| Konu: | Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 77 |
| Tarih: | 07.04.2022 |
RAFET ZEYBEK (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, bu kanun teklifinde birbiriyle hiçbir bağlantısı olmayan 18 kanun ve 1 tane de kanun hükmünde kararname getiriliyor. Şimdi, değerli arkadaşlarım, birçok farklı komisyonda görüşülmesi gereken bu 18 maddelik ve 1 kanun hükmünde kararnamelik değişiklik önerisini sadece Plan ve Bütçe Komisyonuna getirerek, maalesef, torba kanunun ilkelerini de aşıp artık bu bir çorba kanundur, bu açıkça bir çorba kanundur, bu kanun artık torbayı da geçti. (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, bakınız, Türkiye Büyük Millet Meclisine yeterince zarar veriyorsunuz, zafiyete uğratıyorsunuz; bari bunu yapmayın, bu milletin iradesiyle bu kadar oynamayın lütfen.
Değerli arkadaşlarım, bu kanun teklifinin amacı acil kaynak yaratmaya yöneliktir. Türkiye, bugün çok ağır bir ekonomik kriz altındadır, gerçekten bu ekonomik kriz milleti perişan etmiştir. Bunun üstesinden gelmek çok zor değil ama bu krizi yaratanların bu krizin üstesinden gelmesi mümkün değildir.
Değerli arkadaşlarım, bakın, çok yanlış ekonomik politikalar sonucunda bu noktaya geldik. Bu milletin fabrikasını satarak betona yatırım yaptınız, dışarıdan borç aldınız, içeriden borç aldınız, yandaşlara peşkeş çektiniz; ekonomi bu nedenle bu noktalara geldi. Tarımı ve ekonomiyi desteklemek yerine ithalatı tercih ettiniz ve bugün tarım ve çiftçilik Türkiye'nin bir beka sorunu hâline gelmiştir. Çiftçiler perişandır, üretim durmuştur, değerli arkadaşlarım, yazıktır. Yine, bakın, bu çok ağır ekonomik krizin yanında, bu ülkede çok ağır demokrasi sorunu vardır, çok ağır hukuk sorunu vardır.
Değerli arkadaşlarım, kuvvetler ayrılığını bitirdiniz. Yasama ve yargıyı, yürütmenin kontrolü altına soktunuz. Bu şartlarda bu ekonomiyi asla ayağa kaldıramazsınız. Bakın, gelin, bir seçim kararı alalım ve bu milleti kurtaralım. Yoksa sadece borç almakla, borç aramakla bu ekonomi kurtulmaz değerli arkadaşlar, kurtulmaz; bunu yapmayın. Gelin, bakın, bu ekonomik krizin yanında Türkiye'de devlet krizi vardır, devlet. Devletin bürokrasisi çökmüştür.
Değerli arkadaşlarım, liyakati yok ettiniz, liyakati yok ettiniz. Bu memleketi, bakın, bu memleketi liyakatli, çalışkan, işini yapabilen insanlara değil, yandaşlara teslim ettiniz. Devlet yandaşlarla yönetilmez; devlet bilimle yönetilir, akılla yönetilir, dayanışmayla yönetilir, liyakatle yönetilir. (CHP sıralarından alkışlar) Siz bunu yapmadınız değerli arkadaşlarım, yapmayın!
ÇİĞDEM ERDOĞAN ATABEK (Sakarya) - Bağırma ya! Bu kadar bağırmayı çekmek zorunda değiliz.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Vatandaş bağırıyor da ben de vatandaşın sesi oluyorum burada, sesi! Siz gidin vatandaşa bir bakın bakalım, ne diyor? O vatandaşlar ne diyor, bir bakın bakalım? "Açız!" diye bağıran vatandaş gördüm ben. Ben buraya bağırmaya geldim.
YELDA EROL GÖKCAN (Muğla) - Bağıramazsın!
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Bağıracağım! (CHP sıralarından alkışlar)
Değerli arkadaşlarım, bu memleketin sorunlarını bu kürsüde bağır, bağır, bağır, bağıracağım. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) Ya, devleti çökerttiniz, devleti çökerttiniz. Daha "Ne bağırıyorsun?" diyorsunuz ya! Vatandaş bağırmıyor mu? Gidin vatandaşın içine.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Başkan, mikrofonu kapat, zaten çok bağırıyor, mikrofonu kapat, kulaklarımız patlıyor.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Yapmayın ya! Elbette bağıracağız.
MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Burası bağırma yeri değil.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, bakın, neyse bir de maddeyle ilgili, 5'inci maddeyle ilgili bir görüşümü de belirteyim. Şimdi değerli arkadaşlarım, bakın, 5'inci maddenin açıkçası özellikle muhasebeci ve mali müşavir arkadaşlarımızı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Sayın Zeybek, süreniz tamamlandı.
Teşekkür ediyorum.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Başkanım, veriyor musunuz?
BAŞKAN - Vermiyorum.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Bağırdım diye mi vermiyorsunuz?
BAŞKAN - Yok canım, bağırsan da vermiyorum, konuşsan da vermiyorum yani vermiyorum.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Kanun teklifinde verdin dün Başkanım.
BAŞKAN - Evet, teşekkür ediyorum.
RAFET ZEYBEK (Devamla) - Ya, bu kadar da keyfî olmayın Başkanım ya! (CHP sıralarından alkışlar)