GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Cıvaya İlişkin Minamata Sözleşmesinin Beyan ile Birlikte Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:53
Tarih:15.02.2022

CHP GRUBU ADINA ABDURRAHMAN TUTDERE (Adıyaman) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Değerli arkadaşlar, ülkemizin en önemli sorunlarının başında ve en can yakıcı sorunları maalesef, zamlar, işsizlik ve yoksulluk. Tabii, Türkiye'nin her tarafında, Kars'tan Edirne'ye, Sinop'tan Hatay'a, yurdun dört bir yanından son günlerde özellikle elektrik zamlarına karşı ciddi bir boykot var, ciddi bir direniş var ve ciddi bir isyan var. Son zamlarla birlikte, halk artık faturalarını ödeyemediğini, esnaflar dükkânlarını kapatacağını bangır bangır bağırıyor.

Tabii, bu zamlar neden oldu, nasıl oldu, geçmişe bakmakta bir fayda var. Özellikle, 31 Aralık 2021 tarihinde, EPDK'nin aldığı karar doğrultusunda, enerji tüketim tarifesinde yapılan değişiklik ve akabinde elektriğe yapılan tam yüzde 127'lik zam, Türkiye'de maalesef, bu infiali yarattı. Tabi, bu zamlar ve bu zamlara kaynaklık yapan EPDK'nın kararı, aslında hukuk sistemimize göre hukuka da aykırı. Anayasa'mızın hukuk devleti ilkesi olan 2'nci maddesine, eşitlik düzenlemesini içeren 10'uncu maddesine ve 167'nci maddesine açıkça aykırı. Bu düzenlemeler ve bu zamlar hukuka da aykırı, vicdana da aykırı, ahlaka da aykırı. Tabii, bu düzenlemenin hukuka aykırılığı konusunda, barolar başta olmak üzere Türkiye'nin dört bir yanından yurttaşlarımız dava açtılar, iş yargıya taşındı ve yargı, nihayetinde bu konuda adil bir karar inşallah verir. Tabii, Anayasa'mıza göre, özellikle Anayasa'nın 172'nci ve 173'üncü maddelerine göre devletin tüketiciyi koruması, esnafı koruması gibi bir temel görevi var. Ancak, biz iktidara bakıyoruz, iktidar Anayasa'nın emrettiği bu emredici hükümleri, maalesef, yerine getirmiyor. Mesela, iktidar bu zamlar karşısında tüketiciyi koruyor mu? Korumuyor. 172'nci madde ne diyor? "Devlet tüketiciyi korur, her türlü tedbiri alır." diyor. Siz alıyor musunuz? Maalesef almıyorsunuz. Siz, tüketiciyi koruyacağınıza yandaşlarınızı koruyorsunuz, müteahhitlerinizi koruyorsunuz. Bakınız, Anayasa 167 diyor ki: "Devlet, tekelleşmeyi, kartelleşmeyi önler." Siz, peki önlediniz mi? Elektrik konusunda ne yaptınız? Bütün elektrik şirketlerini 5'li çeteye verdiniz, kartelleşmeye göz yumdunuz. Bugün o karteller vatandaşın tepesine zam olarak biniyorlar ve vatandaşlarımızı inim inim inletiyorlar. Her yerden feryat var, her yerden figan var ama iktidara bakıyoruz, çıt yok. Çıkıyor Sayın Mahir Ünal, diyor ki: "Bu zammı devlet yapmıyor ki." Milletvekilleriniz çıkıyor, diyor ki: "Bu zamları Cumhuriyet Halk Partisi yapıyor." Ya, biraz vicdan, biraz insaf! Siz milletin aklıyla dalga mı geçiyorsunuz? Bu zamları siz yapıyorsunuz, bu zamları AK PARTİ iktidarı yapıyor.

Zamlarla ilgili televizyonlara, basına çok sayıda insanın vicdanını yaralayan görüntüler geldi. Bakınız, bu görüntülerden bir tanesi seçim bölgem olan Adıyaman'dan. Esnaf kendi iş yerinin önüne zamları protesto eden afişi astı. Vatandaşı dinleyeceğinize siz ne yaptınız? Polisleri gönderdiniz ve vatandaşı, esnafı gözaltına aldınız. Başka... Türkiye'nin her tarafından "Soygun var, zulme son verin." diyorlar. Bakınız, yine, esnaflarımız iş yerlerine asıyorlar, sokaklara asıyorlar, "Covid'e yenilmedik, faturalara yenildik." diyorlar. Bakınız, Şanlıurfa'da büyük bir işletmeci ne diyor? "Elektrik faturasının yüksek olmasından dolayı dükkânımı kapattım." diyor. Bakınız, bir esnaf odası başkanı, Çiftlikköy Esnaf Odası Başkanı "Esnafımızı elektrik çarptı." diyor.

Ben, buradan, milletin Meclisinden, milletin kürsüsünden esnaf kardeşimize, oda başkanımıza ve Türkiye'deki çiftçilere, köylülere, emeklilere, hepsine açıkça ilan ediyorum: Esnaf kardeşim, seni elektrik çarpmadı, seni AKP'nin soygun düzeni çarptı, soygun düzeni. (CHP sıralarından alkışlar) AKP'nin zam düzeni çarptı, seni AK PARTİ'nin yanlış ekonomi politikaları çarptı. Sen bugün faturanı ödeyemiyorsan, sen bugün zamların altında inim inim inliyorsan, bunun sebebi AK PARTİ iktidarıdır, bunun sebebi AK PARTİ'nin Genel Başkanı, Türkiye'nin Cumhurbaşkanı, Anayasa'mıza göre yürütmenin başı olan Recep Tayyip Erdoğan'dır sayın esnaf kardeşim, bunu böyle bilesin. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, olay bu şekilde net ve açık. Türkiye'de milyonların sesi Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu, bu isyana ses katmak için ve milyonların sesine tercüman olmak için çıktı, dedi ki: "Ben, 31 Aralıkta uygulamış olduğunuz zamları geri çekinceye kadar faturamı ödemeyeceğim." Amaç, milletin, yoksulların, fakirlerin ve ezilenlerin sesini dile getirmekti. Bunu birileri "isyan" olarak lanse etti, bunun üzerinden çarpıtmalarla siyaseti devşirmeye çalıştılar, algı yönetmeye çalıştılar.

