| Konu: | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 7'nci Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 35 |
| Tarih: | 13.12.2021 |
HDP GRUBU ADINA GARO PAYLAN (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; sizleri saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, medeniyetin doğduğu toprakların mirasçılarıyız. Tarım devrimi bu topraklardan doğdu, biliyor musunuz? İlk yerleşik yaşam bu topraklarda oldu ve Sayın Bakan on iki bin yıl önce ilk yerleşik yaşamın olduğu Göbeklitepe'de kazılar yapıyor değerli arkadaşlar, Troya'da kazılar yapıyor, Troya Müzesini yaptı; kendisine teşekkür ediyorum, önemli bir müze. Göbeklitepe'yle ilgili kendisine teşekkür ediyorum, çok önemli.
Değerli arkadaşlar, Tarım devriminin olduğu topraklarda şu anda biz buğday ithal ediyoruz, mercimek ithal ediyoruz, nohut ithal ediyoruz. Niye arkadaşlar, bunu hiç düşündünüz mü? Neden acaba?
Bakın, değerli arkadaşlarım, dünyanın en derin tarihine sahip ülkedeyiz ama baktığımızda, bu derin tarihi sanki uzaylılar yapmış gibi davranıyoruz. Sayın Bakan, Urartu'ya bakıyor, Troya'ya bakıyor, Göbeklitepe'ye bakıyor sanki bunları uzaylılar yapmış, o da kendisi gelmiş bunları gösteriyor gibi davranıyor ama size bir haber vereyim arkadaşlar: Bakın, bugünlerde -bu toprakların mirasçıları var ya, torunları olarak bu medeniyetin- birbirimizle kavga ediyoruz ya, Troya'da kazı yapan işçiler Troya'dan çıkan DNA'larla bakılıyor, eşleştiriliyor, DNA'ları aynı. Yani beş milyon yıl önceki, dört milyon önceki dedesinin mezarını kazıyor oradaki işçi. Göbeklitepe'de bakıyorlar, DNA'ları aynı. Bütün kazılarda bakın, o yerelde yaşayan halk ile dedelerinin mezarına baktığınızda DNA'ları aynı. Ama şimdi bu medeniyet gelmiş, gelmiş arkadaşlar, bir arada yaşamayı başarmışız, Roma'da, Bizans'ta, Selçuklu'da, Osmanlı'da bir şekilde bir arada yaşamayı başarmışız ama daha sonra bir hastalık gelmiş arkadaşlar. Hani "pandemi virüsü" deniyor ya, ondan daha derin ve yüz elli yıldır süren bir hastalık bu topraklara girmiş; milliyetçilik hastalığı arkadaşlar, tekçilik hastalığı girmiş. Ya, bir anda demişler ki "Ya, biz Türk'üz." Ee? "Orta Asya'dan geldik." Ee? Hoş geldiniz, iyi de burada da halklar vardı arkadaşlar, bir arada yaşadık, birlikte bir medeniyet oluşturduk, öyle değil mi? Hep beraber bu medeniyeti oluşturduk. Şimdi, Mimar Sinan'ın eserleriyle övünüyoruz, değil mi? E, Mimar Sinan, Kayserili bir Ermeni'dir.
İBRAHİM AYDEMİR (Erzurum) - Kim söyledi Ermeni olduğunu?
GARO PAYLAN (Devamla) - Balyan'ın eserleriyle övünüyoruz, değil mi? İstanbul'u İstanbul yapan Balyan ailesinin yüz elli yıl boyunca yaptığı eserlerle övünüyoruz, değil mi? Değerli arkadaşlar, birlikte yaptık, bakın, ne yaptıysak birlikte yaptık ama sonra bir hastalık girdi, milliyetçilik ve teklik hastalığı girdi. Bu dönemde eşit yurttaşlık talepleri devreye geçti, hani, bir yandan Türkçülük ve İslamcılık dayatıldı.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sen milliyetçiliği anlamamışsın.
