GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: TERÖRİZMİN FİNANSMANININ ÖNLENMESİ HAKKINDA KANUN TASARISI
Yasama Yılı:3
Birleşim:62
Tarih:06.02.2013

CELAL DİNÇER (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Saygıdeğer milletvekilleri, Terörizmin Finansmanının Önlenmesi Hakkında Kanun Tasarısı'nın 5'inci maddesi üzerinde Cumhuriyet Halk Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Terörizmin finansmanına karşı alınacak önlemlerin yararlı ve gerekli olduğu her türlü şüpheden uzaktır. Bu önlemler, terörist faaliyetlerin ve saldırıların neden olacağı olası zararların azaltılması da dâhil olmak üzere birçok işlevi yerine getirir. Finansal kontroller militanların faaliyetlerinin izlenmesini kolaylaştırır, böylece önleyici tedbirler alınabilir. Bu da terörle mücadelede önemli bir avantaj sağlar. Terörün yol açtığı can kaybı, terör örgütlerinin uyuşturucu ticaretiyle olan bağlantıları, terör örgütlerinin insan kaçakçılığı konusundaki bağlantıları ülkemizde hemen herkesin bildiği terör gerçeğidir. Ancak bir de aynanın öteki yüzü vardır, o da terörle mücadelede finansman desteğini kesmek isterken yöntem ve uygulamalarda yaşanan aksaklıklar ve yanlışlıklardır. Bu yasanın uygulandığı Avrupa ülkelerinde, Avrupa Birliği tarafından hazırlanan raporlarda, terörün finansmanına ilişkin Birleşmiş Milletler kararının uygulanmasında çok kapsamlı eleştirilere yer verilmiştir. Raporlarda istisnai tedbirlerin uygulanması için önceden izin alınması, bunun bir balık avlama gösterisine dönüşmemesi, özel hayatın gizliliğine ilişkin hak ihlallerine yol açılmaması için gerekli denetimin önemli olduğunun altı çizilmiştir. İstihbarat her zaman doğru yorumlanmamakta veya kanıtlarla desteklenmemekte ve terörizmi finanse edenleri doğru biçimde belirlemeye çalışırken hatalara neden olunabilmektedir. Bu nedenle birçok ülke bu yasalarını yeniden tanzim etmekte ve yeniden düzenlemektedir.

Hâlen, yeterli delil olmaksızın başvurulan sert tedbirler, adil yargılanma hakkı ve şeffaflığa ilişkin sorunlar, ulusal ve uluslararası düzenlemelerin görevliler tarafından ihlal edilmesi gibi vakalar, terörün ve terör örgütünün evrensel bir tanımının olmaması gerçeğiyle birleştiğinde tamamen etkili ve düzgün bir uluslararası iş birliğinin gerçekleştirilmesi de oldukça güçtür.

İktidar sözcüleri tarafından "Bu yasa tasarısı uluslararası yükümlülüğümüzü yerine getirmek için hazırlandı." deniliyor. Demek ki bugüne kadar sadece Birleşmiş Milletlerin kararlarını uygulayan Türkiye, ikili anlaşma yaptığı ülkelerin taleplerini de karşılamak zorunda kalacaktır. Türkiye, terörist saymadığı Hamas ve Çeçen direnişçiler gibi örgüt ve gruplar hakkında daha önce terör konusunda anlaşma yaptığı ülkelerin talebi doğrultusunda işlem yapmak zorunda kalacaktır. Hükûmet buna hazır mıdır? Burada çok açık bir şekilde yargının görev ve yetki alanına müdahale söz konusudur. Hukuk devletlerinde olması gereken, sözü edilen finansman kaynakları konusunda suç unsuru olanların idare tarafından raporlaştırılarak yargıya başvurulmasıdır, yargının vereceği karar sonucuna göre de uygulama yapılmasıdır. Bu kanunla evrensel hukuk kuralı ters yüz edilmek suretiyle idare yargının yerine geçmiş olmaktadır. Kanunla kurulan Değerlendirme Komisyonu üyelerine verecekleri haksız ve yanlış kararlarından dolayı ne gibi cezai müeyyide uygulanacaktır? Kanunsuz kararlarda komisyon üyeleri hakkında yürütülecek adli ve idari soruşturma şekli yine bu kanunda belirtilmemiştir.

Günümüzde iktidar tarafından kendisine muhalif kesimler için kolayca sarf ettiği terör suçlaması nedeniyle yüzlerce kişinin çoğu zaman dayanaksız bir şekilde hapislerde tutulduğu düşünüldüğünde bu kanunun nasıl kullanılacağını tahmin etmek hiç de zor olmasa gerek. Hükûmet temsilcileri aksini söylese de iktidar bu yolla tamamen kendi belirlediği ve hukuki hiçbir dayanağı olmayan gerekçelerle suçlu saydığı kendi görüşlerine muhalif olan tüm şirket, dernek, vakıf, sendika veya gerçek kişilerin mal varlıklarına el koyabilecektir. Bu nedenle terörizmin finansmanının önlenmesi konusunda alınacak karar ve uygulamalar için çok ciddi kontrol mekanizmaları oluşturulmalıdır. Ancak tasarıda bu yönde birçok eksiklik vardır.

Son olarak belirtmeliyim ki, tam olarak bilinmeyen, şeffaf olmayan ölçütler ve kanıtlara dayanılarak alınan mal varlığını dondurma kararlarının etkileri ilgililer açısından çok yıkıcı olacaktır.

Tekrar yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim.