GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:74
Tarih:31.03.2022

MAHMUT CELADET GAYDALI (Bitlis) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, partim ve grubum adına, görüşülmekte olan 321 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 10'uncu maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla selamlarım.

Değerli milletvekilleri, bugün, seçmen iradesine saygı duymayan, kayyumlarla seçimleri baypas eden, belediye eşe başkanlarını, milletvekillerini ve Eş Genel Başkanlarımızı cezaevine atan, köylerdeki sandığı seçmenden kaçıran, asker ve korucunun silahları gölgesinde seçmenin hür irade göstermesi masalını anlatan bir iktidarın seçim kanununda yapmak istediği düzenlemeyi görüşüyoruz.

Seçim kanunu değiştirilmek isteniyor da daha demokratik bir seçim anlayışı mı getiriliyor? Hayır. Seçim kanununda ince hesaplarla "acaba üç beş vekil daha fazla nasıl kazanırız?" hesabı üzerinden, demokrasinin kaynağı olan siyasi partilerin varoluşunu engellemek, yüz binlerce oyun geçersiz kalmasını sağlamak, dolayısıyla halkın iradesini yok saymak isteniyor.

İşte, bugün, üzerinde en çok tartıştığımız hususlardan biri olan yüzde 10 seçim barajının yüzde 7'ye düşürülmesinin, iktidar blokunun -amacı, demokrasi sağlamak değil- küçük ortağını kurtarma çabasının bir ürünü olduğunu görüyoruz. İşin ironik kısmı şudur ki: Darbeci zihniyetin bir ürünü olan yüzde 10 seçim barajının asıl amacı, Kürtlerin kendi kimliğiyle bu Meclis kürsüsünden bir temsiliyet hakkı elde etmelerini önlemekti. Bugün bu kürsüden yaptığımız konuşmalar, Kürt halkının önüne konulan barajları yıktığı, bu tuzağı kuranların ise baraj altında ezildiği bir Türkiye gerçeğidir. Dün Kürtler için hazırladığınız tuzaklar bugün sizler için aşılması zor engeller hâline dönüştü, kendi kurduğunuz oyunda kaybediyorsunuz. Şimdi de oyun içinde oyun kurarak ince hesaplar derdine düştünüz. "Seçim barajı şöyle olsun, ittifaklar böyle olsun, o hâkim gitsin, bu hâkim gelsin." Ne yaparsanız yapın, isterseniz seçim sandıklarını AKP ve MHP Genel Merkezlerine taşıyın, il ve ilçe seçim kurulu başkanlarını partinizden belirleyin, halkın iradesinin karşısında uğrayacağınız büyük hezimetten kaçamayacaksınız.

Sizi kim yıkacak biliyor musunuz? Sizi kendi oligarklarınızı yaratmak uğruna sefalete sürüklediğiniz milyonlarca insan yıkacak; saraylar uğruna işsiz ve aşsız bıraktığınız bu gençler yıkacak. Çöpten yiyecek toplayan, soğukta ısınamayan, karanlıkta aydınlanamayan, arabasına binmeye korkar hâle gelen milyonlarca insan bu saltanatınızı yerle bir edecek. Fakirin fukaranın, zamlar altında ezilen halkın, haksızlığa ve ayrımcılığa uğrayan insanların yanında durmak yerine üç beş sermaye şirketinin yanında durmayı yeğlediğiniz için yıkılacaksınız.

Türkiye halkları bu iktidara mecbur değil. Beceremediği her şeyde oyunun kurallarını değiştiren, halkın iradesine saygı göstermeyen, kapalı kapılar ardında siyasi mühendislikler kovalayan bu iktidar bu toplumun iktidarı olamaz. Çözüm üretemeyenler bahane üretirler. Yani öyle bir iktidarsınız ki toplumu sürüklediğiniz ekonomik yıkıma ya virüsü bahane ettiniz ya savaşı bahane ettiniz. İktidarlar bahane üretme yerleri değil, çözüm üretme yerleridir; bunu da muhalefet olduğunuzda herhâlde anlayacaksınız. Ne beka masalları ne de "Kandırıldık." hikâyeleri sonunuzu değiştirmeyecektir.

Değerli milletvekilleri, güzel bir deyim var "Yavuz hırsız ev sahibini bastırır." diye. Sabıkalı olduğunuz bir konuda hâlâ iddialı konuşmanıza hayret ediyorum. Sayın Yavuz'un "Hiçbir şey olmadıysa bile bir şeyler olmuştur." felsefesi emin olun filozoflara şapkasını ters giydirmiştir.

"Daha iyi bir seçim yasası" hikâyesi hiç kimseye inandırıcı gelmiyor. Bugün sokağa çıkıp rastgele bir araştırma yapsanız halkın yüzde 80'i, sizin, iktidarınızın bekasını kurtarma çabasında olduğunuz için bu yasa teklifini hazırladığınızı yüzünüze söyleyecektir. Kendi bekanız için halkın zekâsıyla alay etmeyin. İhale Yasası'nı 200 defa değiştirdiniz, amacın ne olduğu ortada. Seçim yasasında yetmiş iki yıldır uygulanan ve bugüne kadar hiç kimsenin şikâyet etmediği maddeleri değiştiriyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

MAHMUT CELADET GAYDALI (Devamla) - Aptallığın tarifi "Gerçeği görerek, gerçeği bilerek hâlâ söylenen yalanlara inanmaktır." der. Lütfen artık bu topluma da aptal olarak bakmayın, 84 milyon insanı aptal yerine koymayın.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)