GARO PAYLAN (Devamla) - O dönemde bu ülkenin Ermenileri, Rumları, Kürtleri ve diğer halkları "Ya, hayır arkadaşlar, tekçiliği dayatmayın -Osmanlının son döneminden bahsediyorum- çoğulcu bir şekilde bir arada yaşayabiliriz ve daha güçlü olabiliriz." demişler.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sen milliyetçiliği anlamamışsın. Milliyetçilik seni de seviyor, ayırmıyor.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Krikor Zohrab -açın, okuyun, Meclis Kütüphanesi'ne gidin- Mecliste yaptığı konuşmalarda bir arada yaşamaktan ve eşit yurttaşlıktan bahsediyor ama bunlardan bahsettikten sonra, maalesef yaşadığımız yıkım sonrası Krikor Zohrab'ın başı da Urfa civarlarında ezildi, bir arada yaşamayı savunan Krikor Zohrab'ın maalesef ve Ermeni halkına ihanet edildi, Rum halkına ihanet edildi. Hani, dediniz ya "Ulus inşasını biz Türklük üzerinden yapacağız, İslam üzerinden yapacağız." Daha sonra buna Kürtler de itiraz ettiler, "Niye yalnızca Türklüğü dayatıyorsunuz? Biz, çok kimlikli, çok inançlı olalım." dediler ama bunu milliyetçi bir şekilde yapmadılar.
Bakın, hâlâ da şu anda Mecliste HDP çok kimliklidir, çok kültürlüdür, çok inançlıdır, çok mezheplidir. (HDP sıralarından alkışlar)
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - "Çok bölücüdür." diye tamamla. "Çok ayrıştırıcı." de.
GARO PAYLAN (Devamla) - Ne mutlu, partimle gurur duyuyorum bu anlamda. Ve önerdiğimiz şey eşit yurttaşlıktır arkadaşlar, bir arada barış içinde yaşamaktır. Ama siz ne dayatıyorsunuz, Sayın Bakan ne dayatıyor? Türk Dil Kurumu, Türk Tarih Kurumu. Ya, Türk'ün tarihini Kürtsüz anlatabilir misiniz? Türk'ün tarihini Ermenisiz, Rumsuz, Süryanisiz anlatabilir misiniz? Hadi, buyurun, deneyin bakalım; anlatamazsınız. Tersi de doğrudur; Ermeni'nin tarihini de Türksüz, Kürtsüz anlatamayız arkadaşlar. Bir arada anlatmalıyız bunu, Anadolu'nun ve Mezopotamya'nın tarihine sahip çıkmalıyız. Ama Dışişleri Bakanımız da burada, bakın, Komisyona geldi, ne yaptı biliyor musunuz? Ben "Ya, soydaş deme ya, bir ülkenin soydaşları olmaz, vatandaşları olur." diye yıllardır kendisine çağrı yapıyorum. Bu yıl "Yetmez." demiş, 15-20 kere "Soydaşlarımız için şunu yapıyoruz, soydaşlarımız için bunu yapıyoruz."
Sayın Bakan, sizin koltuğunuzda bundan tam yüz on yıl önce kim oturuyordu biliyor musunuz? Ermeni olan bir Bakan oturuyordu, Ermeni kimlikli bir Bakan oturuyordu ve düşünün ki o Bakan şu anda -ben de teknik olarak sizin koltuğunuzda oturabilirim- çıksa dese ki "Ben şuradaki soydaşlarımız için bunu yapıyorum, şu soydaşlarımız için bunu yapıyorum." hoşunuza gider mi? Gitmez.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Ermenistan'da diyorlar zaten.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bir ülkenin soydaşları değil, yurttaşları olur değerli arkadaşlar, yurttaşları olur. (HDP ve CHP sıralarından alkışlar)
Bakın, elbette, Balkanlardaki Türklerle ilgili, Ahıska Türkleriyle ilgili, Uygur Türkleriyle ilgili elinizden ne geliyorsa yapmalısınız ama ya, Suriye'deki Kürtlere karşı bu düşmanca politikalar oluyor mu arkadaşlar ya? Niye "Onlar da bizim kardeşimiz." diyemiyoruz? Otuz yıl önceye kadar Kafkaslarda Azeriler, Ermeniler; Azerbaycan'da Ermeniler yaşıyordu; Ermenistan'da Azeriler yaşıyordu, bir arada yaşıyorlardı.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Hâlâ yaşıyorlar.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Ermenistan'da Türkler yaşıyor mu?
GARO PAYLAN (Devamla) - Oraya da bir milliyetçilik hastalığı girdi, birbirine girdi halklar.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Hocalı katliamını kınadın mı sen? Hocalı katliamını kınadın mı bir gün? Bir gün kınadın mı?
GARO PAYLAN (Devamla) - Kim bu oyunu oynuyor arkadaşlar, kim bu oyunu oynuyor? Maalesef, Ruslar bu anlamda bu gerilim politikalarını sürdürüyor. Kim kazanıyor? Bakın, Ruslar bölgeye yerleşti, Karabağ'a da yerleşti, Azerbaycan'a da yerleşti, Ermenistan'a da yerleşti yani sizin Türkçü, tekçi politikalarınız, etrafımızda... Güneyde Suriye'ye Ruslar yerleşti, Amerika orada; Kafkaslara Ruslar yerleşti.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Sen öyle san!
