| Konu: | 314 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin Anayasa'ya aykırı olduğu gerekçesiyle Komisyona iade edilip edilmemesi hakkında usul görüşmesi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 60 |
| Tarih: | 02.03.2022 |
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, Divan, değerli milletvekilleri; evet, Anayasa'ya aykırı olabilir, Anayasa Mahkemesine başvurulabilir ama Anayasa Mahkemesi önceden denetim yapmıyor, sonradan denetim, yıllar sonra...
Sayın Özkan, bu yol, yol değildir, hukuki yol değildir, yargısal denetim yolu değildir; tıpkı şimdi olduğu gibi.
Bakın, nasıl gelindi bu eşiğe: 702 no.lu Kanun Hükmünde Kararname'yi Anayasa Mahkemesi iptal ettiği için bugün burada bu yasayı görüşmekteyiz. Ne zaman yapıldı? Hükûmet kendi kendini lağvettikten sonra yani müstafi hükûmet döneminde bile ciddi bir tasarruf yapılmayacağı hâlde mülga hükûmet döneminde böyle bir düzenleme yapıldı, bile bile Anayasa'ya aykırı bir düzenleme yapıldı ve Anayasa Mahkemesi de bunu iptal etti. Anayasa Mahkemesinin iptalinin üzerinden bir yıl geçtiği hâlde düzenleme son dakikada yapıldı, son dakika yapılan düzenleme de Anayasa'ya açıkça aykırı olarak yapıldı. Biz haykırdık, sabahlara kadar bu konuda aykırılık gerekçelerimizi öne sürdük fakat ne yazık ki dinletemedik ve bugün burada bunu dile getirmek durumundayız.
Aslında 3 ana eksiklik söz konusu burada:
1) Bu kadar önemli bir yasanın yasa etki analizi bulunmuyor.
2) Çevresel etki değerlendirmesi bulunmuyor. Türkiye'nin geleceğini, Türkiye ülkesini, bütün bölgeyi tehlikeye atacak düzenlemeler zincirinde çevresel etki değerlendirmesi yok.
3) Anayasa'ya açıkça aykırılık taşıyor.
Şimdi, bu durumda, esasen, Komisyonda 1'inci konuda herhangi bir rapor gelmedi, sorduk defalarca. Yasa etki analizi yok, çevresel etki değerlendirmesi yok, Anayasa'ya uygunluk incelemesi kesinlikle yok.
Bir de ne söz konusu biliyor musunuz? 1'inci madde Nükleer Düzenleme Kurulunu düzenliyor, görev ve yetkilerini sayıyor ama statüsü yok. Bu tür kuruluşlar karşılaştırmalı hukukta hep özerk ve uzman birim olarak, kamu tüzel kişiliği olarak düzenlenir ama bu düzenlenmemiş. 1'inci maddeden itibaren sakat. Biraz önce Grup Başkan Vekilimizin saydığı üzere, diğer maddeleri de Anayasa'ya çok yönlü aykırı olmakla birlikte, esasen, 1'inci maddesindeki sakatlık diğer maddelere de sirayet ediyor ve tümüyle Anayasa'ya aykırılık ortaya çıkıyor çünkü 1'inci madde bunun görev, yetki ve sorumluluklarını ortaya koyuyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun Sayın Kaboğlu.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (Devamla) - Anayasa hukukunda ve kamu hukukunda hangi makama görev, yetki ve sorumluluk verdiğinizi bilmeniz gerekir. Bu hangi statüde olacak? Bu tür kuruluşlar bağımsız, özerk ve uzman kuruluşlardır. Eğer bu böyle değilse verdiğiniz görev ve yetkileri kullanamaz. Hayır, biz sıkıştırdığımız zaman, gece yarısı "Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle düzenlenecek." denildi. Kesinlikle düzenlenemez çünkü madde (104/17) bellidir: "Kanunda açıkça düzenlenen konularda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz." Kanunla düzenleme yapılan bir konuda Cumhurbaşkanlığı kararnamesi çıkarılamaz. Bu, çok açık bir hükümdür. Eğer siz "Bunu yasayla düzenledik. Bunun özünü CK'yle düzenleyelim." diyorsanız zarf ve mazruf ilişkisi ortaya çıkar. Bu, açıkça Anayasa'ya aykırıdır. Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilecek metni burada oylamayalım, geri çekelim ve bunu Anayasa'ya uygun bir düzenleme hâline getirelim çünkü yıllar geçtikten sonra Anayasa Mahkemesinin denetim yapmasının bir anlamı ve işlevi bulunmamaktadır.
Teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)