GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:76
Tarih:06.04.2022

DURSUN ATAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 322 sıra sayılı Kanun Teklifi'nin 3'üncü maddesi üzerine İYİ Parti Grubu adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Sayın milletvekilleri, bu ucube Cumhurbaşkanlığı sisteminde artık olağan hâle gelen bir torba yasayla daha karşı karşıyayız. Teklif, tam 17 farklı kanun ve 1 kanun hükmünde kararnamede değişiklik öngörmesine rağmen tam olarak tartışılmadan, muhalefetin görüşleri hiç dikkate alınmadan Genel Kurula getirilmiştir. AKP, bu yasama kurnazlığıyla Gazi Meclisimizin itibarını zedelemekte, millet iradesini hiçe saymaktadır.

Kanun teklifinin görüşülen maddesi, vergi daireleri tarafından düzenlenen ve vergi dairelerince imzalanması gereken belgelerin bu daireler adına Gelir İdaresi Başkanlığınca elektronik ortamda imzalanması, mühürlenmesi veya onaylanmasını düzenlemektedir. Söz konusu kanun teklifi, AKP'nin Türkiye'nin mevcut ekonomik durumundan ne kadar kopmuş olduğunu göstermektedir. Vatandaş yaşanan derin ekonomik krizin altında ezilirken AKP ise vatandaşın acil ve asıl sorunlarına çözüm bulmak yerine "Nasıl yeni vergiler ekleriz ve bu vergileri nasıl daha kolay tahsil ederiz? Vatandaşın cebinden aldığımızı nasıl yandaşa aktarırız?" derdindedir. Bugün, emeğiyle geçimini sağlamaya çalışan her vatandaş Cumhur İttifakı koalisyonunun yarattığı enflasyon canavarıyla mücadele etmektedir.

Değerli milletvekilleri, TÜİK geçtiğimiz günlerde mart ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK'in ayarladığı enflasyon bile son yirmi yılın zirvesine çıkarak mart ayında yüzde 5,46 artışla yüzde 61,14'e ulaşmıştır. Enflasyon Araştırma Grubu (ENAG)'a göre ise enflasyon mart ayında yüzde 11,93 artışla yüzde 142,63'e yükselmiştir yani ülkemiz aslında kırk yıldır görmediği bir enflasyonla karşı karşıyadır. Bu enflasyonu yaratanlar saray yaşamını sürerken bedelini vatandaş ödemektedir.

İktidarın ülkemizi göz göre göre sürüklediği ekonomik kriz toplumsal bunalıma da neden olmaktadır. Bugün, iktidarın yandaşları hariç, ülkemizde her evde hayat pahalılığı konuşulmakta, ay sonunu nasıl getireceğinin hesabı yapılmakta, işsiz çocuğunun geleceği düşünülmektedir. Bu tablonun sorumluları şatafatlı ve lüks yaşamlarına devam ederken temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta güçlük çeken vatandaş, bu ihtiyaçlarını bankalardan yüksek faizli kredi çekerek veya kredi kartıyla karşılamaya çalışmaktadır.

Bankalararası Kart Merkezinin verilerine göre, ocak ayında kredi kartı sayısı bir önceki yıla göre yüzde 13 oranında artmıştır, kullanımda olan kredi kartı sayısı ocak ayı itibarıyla 86 milyon 209 bine ulaşmıştır. Son bir yılda bireysel kredi kullanan kişi sayısı 1,3 milyon kişi artarak 35,6 milyon kişi olmuştur. Türkiye'deki bireysel kredi borcu olanların ortalama borcu 30 bin liraya çıkmıştır. Bu verilere göre, son on yılda vatandaşın bankalara borcu tam yüzde 361 oranında artmıştır.

Değerli milletvekilleri, Ulusal Yargı Ağı üzerinden alınan verilere göre, yılbaşından bu yana yani sadece üç ayda icra ve iflas dairelerine toplam 2 milyon 657 bin yeni dosya gelmiştir. Yeni gelen dosyaların sayısı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 28,4 oranında artmıştır. Sadece vatandaşlar değil, iş insanları da zor durumdadır. KOBİ'lerin kredi borçları, şubatta, bir önceki aya göre 32 milyar lira artarak 1 trilyon 174 milyar liraya yükselmiştir. 287 bin KOBİ, kredi borcunu zamanında ödeyemediği için takibe düşmüştür.

Sonuç olarak, ülkemiz tarihte görülmemiş bir ekonomik felakete hızla sürüklenirken borcunu borçla kapatmaya, geçimini kredilerle sağlamaya çalışan vatandaş bireysel iflas dalgasıyla karşı karşıya gelmiştir. İktidar böyle kanun teklifleriyle krizin üstünü kapatmak istese de acil önlemler alınmazsa ülkeyi ve vatandaşı çok daha kötü günler beklemektedir diyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)