| Konu: | 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 8'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 36 |
| Tarih: | 14.12.2021 |
AK PARTİ GRUBU ADINA RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - İyi bir motivasyon oldu, çok teşekkür ederim.
Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekillerimiz; 2022 yılı Cumhurbaşkanlığı bütçesi hakkında söz almış bulunmaktayım. Gazi Meclisimizi hürmetle selamlıyorum.
AK PARTİ iktidarının 20'nci, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 4'üncü bütçesi ülkemiz, milletimiz için hayırlı ve bereketli olsun.
Değerli milletvekillerimiz, küresel salgın gelişmiş ülke ekonomilerini küçültürken Türkiye'nin OECD ve G20 ülkeleri arasında büyümesini sürdüren nadir ülkelerden biri olması hepimizin gurur duyması gereken bir husustur. 2008 küresel finans krizi -Cumhurbaşkanımızın ifadesiyle- nasıl teğet geçtiyse pandemiden dolayı yaşanan dönemsel sorunlar da bir bir geride kalacaktır.
Geçtiğimiz günlerde Hazine ve Maliye Bakanımızla buluşan iş dünyamızın duayen isimlerinin işaret ettikleri gibi, Türkiye yeni imkân ve fırsatların eşiğindedir. Avrupa Birliğinin ifadesiyle "Türkiye, pandemi sonrası tedarik zincirinin merkez üssü, yatırım ve üretimin merkezi olma yolunda hızla ilerlemektedir." Covid-19'a rağmen, üretimi, istihdamı koruyan politikalarımız sayesinde ihracatımız 2021'in ilk yarısında tam 121,4 milyar dolar seviyesine çıkmıştır. "Türkiye'de yatırım yok, üretim yok." diyenlerin aksine, 80 ilde kurulan 355 OSB'de üretim ve ihracat yapan 55 bin fabrikada 1 milyon 750 bin doğrudan istihdam oluşturulmuştur ve yine, yüzde 80'le yerlileşen millî savunma sanayimizle; SİHA'larımızla, İHA'larımızla, tankımızla, tüfeğimizle, helikopterimizle ve yerli arabamız TOGG'la gerçekleşmiştir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Ve Türkiye tarihinde bir ilk olarak 3,1 milyar dolar cari fazlamızla yıl sonunda ihracatımızın 211 milyar dolara yükseldiğine hepimiz şahit olacağız
Değerli milletvekillerimiz, iktidarı ve muhalefetiyle, ülke ve millet meselelerini siyasete asla malzeme yapmamalıyız. Millî tavır, vatanperver tutum, zor zamanlarda birlik olmayı gerektirir. AK PARTİ'ye, Cumhurbaşkanımıza muhalefet edeyim diye Türkiye'ye muhalefet edenler milletimizin karşısına nasıl çıkacaklar? Karamsar ve karanlık senaryolar, kötülükten başka bir şey düşünmeyenlerin ellerinde kalacaktır. Siyasi söylemlerini döviz dalgalanmasına göre belirleyenler, asla milliyetperver, vatanperver olamazlar. Hâlbuki Türkiye bugünleri millî iradeyle daha çok bütünleşerek aşacaktır. Bize düşen, güneşe çamur atmak değil, karanlığa bir mum yakmaktır; bize düşen, milletimizin eli, kolu, aklı, vicdanı olmaktır. Bizim için Edirne ne ise Diyarbakır da odur.
Yirmi yılda doğudan batıya yüzlerce, binlerce toplu açılışlarla ülkemiz mamur hâle getirilmiştir. Bugüne kadar taş üstüne taş koymayanlar, hiçbir eseri olmayanlar gürültüyle siyaset yapıyorlar. Milletin kürsüsünde sözlerini yükselteceklerine seslerini yükseltiyorlar, şov yerine çeviriyorlar, Meclisin işleyişini aksatıyorlar. Bu anlayışa milletimiz asla prim vermez, vermemiştir. Cumhurbaşkanımızın değerli eşlerinin yıllar önce Afrika'da Mali ülkesinin Ekonomi Bakanına bulunduğu tavsiyeyi çarpıtıp, pişirip milletimizin önüne sunuyorlar ve milletimiz de yirmi yıldır AK PARTİ'yi iktidar yaparak onlara gereken cevabı veriyor. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bunlar ne yaparlarsa yapsınlar, bu millet bu gürültüye, bu göz boyamaya, çarpıtmaya, iftiralara, şovlara asla pabuç bırakmaz.
Değerli milletvekillerimiz, Cumhurbaşkanımız her seferinde "Hodri meydan!" diyerek sandığa 15 kez gitmiş, milletin "evet" demesiyle Başkan, Başbakan, Cumhurbaşkanı ve Devlet Başkanı olmuştur. Seçilmiş bir lideri koltuğa yapışmış bir otokrat gibi göstermek en hafif ifadesiyle insafsızlıktır, millete hakarettir; buna kimsenin hakkı yoktur. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun, tamamlayın.
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Devamla) - Evet, demokratik mücadele sadece meşru siyasetle olur, gayrimeşru bir siyaset modeli yoktur. Gayrimeşru olana meşruiyet kazandırmak isteyen siyasi partiler PKK'nın uzantılarının yedeği olmaya mecburdurlar, mahkûmdurlar. PKK'ya "terörist" diyemeyenler, teröristlere kadro verenler, evlerinde saklayanlar, taziyelerine gidenler, çocukları dağlara kaçıranlar ile iftira, hakaret, küfür ve yalanı, suçlayan bir nefret dili ile kirli ve şiddet içeren siyaset dilini şiar edinenler; asla, elde edeceğiniz hiçbir şey yoktur. Şundan emin olunuz ki Türkiye düşmanlarının dışarıda yazdığı senaryolarda figüran rolü alanlar, kulaklarına fısıldanan hakaret ve iftiralarla demokrasi ve hukuk düzenini bozmaya asla muktedir olamayacaklardır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Devamla) - Son cümlem.
Hiç şüpheniz olmasın, sadece siz değil, Türkiye'nin diz çökmesini isteyenler 15 Temmuzda, Azerbaycan'da, Karabağ'da, Suriye'de, Libya'da, İdlib'de, Afrin'de derslerini aldılar ve alacaklar.
Türkiye'nin Kızılelma hedefine kararlılıkla yürüyüşünü kimse durduramayacak diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)