Buradan bir kez daha söylüyoruz, milletin vekilleri olarak söylüyoruz, Cumhuriyet Halk Partisinin milletvekilleri, Genel Başkanları olarak: Biz, milletin sesi olmaya devam edeceğiz. Eğer millet zulüm altındaysa, zamlar altında inim inim inliyorsa bizim görevimizdir; bunu haykıracağız, haykıracağız, ta ki sorun çözülünceye kadar. Bir kez daha bu kürsüden ifade ediyoruz: Zamlarınızı geri çekin, zulmü durdurun, vatandaşa rahat nefes aldırın. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, bir de seçim bölgem olan Adıyaman'la ilgili birkaç şeyi belirtmek istiyorum. Adıyaman'ı hem zam vurdu hem de AK PARTİ'nin yasakları vurdu. Nasıl mı? AK PARTİ'nin getirmiş olduğu zulüm yasası 1 Ocakta yürürlüğe girdi, 1 Ocaktan beri Genel Başkanımız grup toplantısında, Genel Başkan Yardımcımız Sayın Veli Ağbaba bu kürsüde, ben defalarca bu kürsüde ifade ettim, dile getirdim; Adıyaman kan ağlıyor, Adıyaman'daki tütün üreticisi kan ağlıyor, yasaklarınız nedeniyle bu insanlar evlerine ekmek götüremiyorlar, açlıkla karşı karşıyalar, açlıkla. Siz, bu insanların sabırlarını nereye kadar test edeceksiniz? "Bu zulüm yasanızı erteleyin, ertelemek için bir kanun değişikliği, bir kanun teklifi getirin, Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz buna destek olacağız." dedik. Bugüne kadar tık yok, sağırları oynuyorsunuz, duymazlıktan geliyorsunuz, görmezlikten geliyorsunuz. Bakınız, bizim çağrılarımıza kulak vermediniz.

Bir de Adıyaman'da, Adıyaman mitinginde Sayın Erdoğan ne demiş, onu dinleyin.

(Hatibin cep telefonundan bir ses kaydı dinletmesi)

ENGİN ÖZKOÇ (Sakarya) - Duyulmuyor.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Duyulmuyor, sen söyle, sen tercüme et.

BAŞKAN - Sayın Tutdere...

ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Böyle bir usul yok!

BAŞKAN - Onlar biliyordur ne dediğini.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Devamla) - Sayın Cumhurbaşkanı, 1 Haziran 2018 tarihinde, Adıyaman Meydanı'nda bütün Türkiye kamuoyuna ve Adıyamanlılara şunu söyledi: "Siz kazanılmış haklarınızdan asla geri adım atmayacaksınız, AK PARTİ ekmeğinizi büyütmeye geldi."

Peki, ben buradan soruyorum: Aradan yıllar geçti, Adıyamanlının, tütün üreticisinin ekmeği büyüdü mü? Hayır. Sayın Cumhurbaşkanı, siz bu konuşmayı yaptığınızda tütüne ilişkin sadece idari para cezası vardı. Bugün ne var? Üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası var, hapis. Hani kazanılmış haklara bir şey gelmeyecekti? Hani bu işin teminatı sizdiniz? Hani siz gerekli talimatları vermiştiniz, millet rahat nefes alacaktı? Hiçbiri olmadı.

Buradan, milletin Meclisinden Sayın Cumhurbaşkanına çağrı yapıyorum: Adıyaman'da vermiş olduğunuz sözü yerine getirin; vatandaş sizden çözüm bekliyor, vatandaş sizden bu zulüm yasasının kaldırılmasını bekliyor, derhâl adım atın. Bakınız, ortalık daha karışmadan, insanların huzurunu daha bozmadan bu işe çözüm üretin, çözüm.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.

ABDURRAHMAN TUTDERE (Devamla) - Bu işte yetki Cumhur İttifakı'nda, bu işte sorumluluk AK PARTİ iktidarında. Bu yasayı getiren de AK PARTİ'dir, bu yasayı şu andaki Meclis çoğunluğuna göre değiştirecek olan da AK PARTİ'dir; bu sorumluluktan kaçamazsınız. Siz, yabancı kartellerin, sigara şirketlerinin Türkiye'de at koşturmasına göz yumacaksınız, kendi çiftçinizin, kendi millî ve yerli üreticinizin ürettiği tütüne üç yıldan altı yıla kadar hapis cezası getireceksiniz. Biz, bu hapis cezasını reddediyoruz, Adıyamanlılar reddediyor, Malatyalılar reddediyor, Türkiye'nin her tarafındaki tütün üreticileri bu hapis cezasını reddediyor. Bu hapis cezası ne hukukidir ne vicdanidir ne de ahlakidir.

Ama buradan bir şeyi de belirtmek istiyorum. Biz, tabii çağrımızı yapacağız, iktidar partisini çözüme davet edeceğiz; onlar yaptı yaptı, yapmadı Genel Başkanımızın da bizim de sözümüz var, Millet İttifakı'nın iktidarında bu hapsi tarihin çöplüğüne atacağız.

Teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)