GARO PAYLAN (Devamla) - Yunanistan'a karşı uyguladığınız düşmanca politikaların sonucu nedir arkadaşlar? Yunan köylüsünden alınan vergilerle şu anda Amerika'dan silahlar alınıyor, Fransa'dan silahlar alınıyor. Bu mudur sizin politikanız arkadaşlar ya? Neden "Yunan bizim kardeşimiz." diyemiyoruz, neden "Ermeni, Kürt bizim kardeşimiz." diyemiyoruz tıpkı Azerilerin bizim kardeşimiz olduğu gibi?
ŞAHİN TİN (Denizli) - Ne alakası var ya!
GARO PAYLAN (Devamla) - Bunları söyleyebilmeliyiz arkadaşlar, bunları tartışabilmeliyiz. Siz demokratlaşmayı ve çoğulculaşmayı bir tehdit olarak görüyorsunuz, oysa büyüyen bir Türkiye'nin, güçlenen bir Türkiye'nin anahtarı demokratlaşma ve çoğulculaşmadır.
Bakın, "Tarım devrimi bu topraklara doğdu." dedik, öyle değil mi? Ama şimdi mercimek, nohut, buğday ithal ediyoruz, öyle değil mi? Ama bakın, biz kendi kuyruğunu kovalayan bir kedi gibi kendimizle uğraşıyoruz. Ne yurtta barış sağlayabiliyoruz ne bölgemizde barış sağlayabiliyoruz, oysa dünya başka bir yere gidiyor. Biz Osmanlı'nın dağılma döneminde bunu anlayamadığımız için, demokrasimizi kuramadığımız için Osmanlı yıkıldı, tekçilik Osmanlı'yı yıktı, ittihatçı akıl Osmanlı'yı yıktı ve o dönemde dünya Sanayi Devrimi'ni tartıştı, Sanayi Devrimi'nde öne geçti. Bakın, biz şu anda bu topraklara doğan tarım devrimi sonrası Sanayi Devrimi'nde treni kaçırdık. Yüz yıldır arkadaşlar, iç barışımızı sağlayamıyoruz, çoğulculuğumuzu sağlayamıyoruz ve birbirimizle uğraşıyoruz.
Kaynaklarımızı nereye harcıyoruz? Silaha, tanka, topa, füzeye. Ya, kime karşı kullanmayı düşünüyoruz? Yüzyıllarca bir arada yaşadığımız Rumlara karşı, Ermenilere karşı, Kürtlere karşı. "Biz savaş yapmıyoruz." diyorsunuz.
MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Türk milletine saldıran Hınçak çetesini Türk mü sayıyorsun?
GARO PAYLAN (Devamla) - Oysa arkadaşlar, bu, asimilasyoncu, tekçi bir dayatmadır; bu, çoğulculuğa karşı yapılmış bir savaştır.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Yazık, yazık! Ülkenin ekmeğini yiyorsun, Türklük düşmanlığı yapıyorsun... Yazıklar olsun!
GARO PAYLAN (Devamla) - Bakın, Ege medeniyeti bir bütündür, Mezopotamya medeniyeti bir bütündür, Anadolu medeniyeti bir bütündür; bu medeniyetleri anlamak ve çocuklarımıza anlatmak kıymetlidir. Dünyanın en önemli kültürel mirasının torunlarıyız be! Bunu anlamak... Elbette Orta Asya'dan yurttaşlarımız da gelmiş, Türkler gelmiş; hoş gelmiş, sefalar getirmiş ama yüzlerce yıl birlikte yaşamışız. Bakın, size şunu söyleyeyim: Düşmanlık beslediğiniz Yunanistan'ı düşünün.
MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Düşmanlık beslemiyoruz kimseye.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Geç Yunanistan'ı.
GARO PAYLAN (Devamla) - "Pontus" denilen bir bölgeden oraya yurttaşlar gitti; değil mi?
MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Tarihe bak, tarihe.
GARO PAYLAN (Devamla) - Biz Lazlarla ilgili fıkralar söyleriz değil mi? Lazlarla ilgili fıkralar söyleriz; aynı, Pontuslarla ilgili Yunanistan'da fıkralar vardır.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Bölemediniz, bölemeyeceksiniz!
