GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:72
Tarih:29.03.2022

CHP GRUBU ADINA TEKİN BİNGÖL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Hemen şunu ifade edeyim: Kayyum, Anayasa'ya aykırıdır, Belediye Kanunu'na aykırıdır, demokrasiye, insan haklarına aykırıdır, hepsinden de önemlisi vicdana aykırıdır. Bu iktidar sonlandığında 3 temel anlayışla anılacak: Birincisi, torba yasa iktidarı; ikincisi, kayyum iktidarı; üçüncüsü de kanun hükmünde kararname iktidarı. Anayasa'ya ve kanunlara aykırı olan kayyumu hayata geçirmek için 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'yle bütün bu yasalar baypas edildi ve belediyelere haksız bir şekilde, izansız bir şekilde kayyumlar atandı ama burada önemli olan başka bir şey var: Kayyum atanırken adaletsizce bir yaklaşım sergilendi. Cumhurbaşkanı daha seçimler öncesinde çıktı, çok rahat bir şekilde "Biz kayyumları tayin ederek yolumuza devam edeceğiz." dedi. Bu, demokrasiyi, insan haklarını ve "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." algısını, anlayışını tamamen reddeden, sadece kendi çıkarlarını düşünen bir anlayıştır ve Cumhurbaşkanı bunu çok net bir şekilde ifade etmiştir. (CHP sıralarından alkışlar)

Kayyumlar atandı ama nasıl atandı? Atanan kayyumların hemen arkasından birçok yolsuzluk ve usulsüzlüklere dem vuran açıklamalar geldi. Bir bakalım, Diyarbakır Belediye Başkanı Doktor Selçuk ömrünü Diyarbakır'daki yurttaşlara şifa dağıtarak geçirdi. Terörist değildi, hiçbir şekilde böyle bir anlayışla yargılanmadı ama gelin görün ki Belediye Başkanı olduktan sonra birdenbire terörist oldu. Terörist olduğu için değil, Diyarbakır Büyükşehir Belediyesini 2'nci kez, 3'üncü kez, 4'üncü kez kaybettikleri için, onun nefreti ve öfkesiyle, Kürtlere duyulan o öfkeyle o belediyelere kayyum atandı. Fakat kayyumlar diğer atanmışlar gibi hemen gelir gelmez saltanata ve şatafata düşkünlüklerini ortaya koydular. Doktor Selçuk Belediyeye gitti, makam odasını gördü, hayretler içerisinde kamuoyuyla paylaştı: "Sakın ha, bu Belediye binası, bu makam odası benim elimle yapılmış değil; kayyumun yaptığı bir düzenleme ve saltanat ile şatafatın göstergesi." Ama o kayyum başka neler yaptı? Belediyeyi müthiş bir şekilde zarara uğrattı. Belediyenin 2018 yılındaki gelirinin yüzde 43'ünün karşılığı yok, kayıp.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

TEKİN BİNGÖL (Devamla) - Başka da bir şey yaptı -ben bunları Sayıştay raporundan alıntılayarak söylüyorum- o Belediye Başkanı 1 ton 600 kilogram fıstıklı kadayıf yemiş.

HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Kayyum, kayyum; Belediye Başkanı değil.

TEKİN BİNGÖL (Devamla) - Düşünebiliyor musunuz? Bu benim sözüm değil, Sayıştay raporunda var.

Başka, Mardin'e bir kayyum atadılar, Mardin'deki kayyum da yine o kadar önemli işler yaptı ki belediyeyi 1 milyar 180 milyon lira zarara uğratarak görevden alındı. Hani bunlar sizin güvendiğiniz bürokratlardı? Hani bunlar namuslu işler yapacaklardı? Görevden alındı ama başka bir şey yapıldı, bu kadar usulsüzlüğe imza atan bir kayyum, mülkiye müfettişi olarak atandı. Ya, böyle bir şey olabilir mi? Yolsuzluğu, usulsüzlüğü kayıtlara geçen birisi, müfettiş olarak atıyor. Ne yapacak müfettiş? Belediyeleri ve diğer kurumları o büyük anlayışıyla denetleyecek. İşte sizin anlayışınız bu.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

HÜSEYİN KAÇMAZ (Şırnak) - Demek ki tek başına çalmamış, ortakları var!

TEKİN BİNGÖL (Devamla) - Bu araştırma önergesi bütün bunların araştırılmasını önerdiği için olumlu oy vereceğimizi belirtiyor, sizlere saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)