GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:51
Tarih:02.02.2022

İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, kıymetli milletvekilleri; Öğretmenlik Meslek Kanun Teklifi'nin 1'inci maddesi üzerine söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sözlerime maarif davamızın yılmaz savunucuları iken şehadet şerbeti içen öğretmenlerimizi ve öğretmen adaylarımızı rahmetle anarak başlamak istiyorum. Şehitlerimiz Aybüke Yalçın, Necmettin Yılmaz, Fırat Çakıroğlu ve nicelerini asla unutmayacağız.

Saygıdeğer milletvekilleri, bugün yüce Meclisimizin kürsüsünden bir milletvekili olmaktan öte, öğretmen olarak konuşmak istiyorum. Çünkü öğretmenlik, her türlü siyasi ve sosyal sıfattan daha üstün, kutsal bir meslektir. Öğretmenlik, öğrencilerin yanında bakan tarafından azarlanacak, hakarete uğrayacak bir meslek asla değildir. Geçmişte Ankara'nın en büyük okullarının müdürlüğünü ve idareciliğini yapmış bir kardeşiniz olarak Sayın Bakan Özer'in bu tavrını asla kabul edemiyor, kendime yapılmış gibi hissediyorum. Hiç kimse bir öğretmenin haysiyetini ayaklar altına alma hakkına sahip değildir; yazıktır, ayıptır ve de günahtır. Ancak bu tavır AK PARTİ iktidarının öğretmene bakışının bir özetidir. Ücretli öğretmenlik zulmüyle pırıl pırıl öğretmenlerimizi asgari ücretin altında maaşlara mahkûm eden AK PARTİ iktidarıdır. "Sözleşmeli öğretmenliği kaldırıyoruz." diye müjdeler yağdırıp gelen teklife bunu koyamayan yine AK PARTİ iktidarıdır. 20 bin öğretmenin emekli olduğu bir yılda 15 bin öğretmen atayıp sonra "Öğretmen açığı yok." diyecek kadar eğitimden uzak olan AK PARTİ iktidarıdır. Eğitim planlaması yapmayı beceremeyip 700 bin kişilik atanmamış öğretmen ordusu kuran iktidar da AK PARTİ iktidarıdır. Öğretmen maaşını enflasyona ezdiren, öğretmenin alım gücünü yerle bir eden de yine AK PARTİ iktidarıdır. Kısacası, millî eğitim sistemini yapboza çeviren iktidar öğretmenleri de siyaset çarklarının arasında ezmektedir. Şimdi de öğretmenlerin ağzına bir parmak bal çalar gibi, sırf adı olsun dercesine bir Öğretmenlik Meslek Kanunu karşımıza getirilmek istenmektedir.

Saygıdeğer milletvekilleri, kanunun ilk maddesinden itibaren öğretmenin itibarını güçlendirecek mesleki standartlarını geliştirecek bir yapısı olmadığı anlaşılmaktadır. Teklif, derli toplu meslek kanunu oluşturmaktan ziyade, 657 sayılı Kanun başta olmak üzere pek çok kanuna atıf yapmak zorunda olan bir gecekondu kanun hâlindedir.

Öğretmenlik Meslek Kanunu Teklifi, içi boş "başöğretmen" "uzman öğretmen" sıfatlarının içlerinin doldurulduğu bir yapıya süratle eriştirilmelidir. Kariyer basamağı sadece maaşa zam yapmak değildir, bu unvanlar devlet okullarımızın kalitesinin arttırılmasına katkı sağlamalıdır. Bugün devlet okullarında eğitim kalitesi hızla düşmektedir. Biraz maddi gücü olan herkes çocuklarını özel okullara göndermektedir. Ben 3 çocuğunu devlet okullarında okutmuş bir baba olarak bugün olsa aynı tercihi yapar mıydım diye düşünüyorum. Bu güvensizliğin çözümü ise yılda kaç öğretmenin yetişmesi gerektiğinin planlandığı, öğretmene kaliteli eğitim verildiği bir sistemin inşasıdır. O zaman "uzman öğretmen" ve "başöğretmen" sıfatlarının bir anlamı olacaktır. Öğretmene itibarı geri verilmelidir.

Saygıdeğer milletvekilleri, 2014-2015 yıllarında AK PARTİ iktidarı, sırf sendika üyeliği sebebiyle binlerce idareciyi, okul müdürünü görevinden almıştır. Onlara söz hakkı dahi tanınmamıştır, hiçbiri hukuka, mahkemeye gidememiştir. Ancak, geçmişte bu işler böyle değildi, kendimden bir örnek vermek istiyorum: Ben 1995 yılında anayasal hakkımı kullanarak milletvekili adayı olmuş ve kazanamadığım için görevime geri dönmeyi istemiştim ancak, yerime atama yapıldığı için dava açmak zorunda kalmıştım. Davayı kazandıktan sonra Millî Eğitim Bakanlığı Personel Atama Genel Müdürüyle karşılıklı oturmuş, haklarımı savunmuş ve Ankara Cumhuriyet Lisesine atanmıştım.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın.

İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Çok teşekkür ederim.

Siyasi zıtlıklarımız olmasına rağmen, devrin yöneticileri hukuka, kanuna ve öğretmenin itibarına riayet etmişti. Bugün devriiktidarınızda öğretmenler böyle bir durumu hayal dahi edemezler. İnşallah, seçimde öğretmenlere bu kötülükleri reva gören, itibarlarını ayaklar altına alan iktidarınızı sonlandırıp gereğini yapacağız. Öğretmene itibar ve gelecek sağlayan gerçek bir öğretmenlik meslek kanunu çıkaracağız.

Bu düşüncelerle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)