GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Şırnak'ta PKK saldırısı sonucu şehit düşen Piyade Er Tarık Tarcan'a Allah'tan rahmet dilediğine, dün gece Akdeniz'de meydana gelen depremden etkilenen bütün vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ilettiğine, Samsun İlkadım'da bulunun Atatürk Onur Anıtı'na yapılan saldırıya, 2022 yılı Nobel Barış Ödülü için aday gösterilen Kırım Tatar halkının millî lideri Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nu tebrik ettiğine, Doğu Türkistan'daki insanlık zulmüne sessiz kalan iktidarı kınadığına, Cumhurbaşkanının enerjiye ilişkin beyanatlarına, TÜİK'in açıkladığı makyajlı enflasyon rakamlarına, asgari ücretin üç ayda bir yenilenmesi gerektiğine ve Ticaret Bakanının dış ticaret rakamlarına ilişkin açıklamalarına ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:5
Birleşim:52
Tarih:03.02.2022

ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Şırnak'ta hain PKK terör örgütünün saldırısı sonucu şehit verdiğimiz kahraman evladımız Piyade Er Tarık Tarcan'a Allah'tan rahmet diliyorum, ailesinin ve milletimizin başı sağ olsun.

Dün gece Akdeniz'de Kıbrıs Adası açıklarında 5,1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Deprem başta Antalya olmak üzere Muğla, Adana, Mersin ve Hatay'da da hissedildi. Sevindirici olan yanı can ve mal kaybı olmamasıdır. Depremden etkilenen bütün vatandaşlarımıza da geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum.

Dün gece kimliği belirsiz kişiler Samsun İlkadım'da bulunun Atatürk Onur Anıtı'nı yıkmak istedi. Anıta halat bağlayıp çekmek suretiyle kaidesinden düşürmeye çalışan saldırganlar, amaçlarına ulaşamadı.

Hükûmetin Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e her fırsatta sözlü olarak saldıranlara ve Atatürk'ün annesine hakaret edenlere karşı sessiz kalmasından güç alanlar Onur Anıtı'nı halatla düşürmeye çalışma gafletinde bulundular. Hükûmet bu meczuplara cesaret vermiş, fiilî saldırılarının önünün açılmasına vesile olmuştur.

Polonya, Kırım Tatar halkının millî lideri Ukrayna Milletvekili Mustafa Abdülcemil Kırımoğlu'nu 2022 yılı Nobel Barış Ödülü için aday göstermiştir. Kırım Türklüğünün var olması için ömrü boyunca büyük mücadele veren Sayın Kırımoğlunu'nu tebrik ediyor, başarılar diliyorum.

Sayın Başkan, biliyorsunuz, Doğu Türkistan'da insanlık suçu işlenmeye devam ediliyor. Japonya Temsilciler Meclisinde, Çin'deki bazı bölgelerde insan hakları durumlarına yönelik ciddi endişe taşındığını bildiren karar onaylandı. Japonlar bile Doğu Türkistan'daki insanlık zulmüne sessiz kalmazken AK PARTİ Hükûmeti soydaşlarımızın yardım talebini görmezden gelmektedir. Türkiye Dışişleri Bakanı, geçtiğimiz haftalarda Çin'e bir ziyaret gerçekleştirerek mevkidaşıyla görüşmüştür. Sayın Bakan konuyu gündeme getirmemiş, görüşmeden sonra yapılan ortak açıklamada ise Doğu Türkistan'daki soydaşlarımızdan hiç bahsedilmemiştir. Millî olduğunu iddia eden iktidarın Doğu Türkistan konusunda Çin'e karşı bu denli sessiz kalmasını ve Çin'de düzenlenen olimpiyatlara hiçbir şekilde çekince koymadan katılmasını kınıyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin lütfen.

ERHAN USTA (Samsun) - Uygurların "Doğu Türkistan'da bir milleti yok ediyorlar; tepki için Pekin Kış Olimpiyatları'nı boykot edin." çağrısı maalesef Türkiye tarafından duyulmadı. ABD, İngiltere, Kanada, Avustralya, Litvanya, Danimarka ve Japonya olimpiyatlarda hükûmetleri temsilen resmiyet göndermeyeceklerini duyurdu. AK PARTİ Hükûmetine yaptığımız "Resmiyet göndermeyin, en azından çekince koyun." çağrımız ise maalesef karşılıksız kalmıştır.

