| Komisyon Adı | : | MİLLİ EĞİTİM, KÜLTÜR, GENÇLİK VE SPOR KOMİSYONU |
| Konu | : | Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı (1/720) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 01 .06.2016 |
ZÜHAL TOPCU (Ankara) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Önce Sayın Bakana "Hayırlı olsun." diyerek sözlerime başlamak istiyorum. İnşallah on dört yılda 6'ncı Bakan olarak güzel şeylere imza atarsınız, hayırlara vesile olursunuz iyi niyetiyle başlamak istiyorum ama genel olarak bakıldığında on dört yılda yapılanlar yapacaklarınızın da göstergesi olarak... Yani güveni kaybettiniz, onu söyleyelim en başta. Gerçekten, şu anda eğitimdeki göstergeler hem nicelik açısından hem de nitelik açısından gelecekte, şu anda oluşturduğu gibi, şu anda ölçemediğimiz geleceğe yönelik çok büyük problemlerin de altyapısını oluşturmaktadır ve oluşturacaktır da. Bu açıdan baktığımızda yani artık on dört yılda yaptıklarınızı da baz alarak buna şüpheyle yaklaşıyoruz. Samimiyetle söylemek istiyorum yani birden ortaya çıkan... Bir sürü kurumların irdelenmesi gerekirken, altyapısının irdelenmesi gerekirken... Demin Sayın Mustafa Hoca'nın da söylediği gibi, tamam, katılıyoruz, yumuşak güç unsurları olarak tabii ki bir ülkenin kullanması lazım bunları ama bunların da bütünsel perspektiften kullanılması lazım. Yani bir tek bunu açtınız, koydunuz, işe yaramıyor, dış politikanızın desteklemesi lazım, diğer bakanlıklarınızın, özellikle uluslararası boyuttaki politikalarınızın bunu desteklemesi lazım. Ama şu anda görüyoruz ki bütün politikalar -uluslararası boyutta ve iç dünyaya baktığımızda- çelişiyor, çelişkiler içerisinde; biri bir şey söylerken diğeri farklı bir şeyleri söyleyebiliyor. Onun için, bu açıdan bakıldığında bunun hazırlıksız olduğunu ve gerçekten ikna edemediğini de ben buradan söylemek istiyorum. Hedefleri net değil, açık değil. Felsefesi nedir bunun? Onların açıklanması lazım. Tamam, yapıyorsunuz da yani burada kaliteyi... Öğrencilerin geleceklerini tam olarak garanti altına aldınız da, işte belirli prosedürleri uygulamaya başladınız da şimdi dışarıya mı kaldık?
Tabii ki yapılması lazım ama burada bakıyoruz, uluslararası boyutta öğrencilerimizin hâli açıkta. Yani PISA sonuçlarına bakıyoruz, TIMSS sonuçlarına bakıyoruz ve bırakın onları, kendi üniversite sınav sonuçlarına baktığımızda da aynı şeyi görüyoruz. Yapılması gerektiğine inanıyoruz ama bunun aniden, böyle alelacele, böyle hemen hani bir şeyleri kafaların arkasında özellikle siyasi perspektiften bakılarak... Bakın, Türkiye'nin siyasi perspektifi değil, yalnızca AKP'nin siyasi perspektifinden bakılarak hazırlanmış bir yapı olarak düşünüyoruz. Çünkü 4+4+4 kanunu geçerken -bazı arkadaşlarımız burada- nasıl geçirildiğini biliyoruz, yirmi dakikada nasıl onun kanunlaştırıldığını hepimiz biliyoruz. Kimseler konuşturulmadan, işte gerçekten görüşleri dikkate almadan... Kanunlaştıktan sonra da "Pardon." denilmeye başlandı. "Şurada hata var, delik açıldı, burayı yamayalım." dendi, "Şurada eksiklik oldu, burayı yapalım." ve şu anda da kontrolden çıkmış durumda. Yani burada eğitimcilerimiz var, sendika başkanı arkadaşlarımız var yani hepsi bu olayın içinde. Öğretmenler artık nefes alamıyor, eğitim sistemi nefes alamıyor; aileler de aynı durumda, çocuklar da aynı durumda. İnanın, yarın ne olacaklarını kimse bilmiyor artık.
Onun için diyoruz ki lütfen vicdanlarınızın sesini dinleyerek -biraz önce hem Sayın Bakan Bey'le hem de Başkan Bey'le konuştuğumuzda- gerçekten yüreklerinizin sesini dinleyerek bu Komisyona bir şeyler geliyorsa, önceden altyapısının oluşturularak tasarıların o şekilde getirilmesinde fayda var diye düşünüyoruz. Şunu söyleyelim: Olması gerektiğine inanıyoruz ama bu zihniyetle asla olmaz, onu da söyleyelim.
Teşekkür ediyorum.