| Konu: | İYİ Parti Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 60 |
| Tarih: | 02.03.2022 |
İYİ PARTİ GRUBU ADINA İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İYİ Parti Grubumuzun tarımsal girdi fiyatlarındaki uzun süreli artış sebeplerinin araştırılması hakkındaki grup önerisinin gerekçesini açıklamak üzere söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, tarımda olağanüstü bir hâl içerisindeyiz. Tarımdaki geriye gidiş, girdi fiyatlarındaki artış, ülkemizdeki ekonomik durum tarımın geleceğini bir beka meselesi hâline getirmiştir. Türkiye, ekmek fiyatlarının yani en temel gıdanın tartışılır hâle geldiği bir durumdadır. Bu durum normal değildir; bu anormal durumu biz değil, doğrudan Türkiye İstatistik Kurumu işaret etmektedir. TÜİK'in iktidar baskısı altında olduğu düşünüldüğünde, karşımıza çıkan rakamların çok daha fazlasının olması ihtimali korkutucudur.
TÜİK, Aralık 2021 tarımsal girdi enflasyonunu açıklamıştır. Buna göre, Aralık 2021'de bir önceki yılın aynı ayına göre girdi fiyatlarında yıllık yüzde 45,61'lik bir artış yaşanmıştır. Aynı veri 2019 yılında yüzde 10,17 olarak gerçekleşmişti, aradaki farkı varın kıymetli milletvekilleri, siz düşünün. Yıllık artışlardan ortalamanın üstünde yer alan kalemlerde ise birinci sırayı yüzde 152,42'lik artışla gübre ve benzeri toprak geliştiriciler almıştır, en büyük yükün gübrede olduğu açıkça görülmektedir. Ülkemizdeki enflasyonun bile kat kat üstündeki bu rakam iktidar için bir utanç vesikasıdır.
Kıymetli milletvekilleri, iktidar, çarpıtılmış TÜİK verileriyle "Ülkemiz şu kadar büyüdü, bu kadar büyüdü." diye nutuk atmaktadır ancak yüzde 11 civarındaki büyüme için de yine TÜİK verileri bize bir gerçeği göstermektedir, sizin sözde büyüyen Türkiye rakamlarınızda bile tarım sektörü yüzde 2,2 küçülmüştür çünkü çiftçi üretim yapamamaktadır, çünkü çiftçi maliyetleri karşılayamamaktadır, çünkü çiftçi banka borçlarının, artan döviz kurlarının, Tarım Kredi borçlarının altında maalesef ezilmektedir; ekonomi çiftçinin üstünden silindir gibi geçmektedir. Üretemeyen bir Türkiye demek ekonomik bağımsızlığını kaybetmiş bir ülke demektir, lâmı cimi yok, iktidarınızın kötü tarım politikaları Türkiye'nin bağımsızlığını tehdit etmektedir.
Değerli milletvekilleri, geldiğimiz noktada hububat ürünlerindeki üretimde yüzde 30'lara varan düşüşler yaşanmaktadır. Bu tabloda Tarım Bakanı Sayın Pakdemirli'nin milletin parasını lütufmuş gibi dağıtmayı müjde olarak açıklamasını asla kabul edemeyiz. Tarımda destek zaten anayasal bir sorumluluktur. Biz "Üretim beka meselesidir." derken, birileri gübre piyasasında günlük değişiklikler yaparak çiftçiyi sömürmektedir; Sayın Pakdemirli ise havaya bakıp ıslık çalmaktadır. Tarım Kredi Kooperatifi CAN gübrede yüzde 30 indirim yapmıştır. Hepimizin olumlu gördüğü bu duruma çiftçimiz de sevinmiştir. Tonda 6.150 TL'lik bir fiyat açıklanmıştır. Sonra, piyasadaki bazı firmalar fiyatı 5.500 Türk lirasına çekmiş, çiftçi de doğal olarak özel firmalardan gübre almıştır. Birkaç gün sonra ise Tarım Kredi, fiyatları 4 bin TL'ye düşürmüştür. Bakanlık, tarım gibi hayati bir sektörde böyle, keyfî fiyat dalgalanmalarını neden seyretmektedir? Şimdi, Rusya'nın Ukrayna'daki işgal politikaları sebebiyle yeni bir kriz gelmektedir. CAN gübre fiyatları yine 5-6 bin bandına çıkmaktadır. 14-15 bin liradan DAP gübresi satılırken kaç çiftçi gübre atabilmiştir? İktidar, ülkemizi tarım spekülatörlerine teslim etmektedir, birileri çiftçinin sırtından zengin olmaktadır. Tarım sektörü "batan geminin malları" mantığıyla yağmalanmaktadır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Sayın Başkanım, tamamlayayım.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Oral.
İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Ancak, şu unutulmamalıdır: Bu batan gemide hepimiz varız. Hepimizin boğazından geçen ekmek bu batan geminin en temel ürünüdür.
Kıymetli milletvekilleri, girdi fiyatlarındaki artışın öncüleri arasında makine bakım maliyetleri ve mazot da başı çeken kalemlerdendir. Ülkemizde son bir sene içerisinde benzin fiyatları yüzde 134, mazot fiyatları yüzde 159 artmıştır. Hani damat Bakan bir vakit çıkıp "Ne yapacaksınız doları, dolarla mı maaş alıyorsunuz?" demişti ya; dolarla maaş almıyoruz ama dolara endeksli artan mazotla tarla sürüyoruz, dolarla maaş almıyoruz ama dolara endeksli yağlarla, makine yedek parçalarıyla tarım yapıyoruz. Kısacası, değersizleşen Türk lirası çiftçimizi de derinden etkilemektedir. Artan mazot fiyatları traktörleri de çalışamaz hâle getirmiştir. Söylenecek bir şey yoktur. Kısacası, tarımda acil bir...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İBRAHİM HALİL ORAL (Devamla) - Tamamlıyorum Sayın Başkanım.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)