsa, sizinle de Hatay'ın sıkıntılarını paylaşsa Hatay'da.

LÜTFİ KAŞIKÇI (Hatay) - Mehmet Ağabey, sen yapıyorsun toplantıyı ya!

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - Yapma Allah aşkına ya! Her toplantıya davet ettik.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Davet edilmiyorum, davet edilmiyorum, ben duyuyorum, öyle geliyorum.

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - Ne münasebet ya!

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Bugün 27 Kasım 2025 yani 6 Şubat depremlerin üzerinden tamı tamına bin yirmi altı gün geçti. 179.862 vatandaşımız hâlâ yağmurda çamurda, fırtınada, kavurucu sıcakta, mahremiyetin olmadığı, ses ve ısı yalıtımının olmadığı 21 metrekarelik konteynerde yaşıyorlar. 2023 yılında Hatay'da 215.307 kişi konteynerde yaşıyordu, bin yirmi altı gün sonrasında ise 35.445 depremzedemiz konteynerden kurtulabildi. İnsanlar hâlâ perişan, hâlâ deprem psikolojisinin etkisinde.

Sayın Bakanım, sizin on gün önce açıklamalarınız oldu "Hatay'da 95.175 konut ve köy evi teslim ettik." dediniz. 95 bini aşkın konutun kaçına vatandaş yerleşebildi Sayın Bakanım? Törenler yapılıyor, anahtar teslimleri yapılıyor ama acaba insanlar geçip bu evlerde oturabiliyor mu? Hayır. Neden? Çünkü bu konutların altyapısı yok, yolları yok, market yok, okul yok, insanlar bu evlere nasıl gidip yerleşsinler? Hatay'ın, deprem konutlarının yolları hâlâ çamur deryası Sayın Bakanım.

Sayın Bakanım, geçen aylarda benim Bakanlığınıza verdiğim soru önergesine verdiğiniz cevapta Hatay'da teslim edilmiş ve teslim edilecek konut, iş yeri ve köy evi toplam sayısı 221.654; oysa Valiliğimizin raporunda konut, köy evi ve iş yeri toplam hak sahibi sayısı 173.377; aradaki fark 48.277 yani fazladan yapılan deprem konutu sayısı 48.277. Teşekkür ederim bunun için Sayın Bakanım ama Hatay'daki ortak kanı, acaba bu fazla konutlar Gazze'den göç edecek Filistinliler için mi yapılıyor? Hatay halkı bu konuda cevap bekliyor.

(AK PARTİ sıralarından gürültüler)

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Mehmet Ağabey, aynı şehirde yaşıyoruz, yapma.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ben Hatay halkının psikolojini söylüyorum Sayın Vekilim. Ben bunu soruyorum, bunu soruyorum.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Değerli milletvekilleri, sükuneti tesis edelim.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Ayıptır, biz beraber aynı şehirde yaşıyoruz, yakışmıyor.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ya, ben de cevap alayım, ben de en azından Bakanım bu konuda doğrusunu söyledi...

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Yalandır, iftiradır bu!

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Değerli milletvekilleri, sayın milletvekilleri, lütfen dinleyelim, hatibi dinleyelim.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Evet, aynen bunları söylüyorlar Abdülkadir'ciğim, bunları söylüyorlar Hataylılar bana.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Sen de çok iyi biliyorsun Mehmet Ağabey. Ağabey diyoruz.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Sayın milletvekilleri, değerli milletvekilleri, lütfen...

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ya, alınma.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Tek bir Gazzeli gelmeyecek, bunu sen de iyi biliyorsun. Yarın bu tutanaklar çıkacak, konuşulacak.

EVRİM RIZVANOĞLU (İstanbul) - Milletin adına konuşuyor.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Hayır, benim... Benim ne kadar yapıcı olduğumu biliyorsun, milletin adına konuşuyorum.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Değerli milletvekilleri, lütfen hatibi dinleyelim, lütfen hatibin konuşmasına saygı duyalım.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ben teşekkür ettim önce, teşekkür ettim burada, teşekkür ettim, söyledim.

(AK PARTİ ve CHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Değerli milletvekilleri, lütfen karşılıklı olmasın.

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - Toplumsal barışımızı bozacaksın.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ben tam tersi toplumsal barış için elimden geleni yapmaya çalışıyorum.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Sayın Güzelmansur, lütfen konuşmanıza devam edin, lütfen müdahale etmeyin.

ADEM YEŞİLDAL (Hatay) - Hiçbir siyasete alet edilemez bu söylediğin, ayıp ya!

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ya, ben Bakanıma soru soruyorum, bunda bir şey yok ki. En azından ben dedim ki evet, sıkıntı yok, rahat olun.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Var ağabey, yalan bu, eleştiri değil bu düpedüz yalan. Eleştiri yap ama yalan bu.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Sayın Özel, lütfen müdahale etmeyin. Sayın Özel, lütfen.

ABDULKADİR ÖZEL (Hatay) - Ve yalan olduğunu bile bile söylüyorsun.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ya, tamam onu soruyorum, onu soruyorum.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Değerli milletvekilleri, Sayın Özel...

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Sayın Bakanım, depremde Hatay'da 47.653 ticarethanemiz yıkıldı. Hak sahipliği kapsamında yapılması planlanan iş yeri sayısı 22.816; bin yirmi altı günde kaç iş yeri teslim edildi? Sayın Bakanım, sadece bu sayı 2.967'dir yani başka bir deyişle yüzde 13'ü sadece teslim edildi. Bugün Hatay'da faaliyetlerini prefabrik işyerlerinde sürdüren esnaf sayısı 6.180'dir. Hatay halkı, Hatay esnafı bunu hak etmiyor Sayın Bakanım.

Sayın Bakanım, enkazın tozu halâ üzerinde olan Hatay, yaraları hâlâ kanayan depremzede Hatay halkı şimdi neden yaka silkiyor biliyor musunuz? TOKİ deprem konutlarındaki fahiş aidat artışlarından. Aidatlar makul seviyeye çekilmeli Sayın Bakanım.

Diğer bir söz de ne biliyor musunuz? Denildi ki: Hiç kimse mahallesinden uzaklaştırılmayacak. Şimdi, Affan mahallesini riskli alan ilan ettiniz. Affan mahallesinde hiçbir TOKİ evi yapılmadı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Teşekkür ediyoruz Sayın Güzelmansur.

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Hayır, bitirmedim Sayın Başkanım.

OTURUM BAŞKANI NİLGÜN ÖK - Öyle, siz konuşmanıza devam edin, biz uzatamıyoruz.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Böyle bir şey olabilir mi!

CAVİT ARI (Antalya) - Müdahaleli ya!

MEHMET GÜZELMANSUR (Hatay) - Ama ben...

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Nilgün Hanım, böyle bir şey olabilir mi, bir dakika müdahale ettiler! Sabahtan beri bu insan burada bekliyor.