| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/280) ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/279) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .11.2025 |
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Sayın Başkan, Komisyonun çok saygıdeğer üyeleri, Sayın Bakanım, Maliye Bakanlığımızın üst düzey bürokratları, Sayın Bakan Yardımcılarım, diğer kamu kurum ve kuruluşlarımızın değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
2026 yılı bütçesinin hem genel olarak hem de Maliye Bakanlığı yönüyle hayırlara vesile olmasını diliyorum. Tabii, çok önemli bir konu yani bütçe hakkı dediğimiz konu gerçekten önemli çünkü biz her yıl üretilen, bir yıl boyunca üretilen gayrisafi yurt içi hasılanın belli bir yüzdesini toplama, tabiri caizse el koyma konusunda burada yetki veriyoruz; hem harcamaları yapma hem onların finansmanı yönündeki gelirin toplanması hem de aradaki fark, bir açık varsa bununla ilgili borçlanma. Dolayısıyla, konu bir denge meselesi. Bu açıdan baktığımızda belki sektörel olarak, kesimler olarak ayrı ayrı değerlendirebiliriz. Bunlarla ilgili yaptığımız eleştirilerin önemli bir kısmı da doğrudur ama böyle bir durumda, böyle teknik bir incelemede belki bütün üzerinden bakmakta, makro açıdan bütçeyi bir bütün olarak değerlendirmekte fayda olduğunu düşünüyorum. Yani ben sadece şuna baktım: "Geçmiş yıllarda acaba biz gayrisafi yurt içi hasılanın ne kadarının toplanmasına burada yetki verdik?" şeklinde baktığımızda bu oranlar değişiyor ama son yıllardaki oranlarda çok fazla da bir değişim yok yani yüzde 20,90 küsurluk bir gelirin toplanması... Bunun, tabii, önemli bir kısmı vergi. Vergi boyutu burada sürekli konuşuluyor, yıllardır konuşuyoruz, evet, Sayın Bakanım, bir vergi reformuna ihtiyaç var ama bunu yapmak da çok kolay değil. Vergi konusu gündeme geldiğinde, tabii, buradaki teknik komisyonun bile belli konularda anlaşması çoğu zaman mümkün olmuyor kayıt dışı ekonomide olduğu gibi. Kayıt dışı ekonominin birçok sebepleri var. Bunlardan biri de vergiden kaçınmayla, daha doğrusu, vergide adaletin sağlanmadığının düşünülmesiyle de bağlantılı hususlar var ama ben şunu çok rahatlıkla ifade edebilirim ki Türkiye'de gerçekten kayıt dışı ekonominin çok geniş, çok kapsamlı da bir lobisi var. Yani herkes bir şekilde kayıt dışı ekonomiden tabiri caizse nemalanıyor dolayısıyla kimse kendinin düzenine dokunulmasını istemiyor. Sayın Bakanın ve Bakanlığın son dönemlerde bu konularla ilgili yapmış olduğu çalışmalar gerçekten kayda değer çalışmalar. En basitini söyleyeyim: Gerçek usulde vergilendirmenin kapsamını genişletme konusu da önemli ama bunu yapmaya kalktığınızda dahi birçok dirençle karşılaşıyoruz. Hani, o lobiye yeri geldiğinde iktidar, muhalefet milletvekili vekilleri olarak bizler de destek veriyoruz "Neden bu yapılıyor?" şeklinde. Dolayısıyla bunları yapmak çok kolay değil.
Tabii, bizim de çok kısa süre içerisinde birçok şeyi anlatmamız, izah etmemiz mümkün görünmüyor ama bu, enflasyon muhasebesi konuşuldu, inşallah önümüzdeki dönemlerde uluslararası finansal raporlama standartlarının öngördüğü ya da istediği o temel şartlar oluşmayacak, enflasyon muhasebesi düzenlemesine ihtiyaç olmayacak ama biz genellikle enflasyon muhasebesini de daha çok vergi boyutuyla değerlendirmeye çalıştık. Bu, vergiden ziyade mali tablolarını gerçeği göstermesi açısından son derece önemli. Dolayısıyla bu yönüyle de bakmak lazım. Oradaki aslolan, net parasal pozisyon kayıp ve kazançlarının da bu işin içine katılmasının da vergi adaleti açısından önemli olduğunu ifade etmek istiyorum.
Zaman kalmadı ama Kamu Gözetimi Kurumuna da teşekkür etmek istiyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MEVLÜT KARAKAYA (Ankara) - Özellikle finansal raporlama, sürdürülebilirlik ve diğer raporlamalar açısından uluslararası finansal raporlama standartlarının Avrupa'daki birçok ülkeden daha iyi yerine getirilmesini sağlıyorlar.
Tekrar çok teşekkür ediyorum, saygılar sunuyorum.