GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:42
Tarih:04.01.2022

HDP GRUBU ADINA NECDET İPEKYÜZ (Batman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Evet, yeni yılın ilk günlerinde Meclis açıldı ve yeni yılda olabildiğince herkes birbirine mesaj atmaya başladı. Mesajlarda genellikle barış, huzur, sağlık, mutluluk, başarı dileklerinde bulundular ve yılın son günlerinde en çok konuşulan konu ekonomiydi, krizdi; ne durumdayız, ne yapabiliriz? Herkes televizyon başında veya telefonlarında "Döviz fiyatları ne oldu, yaşam nasıl devam edecek, önümüzdeki yıla nasıl gireceğiz?" diye merak ediyordu ve Asgari Ücret Komisyonu toplanıyor, ne olacak deniyordu ve dolar 18 lirayı bulmuştu. Bir açıklama yapıldı; asgari ücretle ilgili bir artış ve artı, doların düşüşüyle ilgili, mevduatı bağlamayla ilgili bir düşüş. Ama peşinden yılın ilk günleri mutlulukla beklenirken, bir hayal kurulurken vatandaş krizin ne kadar kötü olduğunun farkındaydı ve yılın ilk sabahı uyandığında elektriğe, doğal gaza, motorine, benzine, yakıta zamlar açıklandı ve peşinden bütün zamlar geldi. Daha maaşlar cebe girmeden eridi, yok oldu. Ekonomik krizi herkes biliyordu ama bu krizle beraber intikamın bu kadar kötü alınacağını bilmiyordu, beklemiyordu ama gidişat çok kötü, giderek de kötüye gidiyor.

Asgari ücretle ilgili verilen müjdeli haber, övünülecek haber şu anda emekçi, işçi ve bütün herkes için bir yoksulluğa, açlığa dönüştü. Nitekim daha yılın ilk günlerinde sendikalar açıkladı, şu anda asgari ücret açlık sınırının altında ve Türkiye nüfusunun yarısından fazlası yoksulluk sınırının altında.

Yılın ilk gecesinde, ilk saatlerinde ne yapıldı? Yılın devrinde Osmangazi Köprüsü'nde insanlar -videoları birçok kişi izledi- bekletildi. Sanki o gece iki üç dakika geç gitseler Türkiye'nin ekonomisi kurtulacak. Hiç de öyle değildi ama aynı oyun bir şekilde daha yapıldı. Neydi? Niye yılın ilk gününde elektriğe, gaza zam geldi? Çünkü enflasyon rakamları memur, emekli maaşlarına yansıyacaktı. Ocak 1'e atıldı, aralıkta verilmedi; verilmiş olsaydı günlük yaşamda, markette, pazarda alışveriş yapan herkes ona göre bir hak talebinde bulunacaktı. Böyle bir kurnazlığa gidildi ve kurnazlığın bir tarafı da şu: Elektriğe yapılan zam 150 kilovatsaatten sonra artarsa... 150 kilovatsaat. Hesapladık arkadaşlarımızla; bir kişi tek başına yaşıyorsa ve günlük bir işi varsa, akşam eve geliyorsa 150 kilovatsaati kurtarabiliyor ama onun dışında hiç kurtaramıyor. Bu durumda aslında yüzde 127 zam yapmış oldunuz. Peki, elektrikle bağlantısı ne? Türkiye, elektrik ve doğal gazda olduğu gibi, birçok üretimde de ham maddeyi de dışarıdan dövizle getiriyor. Bunlar tümüyle üretime yansıdığı için hayat pahalılığı olabildiğince artıyor. Hayat pahalılığı olunca ne oluyor? İşsizlik, yoksulluk ve bu tümüyle büyük bir çoğunluğu daha da sıkıntılı bir sürece koyuyor.

Un, ekmek, deterjan, şeker, süt, yumurta; birçok üründe yüzde 100'ün üzerinde bir fiyat artışı var. TÜİK ne açıklıyor? TÜİK yüzde 36 küsur diyor ama araştırma yapan kurumlar yüzde 80 küsur. Yüzde 80 nerede, yüzde 36 nerede? TÜİK'e hiç kimse güvenmiyor. TÜİK kendi kendine de güvenmiyor çünkü temel ihtiyaç maddelerine baktığımızda oradaki fiyat artışları da çok yüksek.

Bir oyun oynanıyor insanlarla dalga geçercesine ve deniyor ki: "Biz marketlere, esnafa baskı yapacağız ki fiyatları düşürsünler. Döviz yüksekken düştü, niye düşürmüyorlar?" İyi de döviz düştüyse niye elektriğe zam yapıyorsun, niye doğal gaza zam yapıyorsun? Sen eğer buna güveniyorsan, niye yakıttaki vergi oranını düşürmüyorsun? O zaman sen çoğunluktan yana değilsin. Büyük bir çoğunluğun yoksulluğunu hoş görüyorsun, bir azınlığın zenginliğine ortam yaratıyorsun.

Ulaştırmadan barınmaya, gıdadan birçok şeye kadar hayat pahalılığı büyük çoğunluğu artık mağdur etmiş durumda ve bu mağduriyetle beraber zamlar da önümüzdeki günlerde giderek artacak. Yüksek enflasyon, vergideki adaletsizlik, makasın açılması, yoksulluğun ve işsizliğin giderek artması...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Teşekkürler Sayın Başkan.

Neymiş? Yeni hükûmet sistemiyle beraber ekonomiyi biliriz. 2 bakan değiştirmek, Merkez Bankası yöneticilerini değiştirmek çözüm olmamıştır ve sizin getirdiğiniz bu koşullar gidişinizin habercisidir. Yapılacak en güzel şey vatandaşlarla beraber, büyük çoğunlukla beraber sesimizi yükseltmek, bu zamlara "Dur!" demek. Bunun da yolu... Seçim sandığı ortada -bugün Eş Başkanlarımız da açıkladı, ilk günden beri söylüyoruz- siz gidiyorsunuz, bitiyorsunuz. Bu, vatandaşın her gün kursağına göz koyanların son günleridir. Bugünlerin gitmesi dileğiyle, hepinize saygılar.

Ne yapmamız lazım? Arkadaşlar, ilk günden beri söylüyoruz. İtiraz edecekseniz gelin, araştıralım hayat pahalılığı var mı, yok mu; işsizlik var mı, yok mu; yoksulluk var mı, yok mu? Birazdan parmaklarınızı göreceğiz. Biz "Var." diyoruz ve biz diyoruz ki: "Kalkınacak." Nasıl?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

NECDET İPEKYÜZ (Devamla) - Temel ihtiyaç olan doğal gaz, internet, su ve elektrikte ücretsiz bir tarife istiyoruz biz. (HDP sıralarından alkışlar)