GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:21
Tarih:18.11.2021

DERSİM DAĞ (Diyarbakır) - Değerli Başkan, sayın milletvekilleri; dil, bir milletin duygu ve düşüncelerini ileri taşımasını sağlar. Milletler, diller aracılığıyla kültürlerini bir sonraki nesle aktarır. Bu, dünyanın her yerinde böyledir. Gelin görün ki Kürtlerin kendi dillerinde konuşması, müzik yapması, sanat yapması, mevlit ve kitap okuması suç hâline getiriliyor. AKP Hükûmeti döneminde, Kürtçe rahat konuşulan dil hâline gelmedi, aksine, konuşulması yasaklanan duruma geldi. Bu baskıcı ve yasakçı zihniyet son günlerde iyice görünür hâle geldi. Geçmişten bugüne değil, son bir iki ayda yasakçı zihniyetinizden örnekler vereceğim.

İki gün önce, Kürt sanatçı Mem Ararat'ın konseri, Kürtçe şarkı gerekçesiyle iptal edildi. Belediye yetkilileri "Konserde Kürtçe şarkı çalınacağını bilmiyorduk. Keçiören Belediyesi olarak buna izin vermeyeceğiz ve bu yüzden tek taraflı olarak sözleşmeyi feshediyoruz." şeklinde açıklamada bulunarak Kürtçeye ilişkin açıkça nefret suçu işlemiştir. Aynı şekilde, Mezopotamya Kültür Merkezi'nin 30'uncu kuruluş yıl dönümünde, çeşitli illerde yapmak istediği konser ve etkinlikler "Özgürlüğü tehlikeye sokar." gerekçesiyle yasaklandı. Sorarım size: Kürtçe şarkı söylemek kimin özgürlüğünü ihlal etmektedir? Bir dili yasaklamak hangi demokrasi ilkesinde var? Bahaneye kılıf uyduranlar var, bir de gerekçe sunmadan "Ben yaptım, oldubitti." diyenler var.

Gerekçe bulamayanlardan bir tanesi de İstanbul Fatih Kaymakamlığı, "Dawiya Dawi" isimli Kürtçe "stand up" gösterisi etkinliğini yasaklayan Kaymakamlık, gerekçe sunmadan oyunu yasaklandı. Ayrıca, aynı Kaymakamlık "Ölüm Uykudaydı" adlı Kürtçe tiyatro oyununun gösterimine dört saat kala oyunu yasakladı.

Cezaevlerinde tutukluların aileleriyle Kürtçe konuşmaları yarıda kesiliyor, tutuklulara Kürtçe konuştuğu için disiplin cezaları veriliyor. Cezaevlerine Kürtçe kitapların gönderilmesi engelleniyor. Cezaevlerine gönderilen kıyafetler renkleri gerekçe gösterilerek tutuklulara verilmiyor. Kürtçe mevlit okuduğu gerekçesiyle 76 yaşındaki Ali Boşnak'ı tutukladınız ve Ali Boşnak cezaevinde hayatını kaybederken sizler sadece seyirci kaldınız. Elâzığ Cezaevinde aralarında DTK Eş Başkanı Leyla Güven'in de bulunduğu 9 kadın tutuklu hakkında, Kürtçe şarkı söyledikleri gerekçesiyle soruşturma başlatıldı ve iletişim ve görüş cezası verildi. Cezaevinde açlık grevine girdiği gerekçesiyle hakkında örgüt üyeliği iddiasıyla dava açılan Dilan Oynaş'ın Kürtçe tercüman talebine karşı mahkeme 500 TL istedi.

KADES uygulaması 6 dilde hizmet vermeye başlarken Kürtçe dilini seçeneklerine eklemedi, Kürt kadınlarına "Siz ölün." mesajı verildi. Bitlis'teki bir camiye asılı olan ve 5 dilde ayet yazılı olan tabeladan Kürtçe çıkarıldı. Hozan Arhat, İstanbul Beykoz'da, bir düğün etkinliğinde Kürtçe şarkı söylediği gerekçesiyle gözaltına alındı. Diyarbakır ve Mardin'den Afyon'a mevsimlik tarım işçisi olarak giden işçiler Kürtçe konuştuğu için "terörist" denilerek ırkçı saldırıya uğradı, saldırıda 7 kişi yaralandı.

Dünyanın dört bir yanında 50 milyonu aşkın kişinin konuştuğu bir dil, buradaki tutanaklarda yani Mecliste bile "bilinmeyen bir dil" nitelemesine maruz kalıyor. "Bin yıldır Kürtlerle aynı coğrafyada yaşıyoruz. Bu ülkede bütün yurttaşlar eşittir. Hepimiz din, dil, kültür kardeşiyiz." demagojisini ezelden beri sürdürüyorsunuz.

Sizin Kürtlere ve Kürtçeye düşmanlığınız sadece burayla sınırlı değil, düşmanlığınız sınır ötesini aşmış durumda. Afrin, yüzde 90'ı Kürtlerin yerleşim yeri olan bir kent. Son üç yıldır savaş suçlarına bulaşmış grupların aileleriyle doldurulan Afrin'de Kürtçe isimler değiştirilip Türkçeleştirildi, okullarda Kürtçe dersleri müfredattan çıkarıldı.

Etinizle kemiğinizle Kürtlere düşmanlık yapıyorsunuz. Yasaklarla yarattığınız korku ve şiddet iklimi, Kürtlerin Kürtçe konuştuğu her yerde saldırıya uğramalarına hatta öldürülmelerine sebep oluyor. İnsanların dili yüzünden öldürüldüğü bir ülkede hamasi siyasi söylemlerinizin karşılığı yok. Kürtler birçok zorba hükûmet gördü ama hiçbirinin karşısında diz çökmedi; dilini konuşmaktan, kültürünü ileriye taşımaktan vazgeçmedi, bundan sonra da vazgeçmeyecek ve sizin Kürt düşmanlığınıza karşı sizi tarihe gömecek. Buradan, müjdeyi tüm halklara bizler verelim: Günden güne eriyor, yok oluyor, gidiyorsunuz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)