GARO PAYLAN (Devamla) - Lazlar, Karadenizliler horon teper değil mi? Yunanistan'a giden Pontuslular da horon teperler. Siz, Karadeniz yemeklerini gidip Yunanistan'da da yiyebilirsiniz.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Bölemeyeceksiniz!
GARO PAYLAN (Devamla) - Erzurum'un, Malatya'nın, Sivas'ın yemeklerini de Erivan'da yiyebilirsiniz.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Erzurum unutmadı Zohrab'ı.
GARO PAYLAN (Devamla) - Ortak bir kültürümüz var, ortak bir medeniyetimiz var.
MUSTAFA HİDAYET VAHAPOĞLU (Bursa) - Erivan'da bir tane Kürt söyle, Kürt... Yazık sana!
GARO PAYLAN (Devamla) - Yapmamız gereken bu medeniyete sahip çıkmak ve bizim çok kimlikli olduğumuzu, çok inançlı olduğumuzu unutmamak değerli arkadaşlar. (HDP ve MHP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ŞAHİN TİN (Denizli) - Otuz yıl Ermenistan Karabağ'ı işgal etti, onun cevabını ver o zaman. Neden ettiler, nasıl kardeşler?
BAŞKAN - Buyurun.
GARO PAYLAN (Devamla) - Değerli arkadaşlar, bakın, başaramadığımız şey çok kimlikliliği, çok inançlılığı içselleştirmek ve eşit yurttaşlığı sağlamak. Az önce Milliyetçi Hareket Partisi temsilcileri konuştular, hep soydaşlarından bahsettiler. Evet, "soydaşlar" diyorsunuz, güzel; benim de soydaşlarım var ama ben size "kardeşim" diyorum, bunu unutmayın. Bir arada ve buradaki tekçiliğin çözülmesinin anahtarı Türkiye'dir arkadaşlar. Milliyetçilikler milliyetçiliği doğurmuştur; Türk milliyetçiliği Rum milliyetçiliğini, Yunan milliyetçiliğini doğurmuştur; Yunan milliyetçiliği Türk milliyetçiliğini beslemiştir, Türk milliyetçiliği Ermeni milliyetçiliğini beslemiştir.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Taşnak milliyetçisisin sen, Taşnak!
GARO PAYLAN (Devamla) - Ama bakın, biz parçalanmışız.
ERKAN AKÇAY (Manisa) - Ya, deminden beri DNA'lardan bahsediyorsun, ırkçılık yapıyorsun, kafatasçılık yapıyorsun. Senin aklın milliyetçiliğe ermez!
GARO PAYLAN (Devamla) - Bunun çözümü neresi? Türkiye. Hâlâ bu topraklarda Ermeni yaşıyor, Rum yaşıyor, Kürt yaşıyor, Süryani yaşıyor, Türkmen yaşıyor ve hâlâ sorunların çözümü burada arkadaşlar. Yunanistan'la bu sorun çözülemez, Ermenistan'la da bu sorun çözülemez.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Sorun yok, yok.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Sorun senin kafanda.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Sorun senin zihninde.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Ülkede sorun yok, kafanda var o sorun senin.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN - Selamlayın.
GARO PAYLAN (Devamla) - Ama bu sorunu biz Türkiye'de çözebiliriz. Eğer Türkiye'de çoğulcu, çok kimlikli bir yaşamı başarabilirsek, emin olun, Suriye de demokratikleşir; Ermenistan, Azerbaycan da demokratikleşir; tıpkı otuz yıl önce olduğu gibi Erivan'da Azeriler yaşar, Bakü'de Ermeniler yaşar arkadaşlar. Bunu başaramadığımız sürece emperyalist güçler bundan menfaat devşirir arkadaşlar, tıpkı bugün olduğu gibi. Gelin, toplumsal barışımızı sağlayalım çoğulculukla, demokrasiyle; gelin, bölgesel barışımızı sağlayalım "eşit yurttaşlık" tanımıyla, herkesi eşit görerek.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Anayasa'ya göre herkes eşittir.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bunları başaramadığımız sürece, değerli arkadaşlar, birbirimizle kavga edip dururuz ama Türkiye'miz kaybeder, bölgemiz kaybeder.
KAMİL AYDIN (Erzurum) - Allah'ın izniyle kaybetmiyor, Türkiye kazanıyor.
GARO PAYLAN (Devamla) - Bu açıdan, hepinizi eşit yurttaşlığı bir kez daha düşünmeye çağırıyorum. (MHP ve HDP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)
Saygılar sunarım. (HDP sıralarından alkışlar)