GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:61
Tarih:03.03.2022

YASİN ÖZTÜRK (Denizli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi'nin 9'uncu maddesi üzerinde İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Nükleer Düzenleme Kanunu Teklifi, üzerinde hassasiyetle durulması gereken nükleer sızıntı, atıklar gibi radyoaktif atıklardan kaynaklanması muhtemel riskler nedeniyle en ince ayrıntısına kadar incelenip başta bilim adamları ve mühendis odaları gibi sivil toplumun görüşlerine de başvurularak hazırlanması gereken bir kanun teklifiyken apar topar Meclis Genel Kuruluna getirilmiş ve aynı hızla çıkarılması istenmektedir. Bu nedenledir ki kanun teklifi eksikliklerle doludur.

Nükleer enerji kullanımı sırasında riskleri bertaraf etmek için, kaza ihtimalinin önüne geçilmesi için gereken şartlar vardır. Öncelikli olarak, nitelikli sistemlere yatırım yapmak gerekmektedir. İkinci olarak, güçlü, bağımsız, yetkin işletme kurulması şarttır; bağımsız karar alacak, güçlü, donanımlı, nitelikli, düzenleyici otorite kurmak zorunludur. Ve en son olarak, başka bir ülkeye bağımlı olmadan enerji üretmemizi sağlayabilmemiz için bilimsel ve teknolojik altyapının hazırlanması ve bu alanda uzmanlaşacak nitelikli personelin yetiştirilmesi için adımlar atılması zaruridir.

Kanun teklifinden anlaşılacağı kadarıyla, iktidarın ülkemizi enerji bağımlılığından kurtaracak herhangi bir planı yoktur. Akkuyu Rusya'ya verilmiştir, Sinop ve Tekirdağ'da yapılması planlanan nükleer santraller de kendi imkânlarımız dâhilinde yapılmayacaktır. Nükleer santrallerin yapımı ve işletilmesinin, egemen bir ülke sınırları içinde başka bir ülkeye devredilmesi kadar sıkıntılı olan bir durum da başka bir ülkenin nükleer atıklarının ülkemizi zehirlemesidir. İşte, bu nedenle, kanun teklifinin 9'uncu maddesi çok önemlidir. 9'uncu maddede radyoaktif atıklar ve kullanılmış yakıtlara ilişkin genel ilkeler ile yürütülen faaliyetlere ilişkin esaslar düzenlenmektedir. Bu kapsamda, Türkiye Cumhuriyeti'nin egemenlik alanı dışında yürütülen bir faaliyet esnasında ortaya çıkan radyoaktif atıkların girişi yasaklanmıştır ama müteakiben bu hükmün istisnaları kaleme alınmıştır. Yani bu ne demektir? İstisnalar dâhilinde radyoaktif atıklar ülkemize girebilir. Nasıl girebilir? "Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde üretilmiş ve kullanım süresi dolduğunda menşe ülkeye iade şartı ile ihraç edilmiş radyasyon kaynaklarına, radyoaktif atıkların transit geçişine ve doğal radyoaktif maddelerin bulaşmış olduğu malzemenin ithalatına birinci fıkra hükmü uygulanmaz." denilmek suretiyle. Örnek verelim: Ülkemizde nükleer santral yapımı konusunda yetkilendirdiğimiz bir ülkeye yani Rusya'ya radyasyon atıklarını ihraç edebiliriz ama bu ülke, ihraç edilmiş atıklar içerisindeki Plütonyum-239, Uranyum-235 gibi değerli elementleri, malzemeyi aldıktan sonra radyoaktif maddelerin bulaşmış olduğu malzemeyi yani çöpünü bize tekrar ithal edebilir yani topraklarımızı bir nükleer atık çöplüğü gibi kullanabilir. Buradan hareketle, ihraç edilen radyasyon kaynaklarının geri alınması tehlikeli görülmektedir.

Bir başka sıkıntıya yine Akkuyu örneğiyle devam edelim. Altmış yıl sonra Rusya atıkları Mersin'de bırakıp, santrali söküp arkasına bile bakmadan çekip gidebilir. "Biz parasını ödedik." demeleri durumunda Türkiye'nin elinde, bu nükleer atıkların denizimizi, toprağımızı kirletmeden bertaraf edilmesi gibi bir imkânı var mı? Yılda 120 tonu bulacak yüksek seviyeli radyoaktif atıklar var ve bu atıklar binlerce yıl radyasyon yayacak. Kanun teklifinin muhtevasında, hiçbir yerinde yavaş nötronlarla da parçalanılabilen fisil izotoplar uranyum ve plütonyumla ilgili açıklayıcı bilgiler bulunmamaktadır. Ne yapacağız? "Sözleşme süresi altmış yıl, işimiz bitti, atıklarınızı ne yaparsanız yapın." dedikleri durumda ne toprağımız temiz kalır ne denizimiz. Bu nedenle, nükleer yakıtların ve kullanılmış yakıtların yeniden işlenmesi hususunda TENMAK'ın da görevlendirilmesinin ve görev kapsamında olmasının sağlanması için ek maddeyle düzenleme gerekmektedir.

Yine 9'uncu maddenin (2)'nci fıkrasında, başka ülkelerde üretilen radyoaktif atıkların ülkemiz sınırları içinden transit geçişlerine izin verildiği görülmektedir. Ülkemizin daha önce Gaziemir ve İkitelli'de tecrübe ettiği nükleer güvenlik riskleri göz önüne alındığında transit geçişler konusunda daha tedbirli olmak gerekmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

YASİN ÖZTÜRK (Devamla) - Sayın Başkan, tamamlıyorum.

BAŞKAN - Buyurun.

YASİN ÖZTÜRK (Devamla) - Maddenin (2)'nci fıkrasında yer alan "radyoaktif atıkların transit geçişine" ibaresinin teklif metninden çıkarılması ve maddeye, TENMAK'ın nükleer yakıtların ve kullanılmış yakıtların işlenmesi hususunda yetkilendirilmesini kabil kılan bir fıkra eklenmesi gerekmektedir. Zira, radyoaktif atıkların transit geçişi de kamu güvenliği açısından büyük önem arz eden ve tehlikeli sonuçlar doğurma ihtimali vaki olan bir husustur.

Ne diyelim? Zeytinini, doğasını, toprağını, denizini yok etmekten imtina etmeyen; geleceğini umursamayan bu iktidardan bir an önce kurtulmak temennisiyle Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti ve CHP sıralarından alkışlar)