Sayın Başkan, dün Sayın Cumhurbaşkanı enerjiye ilişkin bir kısım beyanatlarda bulunmuştur. Konuşmasında "Bizden önce mum vardı, gaz lambası vardı." diye hakikaten yersiz hatta komik diyebileceğimiz bir beyanatı olmuştur. Üstelik bu beyanatını öyle bir zamanda yapmıştır ki Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez ülke genelinde ve sanayinin tamamında gaz kesintilerinin ve elektrik kesintilerinin olduğu bir dönemde yapmıştır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Devam edin.

ERHAN USTA (Samsun) - Hakikaten, insanın aklına "Yavuz hırsız ev sahibini bastırırmış." sözü geliyor.

Yine dün, Cumhurbaşkanı, yeterli elektrik üretim tesisi olduğundan bahsetmiştir ancak yakıtından bahsetmemiştir. İsraf ekonomisi burada da hâkim olmuştur yani plansız, programsız iş yapılmaktadır. Türkiye'nin 100 bin megavata yakın bir elektrik santrali vardır fakat bu santralleri çalıştıracak kömürü de yoktur, doğal gazı da yoktur. Bu, kaynakların verimsiz kullanıldığını gösteren en büyük örneklerden bir tanesidir. Tabii, rant kaygısıyla alınan kararların sonucu maalesef bu şekilde olmuştur.

Bugün, biliyorsunuz, Türkiye İstatistik Kurumu enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK'in makyajlı enflasyon rakamlarına göre TÜFE yüzde 49'a geldi, ÜFE de yüzde 94'e ulaştı. Bunlar, tabii hepimiz biliyoruz ki son yirmi yılın en yüksek rakamları. Hatta ENAG'a göre enflasyon yüzde 115. Yine belki daha ilginç olanı, son iki aydaki TÜİK rakamlarına göre, tüketici fiyat artışı yüzde 26,2 olmuştur yani maaşların ve ücretlerin maalesef hepsi erimiş gitmiştir, verilen artışların hiçbir anlamı kalmamıştır. Türkiye enflasyon ve kur sarmalına girmiştir fakat bunlara yönelik olarak Hükûmetin hiçbir programı maalesef yoktur. Bu anlamda, Sayın Genel Başkanımız grup toplantımızda ifade etmişti, asgari ücretin yılın başında bir defa belirlenmesi artık bu enflasyonist ortamda hiç doğru değildir çünkü yılın başında belirlenen asgari ücret yıl daha ortasını bulmadan eriyip gitmiştir. Zaten şu anda baktığımızda, daha ocak ayında TÜRK-İŞ'in belirlediği açlık sınırının altında olan bir asgari ücreti görüyoruz, bundan sonraki aylarda da altında kalacaktır ve bu fark açılacaktır. Dolayısıyla yapılması gereken şey -bugün bununla ilgili de bir kanun teklifi verdik biz- asgari ücret üç ayda bir yenilenmelidir.

Sayın Başkan, birkaç gün önce Ticaret Bakanının bu dış ticaret rakamlarına ilişkin açıklamalarını maalesef üzüntüyle izledik çünkü ihracattan bahseden fakat ithalattan hiçbir şekilde bahsetmeyen bir Ticaret Bakanı var.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi, buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Maalesef, övünerek "İhracat yüzde 17,6 arttı." demiştir fakat aynı anda ithalatın yüzde 55,2 artmasından bahsetmemiştir. "İhracat, tüm zamanların en yüksek ocak ayı ihracatı oldu." demiştir ama tüm zamanların en yüksek ithalat rakamından bahsetmemiştir. Hatta bir şey daha söyleyeyim ben: Mevsimsel düzeltilmiş verilere göre son on beş yılın en yüksek aylık dış ticaret açığı verilmiştir. Bu, şunu da gösteriyor: Hükûmet bir model ortaya koydu "Enflasyonla doğrudan mücadeleyi bıraktım, biz bundan sonra enflasyonla dolaylı, üretim üzerinden ve cari açık üzerinden bir mücadele yapacağız." dedi. Bu modelin de çöktüğünü çok net bir şekilde biz görüyoruz. Dolayısıyla, bu modellerin çalışması mümkün değildir; yapılması gereken şey, kapsamlı bir enflasyonla mücadele programının uygulanmasıdır.

Teşekkür ederim Sayın Başkan.