GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Hazineye Ait Taşınmaz Malların Değerlendirilmesi ve Katma Değer Vergisi Kanununda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun ile Bazı Kanunlarda ve 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:77
Tarih:07.04.2022

BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Gecenin bu vaktinde sabırla, torba kanunu çıkarmaya çalışıyoruz. 36'ncı madde kapsamında aslında birbirinden farklı 3 madde var. Bu torbanın torbası bir madde oldu, geçici 3 maddeyle. Bu şekilde bir düzenleme yapılması doğru değil. Yani torba kanunun içerisinde bir maddeyle geçici 3 madde düzenlenmiş, bu doğru değil; ayrı ayrı yapılması, daha düzenli olması gerekirdi. Bu, tedvin tarzına daha uygun olurdu ama maalesef bu şekilde düzenleme yapıldı. Deveye demişler "Neden boynun eğri?" "Nerem doğru ki!" demiş. (CHP sıralarından alkışlar)

Ben 36'ncı maddenin geçici 2'nci maddesi üzerinde durmak istiyorum, bu konuda konuşmak istiyorum. Bu madde, 1 ve 4'üncü derece kamu çalışanları ile denetim elemanları konusunda düzenlenmiş, bunların harcırahlarının artırılmasını gerektiriyor. Doğru bir madde, desteklenmesi gerekir. Özellikle denetim elemanları çok önemli görevler yapıyorlar. 4 milyon kamu çalışanının içerisinde 20 bin müfettiş var, bunlarla ilgili bir düzenleme yapılıyor.

Değerli arkadaşlar, bakın, bu yıl Maliye Bakanlığının tahakkuk/tahsilat oranı çok düştü, yüzde 80'e düştü. Yıllardan beri ilk defa yüzde 80'e düştü, 2002 yılında bile yüzde 91'ken, bu sene yüzde 80'e düştü. Bunda denetim elemanlarının ihmal edilmesinin, denetimin ihmal edilmesinin çok büyük bir payı var. Onun haricinde, yolsuzluklarda büyük sorunlar, sıkıntılar var biliyorsunuz. Vergi kaçakçılığında önemli artışlar var. Bunların hepsi, devlette mevcut sorunlardaki, sıkıntılardaki artışlar. Tümüyle ilgili olarak denetimin, denetim elemanlarının ihmal edilmesinin önemli rolü var. Dolayısıyla, öncelikle devlette eğitim gerekiyor, ondan sonra da denetimin önemsenmesi gerekiyor.

Şimdi, bununla ilgili şöyle bir konu var. Sayın Başkan, size de sesleniyorum, değerli milletvekillerine de sesleniyorum; bunun yapılması gerekiyor. Dediğim gibi, destekliyoruz ancak burada yaptığımız düzenleme şöyle: 36'ncı maddenin geçici 2'nci maddesine bakarsanız, biz 2022 yılı bütçe kanununda değişiklik yapıyoruz. 2022 yılı bütçe kanununu teklif eden kimdir? Cumhurbaşkanı, Cumhurbaşkanından geliyor; bu maddeyi teklif eden bir milletvekili arkadaşımız ya da milletvekili arkadaşlarımız. Bütçe kanunu özeldir, yıllıktır, dönemseldir; Bütçe kanunu, muhakkak özel bir kanundur ve Cumhurbaşkanlığından gelir. Bütçe kanununda değişiklik yapıyoruz, bu kanuna göre, yaptığımız değişiklikle bütçeye en az 300 milyon liralık bir yük geliyor. Bir önerge olduğunu biliyorum, eğer o kabul edilirse 400-500 milyonluk bir yük geliyor demektir. Bütçe kanununda değişiklik yapılıyorsa Anayasa'nın 161'inci maddesi var, Anayasa'nın 161'inci maddesinde şöyle bir paragraf var: "Carî yıl bütçesindeki ödenek artışını öngören değişiklik teklifleri ile carî ve izleyen yılların bütçelerine malî yük getiren tekliflerde, öngörülen giderleri karşılayabilecek malî kaynak gösterilmesi zorunludur." Yani, biz, bu 300-400 milyon liranın karşılığında ne gelir gösteriyoruz, teklif edilen bir gelir var mı? Yok çünkü ek bütçe yapılması lazımdı, ek bütçe kanunu gelmesi gerekirdi; böyle bir düzenleme yanlıştır, Anayasa'ya aykırıdır. Sayın Başkan, bunun dikkate alınması gerekir, değerli Grup Başkan Vekillerimiz de bu konuyu çok iyi bilirler. Bunun, bu şekilde bir kanuni düzenlemeyle değil de bir ek bütçeyle gelmesi ve bu harcamanın karşılığında bütçede bir gelir gösterilmesi gerekirdi. Doğrusu budur, miktar ne olursa olsun yapılması gereken bu ama "Ya, gerek yok, biz bunu böyle yapıyoruz." diyorsunuz, bu şekilde çıkacak ama doğru iş yapmıyoruz, yanlış yapıyoruz, Anayasa'ya aykırı bir iş yapıyoruz değerli arkadaşlar...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Kuşoğlu.

ERKAN AYDIN (Bursa) - Bir dakika daha verin ya! Son konuşmacı ya!

BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - Selamlama yapabilir miyim Başkanım?

BAŞKAN - Bugün şu ana kadar hiç söz vermedik Sayın Kuşoğlu.

ERKAN AYDIN (Bursa) - Sayın Başkan, son konuşmacı; lütfen, rica ediyoruz ya!

BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - Peki, sizi zorlamıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)