GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2022 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi ile 2020 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin 8'inci Tur Görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:36
Tarih:14.12.2021

AK PARTİ GRUBU ADINA HASAN TURAN (İstanbul) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; ekranları başında bizleri izleyen aziz milletimizi ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan liderliğindeki Hükûmetimiz "kökü mazide olan ati" bilinciyle yirmi yıldır ülkemize ve milletimize kıymetli ve büyük hizmetler yapıp eserler kazandırırken tarihî ve kültürel değerlerimizi de koruyarak gelecek nesillere aktarmak amacıyla faaliyetlerini sürdürmektedir.

Tarihî mirası korumakla birlikte bu eserleri milletimizin kullanımına açtık. Sivil toplum kuruluşlarımızın toplantılarına, resmî, özel ve uluslararası sosyal organizasyonların yapılmasına imkân sağladık. Esas olan, şüphesiz, gönüllerde taht kurmak, kalplerde yer etmek, bunu yaparken de Rızaibârî'yi gözetmektir. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Yunusça ifade edecek olursak: "Gönül Calab'ın tahtı, Calap gönüle baktı/İki cihan bedbahtı, kim gönül yıkar ise."

Değerli arkadaşlarım, Topkapı ve Dolmabahçe başta olmak üzere, Millî Saraylar envanterinde yer alan tarihî ve kültürel miraslarımız, her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlamaktadır. 2020 yılında 1 milyonu aşkın ziyaretçi gelirken salgın sonrası yasakların kalkmasıyla birlikte, 2021 yılı Ekim ayı sonu itibarıyla 2 milyon 175 bin 270 ziyaretçiye ulaşılmış ve ülkemiz turizmine önemli ölçüde katkı sağlanmıştır.

Değerli arkadaşlarım, millî kültürümüzün ve değerlerimizin yaşatılması milletimizin varlığının en büyük güvencesidir çünkü bu değerler bizim toplumsal hafızamızdır. Geçmişini bilmeyenlerin geleceğini başkaları yazar. Gelecek tasavvurunu ancak geçmişini bilenler ve doğru okuyanlar yapabilir. Biz, büyük bir medeniyetin vârisleriyiz; buna sahip çıkmalı, kendi tarihimizi ve medeniyetimizi en güzel şekilde çocuklarımıza öğretmeliyiz. Lakin milletimizi bölmek, vatanımızı parçalamak isteyenler bizim geçmişimizle bağımızı koparmaya, zayıflatmaya çalışıyorlar. Merhum Cemil Meriç'in ifadesiyle "Emperyalistler tuzağa düşürmek istedikleri ülkeleri kültürleriyle fethetmez, kültürsüzleştirerek, kültürsüzlüklerine inandırarak yok eder." Bu anlamda, Dostoyevski'nin "Avrupa'yı kendimizden çok daha iyi tanıyoruz." sözleri bize ne kadar da tanıdık geliyor. Hâlbuki, tarihimiz, mührü sökülmemiş bir hazinedir. Sosyologlarımız, antropologlarımız, arkeologlarımız ve tarihçilerimiz bu hazineyi açmalı, güçlü bir gelecek tasavvuru için yol gösterici olarak önümüze koymalıdır. Kendi ruh köküne, medeniyet değerlerine yabancılaşmış toplum -Allah korusun- felaketin eşiğinde olan bir toplumdur. Uzun yıllardır edebiyat ve sanat dünyamızda da tartışılan ve hakkında kitaplar yazılan Batıcılık hayranlığı çok sinsice kültürümüze zerk edilmektedir. Kör ve bağnaz bir Batıcılık hayranlığı doğru değildir, bu millete de asla yakışmaz, hele hele toplumun önünde olan sanatçı, siyasetçi ve aydınlarımıza hiç yakışmaz. Biz eğer yükseleceksek kendi değerlerimiz üzerinde yükseleceğiz. Batı'dan ne sandık ne demokrasi ne de kültür ve medeniyet dilenmemeliyiz. (AK PARTİ sıralarından alkışlar) Bunların hepsi medeniyetimizde mevcuttur.

Yine, merhum Meriç'in ifadesiyle "Biz bütün Kur'anları yaksak, bütün camileri yıksak, Batı'nın gözünde Osmanlıyız; bir bütün olarak İslam'ı temsil etmekteyiz." İşte, bu topraklardaki temsil ve nişanelerin en güzellerinden biri olan fethin sembolü, Fatih'in yadigârı, kutlu cami Ayasofya asli hüviyetine uygun olarak, yine bir cuma günü aziz milletimizin hizmetine, Sayın Cumhurbaşkanımızın imzasıyla, milletimizin dua ve gözyaşlarıyla açıldı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

HASAN TURAN (Devamla) - Merhum Sezai Karakoç'un ifadesiyle, Ayasofya, tarihî Doğu-Batı savaşında, zaferin hangi tarafta kaldığını gösteren bir semboldür. Ayasofya sadece ibadete açılmadı, bu açılış aynı zamanda milletimizi ve ülkemizi tehdit eden "Yapamazsınız, açamazsınız." diyen Türkiye düşmanlarına karşı bağımsızlığımızın tekraren hatırlatılmasıdır.

Sözlerime burada son verirken millî birlik ve beraberliğimizin nişaneleri olan ecdat yadigârlarımızın korunmasında, geleceğe aktarılmasında önemli bir işlev gören Millî Saraylar İdaresi Başkanlığımızın, AK PARTİ hükûmetlerimizin 20'nci, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminin 4'üncü bütçesinin ülkemize ve milletimize hayırlı olmasını diliyor, Yüce Rabb'imizden nice bütçeler yapmamızı bizlere nasip etmesini temenni ediyorum. Tekrar hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)