| Konu: | Şanlıurfa'nın sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 19.04.2022 |
AYŞE SÜRÜCÜ (Şanlıurfa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Genel Kurulu ve tüm halkımızı saygıyla selamlıyorum.
Yoksulluğun ve işsizliğin derinleştiği, her gün bir gencin intihar ettiği, insanların metropollere ucuz iş gücü olarak gitmek zorunda kaldığı Urfa'da, istihdam alanları rant alanlarına dönüştürülmüş durumdadır. İnsanların iş bulamadığı Urfa'da, iş bulma kurumu olan İŞKUR ise skandallarla gündeme gelmektedir. Geçtiğimiz haftalarda yaşanan görevden alınmalar yerel basına da yansımıştır fakat yetkililerden kamuoyuna hiçbir açıklama yapılmamıştır. Artık bırakalım liyakatsizliği veya kayırmacılığı, hayalî işe yerleştirmeler üzerinden müdürler ve müdür yardımcıları hayalî işçinin maaşını alarak cüzdanlarını doldururken Urfa'da, insanlar, pazar yerlerinden artakalan meyve ve sebzeleri toplamaktalar. Olmayan atölyelerde olmayan işçiye istihdam sağladığını belirttiği belgelerle halkın hazinesindeki parayı alıyor. İşte, bu, AKP'nin Urfa'daki ustalıklarından sadece bir örnektir. Bu tablo AKP iktidarının eseridir. Bu skandallara adı karışan kişiler hakkında gereken işlemler başlatılmalı, kamuoyu bilgilendirilmeli ve haklarındaki soruşturma hızla sonuçlandırılmalıdır.
Değerli halkımız, yine, yaklaşık 3 milyon nüfusu olan Urfa'da sağlık alanındaki ihmaller, eksiklikler ve skandallar, AKP iktidarının sağlık alanındaki son yirmi yılının âdeta özeti gibidir. Örneğin, Karaköprü Maşuk'ta sağlık ve sosyal tesis alanına ayrılan yaklaşık 20 dönümlük kamu arazisi, tüm itirazlara rağmen konut alanına çevrildi ve Maşuk'taki sağlık ocağı ise kiralık bir iş yerinde mahalleye hizmet veriyor. Bahsettiğimiz Maşuk'un nüfusu ise 20 bin insandan oluşuyor. Kamu arazisi varken hangi akla hizmetle sağlık ocağı kiralık bir dükkânda hizmet sağlar? Kısacası, sağlık ocağının yeri yok ama AKP iktidarı istediği için kamu arazisi, sipariş adresi belli olan imara ve ranta açılıyor. Cumhurbaşkanı kararıyla gerçekleşen bu plan değişikliği bize gösteriyor ki AKP iktidarı Urfa'yı parsel parsel satıyor. Bu karardan derhâl vazgeçilmeli, kamu arazileri ranta değil halkın hizmetine açılmalıdır.
Evet, değerli arkadaşlar, yine, Urfa'da birçok alanda ya doktor yok ya da sadece tek bir doktor var. Örneğin, 2 tane ağız ve diş sağlığı hastanesi var ama mevcut hastanede düzenli olarak hizmet veren bir çene cerrahı yok. Yıllardır Urfa'da kan merkezi yok, acil bir durumda kan en yakın il olan Antep'ten getiriliyor; artık buna bir son verilmeli ve Urfa'da bir kan merkezi kurulmalıdır. Urfa'da kadın doğum alanında da ciddi hekim ve poliklinik yetersizliği mevcuttur. Ayrıca, yeni bir kadın doğum hastanesinin hızla yapılması gerekmektedir. Yine, yan dallarda çocuk doktorları yok; aileler çocuklarını Antep, Adana ve Diyarbakır gibi kentlere götürmek zorunda kalıyor, çocuklar şehirler arası yolculuklarda ciddi sıkıntılar yaşıyor ve tedavileri aksıyor. Evet, Urfa halkı, AKP iktidarı tarafından sağlık sorunlarıyla baş başa bırakılmış durumda. Örneğin, Urfa'da çocuk alerji doktoru yok, çocuk gastroenteroloji alanında da sadece 1 doktor var. Aileler çocuklarıyla randevu almak için haftalarca sırada beklemekteler. Bir alana sadece tek bir doktor verme hâli neredeyse tüm yan dallarda yaşanmaktadır. Hastanelerde doktor yok, cihaz yok. Randevu almak isteyen yurttaşlar 182'yi arıyor fakat doktor olmadığı için randevu alamıyorlar ya da haftalar sonra kendilerine randevu veriliyor. Örneğin Viranşehir'deki yurttaşlarımız kulak burun boğaz servisinden randevu alamadıklarını, haftalarca bekletildiklerini söylüyorlar. Düşünün, kulağınız veya başka bir yeriniz ağrıyor; doktora gidip muayene olmanız, tedavi olmanız gerekiyor ancak maalesef tek bir doktor olduğu için size ancak dört hafta sonraya randevu veriliyor. İşte Urfa'da sağlık konusunda yaşanan durum budur, halk bunları yaşıyor.
Peki, Urfalı yurttaşların sağlığa erişim hakkını gasbeden bu anlayış, çözüm noktasında yıllardır neden tek bir adım dahi atmıyor? Buradan yetkilileri Urfa'daki sağlık sorunlarını hızla çözmeye ve sorumluluklarını yerine getirmeye davet ediyoruz.
Evet arkadaşlar, tarım alanında da Urfa'da ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
AYŞE SÜRÜCÜ (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ülkenin en büyük barajı Urfa'da fakat Urfa çiftçisi suya erişemiyor çünkü ısrarla, yeterli su kanalları yapılmıyor. Fırat Nehri'nin yanı başındaki Hilvan ve Birecik çiftçisi bile yeterli düzeyde su bulamıyor. Peki, neden AKP iktidarının tek bir bakanı bile DEDAŞ'ın zulmü hakkında bir açıklama yapmıyor? Bir tarım kenti olan Urfa'da neden GAP kapsamında otuz yıldır su kanallarının yapımı tamamlanmıyor ve çiftçi DEDAŞ'a mecbur bırakılıyor?
İşte tüm bu sorunlar AKP'nin Urfa icraatlarıdır ve diyoruz ki en çok da kavurucu yaz sıcağında suya muhtaç bıraktığınız çiftçiler ve halk sizi gönderecek.
Genel Kurulu ve tüm halkımızı tekrardan saygıyla selamlıyorum.
Teşekkür ediyorum. (HDP sıralarından alkışlar)