| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/280) ve 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/279) ile Sayıştay tezkereleri |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 4 |
| Tarih | : | 06 .11.2025 |
GÜLCAN KIŞ (Mersin) - Sayın Başkan, Sayın Bakan, Bakanlığın çok değerli bürokratları, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Bakan, bugün önümüzde duran Hazine ve Maliye Bakanlığı bütçesi parlak, ciltli bir kitapçık gibi görünse de sunduğunuz bütçe ülkemizin acı bilançosudur. Bu bilanço, yükselen fiyatların, kapanan dükkânların, dağılan ailelerin, umudunu kaybeden insanların resmidir.
TÜİK'in kendi verileriyle konuşalım. Ekim ayında yıllık enflasyon yüzde 32,87; gıdada yüzde 34,87; konutta yüzde 50,96. Yani halk artık nefes alamıyor, bir ev kiralamak, çocuk okutmak, pazara çıkmak artık lüks hâline geldi. Sanayici üretemiyor çünkü maliyet yüzde 27 artmış, dayanıklı tüketim malları yüzde 33 zamlanmış durumda. Vatandaş, üretici, esnaf, herkes aynı girdabın içerisinde.
Sayın Bakan, sadece seçim bölgem Mersin'de eylül ayında 455 esnaf kepenk indirdi; yılın ilk on ayında 4 bin iş yeri kapandı. Türkiye genelinde bu sayı 134.324. Her kapanan iş yeri bir evin ocağının sönmesi demektir, bir çocuğun geleceğinin kararması demektir. Bu, sadece ekonomik değil toplumsal bir yıkımdır. Ekonomik kriz sadece cüzdanı değil, insanı vuruyor, aileler dağılıyor, borçlar intihara dönüşüyor, toplumun ruh hâli çöküyor. Ama siz "Rasyonel zemine döndük." diyorsunuz. Hangi zeminden bahsediyorsunuz Sayın Bakan, bu mudur rasyonellik? Kasada nakit tutarken vatandaşın cebini boşaltmak mıdır?
Sayın Bakan, Mayıs-Temmuz döneminde 807 milyar TL fazla borçlanma yaptınız, kasada 321 milyar TL nakit tuttunuz; bu parayı kime, hangi hazırlık için biriktiriyorsunuz? Bunu soru önergesiyle sorduğumuzda "stratejik sır" cevabıyla dönüş yaptınız. Peki, vatandaşın alın teri, vergisi, emeği ne zamandan beri sır oldu?
Bu sorumu bugün de kıymetli hazırun önünde tekrarlamak istiyorum, cevabını da açık bir şekilde vermenizi rica ediyorum: Sayın Bakan, bir yandan "yerli ve millî üretim" diyorsunuz, diğer yandan Togg'u kendi ülkesinde yabancıdan daha pahalıya satıyorsunuz. Bir vatandaş otomobil almak istediğinde ödediği vergi aracın yarı fiyatında. OECD ortalamasının çok çok üzerindeyiz; bu nasıl bir adalet, nasıl bir ekonomi yönetimidir? 2023-2025 arasında otomobil satışlarından topladığınız ÖTV ve KDV gelirlerinin nereye harcandığını da açıklamanızı istiyoruz; vatandaş bunu bilmek istiyor çünkü artık yerli üretim değil, vergi üretimi konuşuluyor bu ülkede. Kamu bankalarıyla ilgili sorularımıza da hâlâ yanıt alamadık Sayın Bakan. Vakıfbankın yüzde 1,53'lük hissesi 16 Eylülde yabancı kurumsallara satıldı. Alıcı kim? Neden gizli? 27,07 TL'lik satış fiyatı hangi değerlemeye göre belirlendi? Türkiye Varlık Fonunun sattığı hisselerin tam listesi nerede kayıtlı? Bankalar Hazineye bağlıysa bu satışın sorumluluğunu Cumhurbaşkanlığına atamazsınız.
Bu ülkede bir de 19 Mart 2023 sabahı var Sayın Bakan. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanımız Ekrem İmamoğlu gözaltına alındığında ne oldu? Borsa devre kesti, döviz fırladı. O gün olağan dışı döviz işlemleri tespit edildi mi? Kim kazandı, kim kaybetti? Bunların cevabı hâlâ stratejik sır mıdır? Ama bu ülkenin ekonomisinde artık sır değil, güven istiyoruz. Sayın Bakan, bu bütçede sosyal adalet yok, üretim yok, eşitlik yok; sadece vergi var, sadece faiz var, sadece yük var. Hazine doluyor ama mutfaklar boşalıyor, kasada para var ama halkın cebinde para yok. Bu ülke "Bize inanın." diyerek yönetilemez. Bu ülke adaletle, hesapla, vicdanla yönetilir ve bizler her fırsatta tüm gerçekleri söylemeye ve milletin sesi olmaya da devam edeceğiz.
Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.