| Konu: | Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 74 |
| Tarih: | 31.03.2022 |
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Teşekkürler Sayın Başkan.
2012'deki düzenleme aslında 2017 Anayasa değişikliğinden önce yapılan bir düzenleme ve yapılan bir yollama. 2017'de Türkiye Cumhuriyeti'nin anayasal kurgusu tamamen değişmiş bulunuyor. Cumhurbaşkanı, Başbakanlık, parti başkanlığı; tamamen farklı bir anayasal yapı söz konusu. Bu itibarla, mademki burada "Uyum düzenlemesi." deniliyor -gerekçede tek cümle- o zaman "Cumhurbaşkanı" mutlaka konmalı, konulmalı; kaldı ki, yalnızca Cumhurbaşkanı değil, Cumhurbaşkanı Yardımcısı da bugün siyaset yapmaması gerektiği hâlde siyasetin içerisinde ve Cumhurbaşkanına vekâlet ediyor, mademki "Bakanlar" konuldu, onun seçimlerde seçim yasağına tabi olacağına dair bir kural yok.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurun.
İBRAHİM ÖZDEN KABOĞLU (İstanbul) - Bu nedenle bu bir zıtlaşma değil ama biz eğer doğru olanı yapmak istiyorsak, hukuku ortaya çıkarmak istiyorsak "Cumhurbaşkanı ve Cumhurbaşkanı Yardımcısı" şeklinde bir ibare koymadığımız sürece bu tartışma devam edecek ve Cumhurbaşkanı da -hangisi olursa olsun- bir başka kişi de pekâlâ devlet olanaklarını kullanabilecek. Nitekim, 2017 Anayasa değişikliği sırasında neden ölçüsüz olmuştur "evet" ve "hayır" arasındaki propaganda olanakları? Çünkü bir tarafta "devlet" vardı, öbür tarafta "hayır bloku" vardı. Burada böyle bir sakıncaya yol açmamak için, bu konuyu düzeltmek için zaman geçmiş değil.
Teşekkür ederim Sayın Başkan.