KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Tamam.

Sayın Başkanım, bu Komisyona konuyu çalışan arkadaşlardan, uzman, ilgilenen arkadaşlardan 4 kişi seçtik grubumuz ve kendi aramızda toplantılar yaparak araştırmalar yaptık; ne var, bugüne kadar neler yapılmış, neler olmuş, konu nedir, hangi sınırlarda tutmak gerekir; bunlara çalıştık ve buraya öyle geldik. İlk geldiğimiz günden beri yaptığımız tekliflerin tamamı Komisyon çalışmalarına katkı sağlamak amacıyladır. Bu Meclisin bu konuda güzel bir rapor yazması ve bu rapordan ilgililerin yararlanması, yol göstermesi; amacımız budur. Onun için "Başkanlık Divanı şöyle oluşsun." dememiz, "Raporla ilgili ayrı bir heyet oluşturulsun." dememiz, bunlardaki amacımız tamamen Komisyon çalışmalarına katkı sağlamaktır; bunun bir daha altını çiziyorum.

Şimdi, sizin göreviniz de Sayın Başkanım -ben hatırlatıyorum, kusura bakmayın yani bu bir...

BAŞKAN - Ayar vermiyorsunuz değil mi?

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hayır.

...nezaketsizlikten değil- bu Komisyonu çalıştırmaktır. Bu konuda da, yani Komisyonu çalıştırmanız konusunda da CHP üyeleri size yardımcı olacaktır, bundan hiçbir şeyiniz olmasın.

BAŞKAN - Çok teşekkür ederim, sağ olun.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Ama bunu yaparken -yani unutmanız mümkün değil tabii ama- iktidar, muhalefet... Siz bu Komisyonun Başkanısınız, tamam, iktidar partisi milletvekilisiniz ama bu Komisyonun Başkanısınız, buna bu şekilde bakmanız gerekiyor.

Bundan sonra, bir konuya bir daha arkadaşların konuşması üzerine değinmek istiyorum: Bakın, Cumhuriyet Halk Partili üyeler zaten ilerleyen -çağırın dediğimiz uzman kuruluşlardan da anlaşılabilir- toplantılarda da göreceksiniz, şu vakıf, şu dernek, bu dernekle filan bir şeyimiz yok, öyle bir derdimiz yok, hesaplaşmamız filan yok ama bir gerçek var ki tüm Türkiye'de ortaöğretimle ilgili arkadaşlarımız "yasal", "izinli" filan diyor ama öyle değil, ortaöğretimle ilgili, ilköğretimle ilgili yurt açmanın yasal hiçbir şeyi yok.

BAŞKAN - Bunların hepsi çalışmalarımız sırasında ortaya çıkacak şeyler.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - İzin verirseniz ben bir tamamlayayım, yani tabii çalışmamızdan ortaya çıkacak. Biz "Yasaklansın, vakıflar, dernekler, insanlar yurt açmasın, eğitim yasaklansın." o anlamda söylemiyoruz. Bunlar yasak, kanun dışı oldukları için denetlenmesi de mümkün değil, denetleme dışında kalıyor. Dolayısıyla, bu konu ciddi bir şekilde ele alınsın, ne var, ne değildir, nasıl olur... Bize göre, Cumhuriyet Halk Partisine göre özel kişiler hiç vakıflar açmamalıdır, bizim siyasi düşüncemize göre, tamamen devlet, Millî Eğitim Bakanlığı ve ilgili bakanlıklar açsın bu yurtları çünkü ihtiyaç olduğunu biliyoruz, taşımalı eğitimle olmuyor, başka şeyler, sıkıntı, problem, açsın. Ama açılacaksa da bunun kriterleri olsun, yani ister Millî Eğitim Bakanlığı açsın ister bir vakıf, bir dernek açsın kriterleri olsun, denetlenebilir olsun. O nedenle, bizim önerdiğimiz komisyonlardan bir tanesi bir çocuk hakları izleme komisyonu, Mecliste daimi bir Komisyon olsun ve bu komisyon... Çünkü baştaki konuşmamda söyledim, gerçekten Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ilgili uzman kuruluşlarla -başta UNICEF olmak üzere- çok ciddi çalışmalar yapmış, raporlar hazırlamış, strateji belgeleri ortaya koymuş, uygulama planları yapmış ama hâlâ bu işler olduğuna göre demek ki denetleme aşamasında bir problem var, bunlar denetlenebilsin. Biz bu şekilde çalışmak istiyoruz Sayın Başkan, bir kere daha altını çiziyorum. Ha, bu Komisyonun böyle çalışmasını istiyoruz. Katkımızı alırsınız almazsınız, çünkü 9'a 6.

BAŞKAN - "Almazsınız." şeyini kaldırın.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Hayır, almazsınız.

BAŞKAN - Katkınızı alacağız, onun için bu masanın etrafındayız.

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Baktık ki çalışma ortamı yok, baktık ki çalıştırılamayacağız, ne yapalım yani? Mevcut yasalara, İç Tüzük'e göre filan geldik yani, herhangi bir şeyimiz yok, başka bir gücümüz yok; sözümüz var, usul var, yasa var, çalışırız, baktık çalışma ortamı yok...