| Konu: | Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 24 |
| Tarih: | 30.11.2021 |
HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine şahsım adına söz aldım. Selamlarımı sunarım.
Teklif 39 maddeden oluşmakta ama öyle bir torba kanun ki içinde 22 farklı kanunda yapılan değişiklikleri ihtiva etmektedir. Ayrıca, konuları açısından bakıldığında, 5 ayrı komisyon kapsamında bulunmaktadır. 4 tali komisyondan 3'üne gönderilmiş, şeklen de olsa Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu ihmal edilmiştir. Gerçi diğer 3'ünde de görüşme yapılmamış, tali komisyonlara havale işlemi kâğıt üzerinde kalmıştır. İşte ben, bu, incelemekten kaçınmaya dayanan kanun yapma şekline karşıyım.
Değerli milletvekilleri, bu teklif vesilesiyle TRT üzerinde biraz durmak istiyorum. Elektrik faturalarından TRT payının kaldırılmasını defalarca dile getirmiş bir milletvekili olarak söylüyorum: TRT'de hakkında olumlu düşünülebilecek hiçbir yayın faaliyeti bulunmamaktadır. Devletin kurumu olmasına rağmen, iktidarın yayın organı bir kanal gibi görev yapmaktadır. Yayınlarında tarafsız ve aynı zamanda adil olması gereken bu kurumun böylesine pervasızca, muhalif görüşlere düşmanlık, iktidara dalkavukluk yapması hiçbir dönemde görülmemiştir. (İYİ Parti sıralarından alkışlar) Özellikle seçim dönemlerinde utanç verecek şekilde partizanlık yapıldığına bütün Türk milleti şahit olmuştur. Bebek katili bir teröristbaşının bile mesajı TRT kanallarında okutulmuş, kardeşinin röportajı yayınlanmış ve onlar vasıtasıyla seçimlerde başarı sağlamak için PKK'dan medet umulmuştur.
TRT'nin en büyük ayıplarından biri hiç şüphesiz Türkçeye yapılan saygısızlıktır. TRT, kurulduğu günden itibaren Türkçe ve Türk kültürü için bir okul gibi hassasiyet göstermiş ve nice insanlar yetiştirmiştir. Ne var ki son yıllarda program yapımcısından kameramanına, sanatkârından sunucusuna kadar yandaş olmayan herkes kıyıma uğramış, temizlik yapılmış, yerlerine ise yandaş ve liyakatsiz kadrolar doldurulmuştur.
TRT'de her şey Külliye'nin algı operasyonlarına hizmet edecek şekilde organize edilmektedir. Nisan ayında, İstanbul'da yapılan, depremle ilgili basit bir tatbikat öylesine abartılarak yayınlandı ki TRT'ye göre İstanbul'da deprem sorunu çözülmüş oldu. Hiç kimseye en küçük bir fayda sağlamadığı gibi, deprem konusunda alınması gereken tedbirleri aksatması ve gevşetmesi yönünden zararı bile olmuştur.
Dünyanın en büyük yatırım projesi olduğu ve inadına yapılacağı ifade edilen Kanal İstanbul'la ilgili olumsuz görüş belirten çok sayıda bilim insanı ve siyasetçiden hiçbirisi TRT'de yayına çıkarılmamıştır. Olumsuz görüş beyan eden herkes kötülenerek kanalın yapılması lehine algı oluşturulmak istenmiştir.
Yayınlanan film ve dizilerde bile "Hangi fenalık var?" diye düşünmek zorunda kalıyoruz. Bir örnek vermek gerekirse, hâlen TRT'de yayınlanmakta olan "Bir Zamanlar Kıbrıs" şimdiki adıyla "Kıbrıs Zafere Doğru" dizisinde, ilk bölümlerde Rauf Denktaş ve Türk Mukavemet Teşkilatı yok sayılmıştır, hatta merhum Denktaş'ın gerçek bir kahraman olduğu gölgelenerek katil Sampson'un gölgesinde bırakılmak istenmesi tepkilere yol açmıştır. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
Diğer taraftan, TRT, bir kamu iktisadi teşebbüsü olarak çalışmasından dolayı Sayıştayın mali denetimine tabidir ancak yıllar içerisinde sistematik olarak Sayıştaya ve Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı sorumluluk ve hesap verebilirliği ortadan kaldırılmıştır. Bu denetimsizlik sonucu, bugün, TRT, Türk milleti adına tarafsız ve adil yayın yapan bir devlet kurumu olmaktan çıkmıştır.
Değerli milletvekilleri, bu teklifte bazı maddelerdeki değişiklikler olumlu denebilecek şekilde gerçekleşse bile kanunun tümüne bakarak; teklifin Meclis dışında hazırlanması, bir torba kanun olması, tali komisyonlarda görüşülmemesi, görev alanına giren bir komisyona şeklen bile olsa gönderilmemesi, İç Tüzük'ün ihlal edilmesi gibi sebeplerle "kabul" oyu kullanamayacağımı beyan ediyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
HAYRETTİN NUHOĞLU (Devamla) - Teşekkür ederim.
Bu vesileyle hukukun üstünlüğünün yeniden tesis edilerek kuvvetler ayrımını esas alacak iyileştirilmiş ve güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçilerek Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucu temeller üzerine yeniden oturtulacağı, TRT dâhil bütün devlet kurumlarının liyakatli kadrolarla kuvvetlendirileceği günlerin yakın olduğunu ifade ediyor, saygılar sunuyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)