| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 19.01.2022 |
HDP GRUBU ADINA HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; herhâlde tüm Türkiye kamuoyunun son dönemlerdeki ortak konusu zamlar, özellikle elektrik zammı. Hatırlarsanız, temmuzda yüzde 15'lik bir zam yapılmıştı. 1 Ekimde yine bir yüzde 15 zam ama gelecek olan tepki sebebiyle geri çekilmişti ama ekimde geri çekilen bu zam 1 Ocakta yüzde 52 ile yüzde 127 arasında bir zam olarak tekrar geri geldi. Bu zam asgari ücrete ve emekli maaşlarına yapılan zammın yüzde 400'ü üzerinde bir elektrik zammı. Türkiye tarihinin en büyük zammını yapmak AKP iktidarına nasip oldu. Tabii, bu zamların gerekçesine baktığımızda, bu zamların sebeplerine baktığımızda daha öncesinden de eleştirdiğimiz özelleştirme sonucu ortaya çıkan bir durum olduğunu görebiliyoruz çünkü özel şirketlerin talebiyle getirilen fahiş bir zamla karşı karşıyayız. Sadece şu tabloya baktığımızda bile aslında halkın, doğanın değil, sadece sermayenin, şirketlerin iktidarın gündeminde olduğunu görebiliyoruz.
Elektrik Üretim AŞ'nin ürettiği, o da özelleştirilmeyen birkaç santralden ürettiği elektrik dağıtım şirketlerine 31,86 kuruşa satılıyor. Dağıtım şirketleri ise bu elektriği 150 kilovatsaatin altındaki kullanım için 79,5 kuruşa, 150 kilovatsaat üstü için ise 134,88 kuruşa satıyor. Yani bu durum için tek bir şey söylenebilir, el insaf diyoruz. Dağıtım şirketleri hem Elektrik Üretim AŞ'nin verdiği elektrikten hiçbir üretim yapmadan kazanıyor hem de dağıtım şirketi yine dağıtım ve iletimden de kâr kazanıyor. Baktığımızda Elektrik Üretim AŞ'nin 1 liraya verdiği elektriği dağıtım şirketleri 2,5 liraya, hatta 150 kilovatsaat üstündeki kısım için ise 4 liraya satıyor. Yani ortaya çıkan durum, maliyeti 1 lira olan bir şeyi halka 7 liraya satıyorsunuz. Bu zamların, dediğimiz gibi, temel sebebi AKP iktidarının özelleştirme politikalarıyla enkaz hâline getirdiği Türkiye ekonomisinin bir sonucudur.
Halk artık kombiyi kısmaktan Eskimo gibi yaşıyor. Halk oturduğu evinde bereyle, montla, battaniyeyle oturuyor. Yoksulun odununa, kömürüne de zam yapıldı. Ortaya öyle bir sonuç çıktı ki sadece elektriğe yapılan 1 kuruş zam bile 2,3 milyar TL'nin halkın cebinden çıkması anlamına geliyor. Ancak ne 1 kuruşu, onlarca lira para çıkıyor artık. Sadece aralık ayında yapılan yasadaki "TRT payını ve enerji payını faturalardan çıkarıyoruz." diye müjde olarak verilen kısma baktığımızda, şu tabloda, 100 kilovatsaat kullanım için enerji fonundan 40 kuruş, TRT payından 80 kuruş düşüm yapıldı ancak aynı faturaya gelen zamlarla 46,8 lira zam yapılmış oldu. Sadece bu bile aslında halkın karşı karşıya kaldığı durumu gösteriyor.
Yine, zamlardan hemen önceki faturalara baktığımızda 150 kilovatsaat altı için kullanılan tarifede 100 kilovatsaat için 137,6 lira olan fatura şu aşamada 206 lira, yine 45,9 lira olan bir fatura 103 lira; 200 kilovatsaat ve üstü için olan tarifelerde ise 183 lira olan bir fatura şu an 309 lira.
Değerli milletvekilleri, Türkiye'de şöyle bir gerçek ortaya çıktı: Yapılan emisyonlarda azalma var. Bu, iktidar enerji ve iklim politikalarında iyi bir şey yaptığı için olmuyor ya da enerji verimliliği üzerine bir eğitim verildiği, daha dikkatli olunduğu için olmuyor. Halk kombiyi açamıyor, halk daha fazla üşüyor. Ancak dediğimiz gibi, iktidarın gündeminde sadece patronlar var; iktidarın gündeminde halk yok, doğa yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
HÜSEYİN KAÇMAZ (Devamla) - Tabii, bunlarla birlikte sadece artışın bir aylık faturası bile 20 Aralıktaki o döviz vurgunuyla, kurlardaki o oynamayla, o spekülasyonla, o yolsuzlukla ortaya çıkandan daha fazla. Her ay böyle bir vurgun yapılıyor. Bu zamlarla sadece elektrik şirketleri kazanıyor. 21 dağıtım ve iletim şirketi için iktidar, aslında halkı şirketlere, sermayeye peşkeş çekiyor. Elektriğe yapılan bu fahiş zammın sebebinin yaratacağı ekonomik ve sosyal tahribatların ortaya çıkarılması için bu önergeye tüm milletvekillerinin, tüm partilerin "evet" demesini bekliyoruz.
Halkın dayanacak gücü kalmadı; halkın gündemi zamlar, halkın gündemi yoksulluk, halkın gündemi artık bu iktidardan kurtuluş.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)