GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Milletvekili Seçimi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:74
Tarih:31.03.2022

ZEYNEL ÖZEN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; biz muhtarlarla ilgili maddeye karşıydık, o madde geri çekildiği için teşekkür ediyoruz.

Diğer taraftan, kıdemli hâkimlerden vazgeçiliyor, il ve ilçe seçim kurulları kurayla oluşturuluyor. Kurayla seçim kurullarının belirlenmesine yönelik öneri, aynı zamanda, hâkim ilkesi ve yargı organlarının yürütme karşısında bağımsız olma niteliğini de yok ediyor. Anayasa'nın 139'uncu maddesine göre "Hakimler ve savcılar azlolunamaz -buraya dikkat edin- kendileri istemedikçe Anayasada gösterilen yaştan önce emekliye ayrılamaz; bir mahkemenin veya kadronun kaldırılması sebebiyle de olsa, aylık, ödenek ve diğer özlük haklarından yoksun kılınamaz." Bu hüküm, hâkim ve savcıların salt icra ettikleri görevlerden azli değil, aynı zamanda yürürlükteki tüm görevleriyle ilgili olup en kıdemli hâkim ilkesinden vazgeçilmesi de bu madde kapsamındadır. Bu sebeple, yapılan mevzuat değişikliği Anayasa'ya aykırıdır arkadaşlar.

Şimdi "Anayasa'ya aykırıdır." diyoruz da Anayasa'yı dinlediğiniz mi var, sizin siciliniz bozuk. Şimdiye kadar yaptıklarınız, yapacaklarınızın teminatıdır. Ben, YSK'nin özellikle birkaç tane kararını size burada örnek göstereceğim. YSK biliyorsunuz Cumhurbaşkanlığı seçiminde yasaya aykırı olması sebebiyle 2,5 milyon mühürsüz oyu iptal etmedi ve kabul ederek Cumhurbaşkanını seçtirdi. Diğer taraftan, YSK son seçimlerde "Padişahım sen çok yaşa." diyerek bir içtihat daha oluşturdu. Anayasa'ya göre, on iki ay ve üzeri ceza alanlar aday olamaz ve seçilemez. YSK ne yaptı biliyor musunuz? "Bir ay da olsa Cumhurbaşkanına hakaret edenler seçilemez." dedi ve daha önemlisi de Kürt illerinde belediye başkanlarına, belediye meclis üyelerine KHK'li diye mazbataları verilmedi, onun yerine AKP'nin temsilcileri atandı ama burada oturan bir sürü KHK'li milletvekili var ve bunlar, bugün, milletvekilliğine devam ediyorlar. Bu ne demektir, ikili bir şey mi var? Kürtler için KHK geçerlidir, öbürleri için geçerli değil; böyle bir şey olabilir mi arkadaşlar? Bu konuda eğer samimiyseniz bir önerim var geç olmadan. Şöyle bir madde koyun oraya: "Adaylıkları YSK'de il ve ilçe seçim kuruluna kabul edilen insanlar seçildiği takdirde, mahkeme kararı olmadan görevden alınamazlar." Eğer samimiyseniz, eğer yasalar, hukuk hem Kürtler için hem de Ankara'da geçerliyse bunu yerine getirmenizi istiyorum. Bu bir kumpastı, bu bizim seçmenlerimize bir kumpastı. Bir devlet vatandaşına böyle bir kumpas yapmaz.

Diğer taraftan, belediye başkanlarımız, meclis üyelerimiz görevden alındı ve her çıkan burada diyor ki: "Yolsuzluk yaptılar, dağa para gönderdiler." Arkadaşlar, ben bu davaları takip ediyorum. Hiçbir iddianamede "Yolsuzluk yapıldı, dağa para gönderdi." iddiası yok. Tek iddia nedir? Cenazelere ambulans verilmiş, bu, belediyenin asli görevidir arkadaşlar; geri kalan hepsi iftiradır. Hiçbir iddianame gösteremezsiniz ki bizim belediye başkanlarımız yolsuzluk yapmış veya dağa para göndermiş.

Bu seçim yasa teklifindeki değişikliklerin neye hizmet ettiğini biz çok iyi biliyoruz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Buyurun.

ZEYNEL ÖZEN (Devamla) - Ama şunu da iyi bilin: Geçmişi inceleyin, seçim yaklaştığında seçim kanunlarıyla oynayanlar tarihin çöplüğüne gitmişlerdir. Bu nedenle seçim yasasında ne değişiklik yaparsanız yapınız yapılan ilk seçimde gideceksiniz, halkımız bu dersi size verecektir.

Meclisi saygıyla selamlıyorum, teşekkür ederim. (HDP sıralarından alkışlar)