KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Teşekkür ederim Başkanım.

Şimdi, Sayın Bilgiç aşağıya indi ama Sayın Erkul'a biz siyasi olarak sormuyoruz. Sayın Bakan da devreye giriyor. Biz sizden daha çok bürokratları koruyoruz, merak etmeyin. Yani, bürokratlara siz bir şey dediğiniz zaman da onları yine koruyoruz.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Günal...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bir saniye Sayın Bilgiç, Başkan değilsin, bir saniye, sıranı bekle. Benim sesim senden daha çok çıkar merak etme.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Mikrofon çalışmıyormuş.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Öyle yok. Mikrofonsuz benimki daha çok çıkıyor. Mikrofonsuz da çıkar. Kapatsın istersen, karşılıklı deneyelim.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Ben sizin aranıza girmeyeyim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, yani sıra size gelecek de onun için araya girmesin Sayın Başkan diye.

Sayın Bakan, bakın, şimdi, burada değerli Genel Müdür Yardımcımız söylüyor. Gelen rapora bakıyoruz, sadece Almanya örneği. "Opsiyon modeli kapsamındaki yaklaşık 650 bin genç vatandaşımızın yeni düzenlemeyle çifte vatandaşlık hakkı elde etseler dahi askerlik yükümlülüğü ve dövizle askerlik..." bilmem ne "...bedeller çıkma eğiliminde oldukları bir vakıadır." Neymiş? Sadece Almanya'da 650 bin var. Almanya'da 650 bin potansiyel var. Şimdi, daha oraya geçmedik çünkü ben bilerek baştan Sayın Bilgiç'e sordum. Bakanlığa tasarı gider. Yani, Bakanlık, Millî Savunma Bakanlığının belki miktarla ilgili önerge hazırlanırken buradaki temsilcisiyle görüşmüş olabilirler. Biz oraya sormadık zaten, soru size geliyor dolaylı olarak. O hanımefendinin haberi olmadığını biliyoruz. Niye? Çünkü, görüş sorulduysa, tasarıyla ilgili görüş sorulmuştur, Bakanlık yazmıştır. Şimdi gelelim turpun büyüğüne, heybedeki kısmına.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Hemen cevabını vereyim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Yok, yok. Daha sormadım soruyu, acele etmeyin, durun.

Şimdi, deminkine devam edeceğiz. Bu maddeyi geriye çekin, Millî Savunma Bakanlığıyla, Dışişleri Bakanlığıyla konuşun, bu miktarın olması gerektiğini konuşun. Orada tasarlanmış olan şey sadece 125 bin kişiyi kapsarken Millî Savunma Bakanlığımızın sözcüsünün söylediği 557 bin, burada sadece Almanya'da 650 bin potansiyel, öbür taraftan diğer ülkelerde daha ne olduğu daha henüz belli değilken tutup da bunu burada tartışmayalım diyorum, bir şey söylüyorum.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Bakanımız...

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Ben Sayın Bakana şunu söylüyorum: Hükûmetin tasarısının olduğu hâliyle korunması ayrı bir şey, onun teknik bilgilerini alacağız ama bunun bir önergeyle tamamının bin euroya düşürülmesinin gerekçesini, ayrıntısını, varsa bir şey daha önce neden çıktığını, 5'ken kaç kişi kaçmış, 10'a çıkınca kaç kişi düşmüş, 6 olunca kaç kişi mağduriyet göstermiş, şu anda bekleyen kaç kişi var, parasını yatırmış olan kaç kişi var? Yani, böyle bir örnek söylüyorum, şu anda onu söylemiyorum. Bize şu cevabı vermeyin, ben sizden şu anda o cevabı istemiyorum: "Burada tartışmayın bunu." diyorum. Yani daha fazla ne söyleyelim? Sayın Bakanım, bunu bir görüşün, bu önerge doğru mu değil mi? Ya önergeyi koymadan hâliyle oylayın.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Müsaade edin söyleyeyim.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bak şimdi hâlâ söyleyeyim diyorsunuz. Siz daha sabah geldiniz, daha yeni muttali oldunuz tasarıya, önergeyi daha yeni tartışıyoruz. Yani, biz ilgili bakanlık sorumlusuna dahi onu sormuyoruz. Diyoruz ki: Bakın, böyle olduğu zaman -az önce Sayın Usta da söyledi- hem vatandaşı rencide ederiz, hem "Sırf parayla bu işlerden kaçıyorlar." demiş olursunuz, "Parayı düşürsek vatandaşlık tercih yapacak." demiş olursunuz, askerliği artık alınıp satılan bir şey hâline düşürmüş olursunuz diyorum ya. Yani bunu burada tartışmayalım, lütfen. Siz gidin bir konuşun, anlaşın arkadaşlarla, "Doğru." diyorlarsa o zaman onlara da bir çift lafımız olur. Yani, söylemeyelim, şimdi Millî Savunma Bakanı geldiğinde onu konuşmayalım. Siz bir konuşun, bakın, neyse, Sayın Başkan da konuşsun ne diyorsa, -o hemen bitirelim, geçirelim diye bekliyor ama- bu hâliyle konuşmayalım, daha vaktimiz var, arkadaşlar konuşsun, bu maddeyi sonra oylarız diyorum, bu kadar.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - Sayın Bakanım ben de konuşayım ondan sonra siz cevap verirsiniz.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Siz karışamazsınız, Başkan bilir.

BİLİM, SANAYİ VE TEKNOLOJİ BAKANI FİKRİ IŞIK (Kocaeli) - Biliyorsunuz, konuşma sırasına dâhil olmadan söz isteyebiliyorum herhâlde.

SÜREYYA SADİ BİLGİÇ (Isparta) - O Genel Kurulda, burası Komisyon.

MEHMET GÜNAL (Antalya) - Bakana sataşmayalım Sayın Bilgiç. Sayın Bilgiç, orada Başkan var.