| Konu: | Spor Kulüpleri ve Spor Federasyonları Kanunu Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 82 |
| Tarih: | 20.04.2022 |
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (İzmir) - Sayın Başkan, sayın vekiller; spor hakları da ellerinden alınan, cezaevlerinde insan hakları ihlalleri ve işkenceye karşı seslerini duyurmak isteyen tüm siyasi tutsakları selamlayarak sözlerime başlamak istiyorum.
Spor ve fiziksel aktiviteye katılım bir insan hakkı olarak tanınmıştır; sporun, özellikle futbolun toplumsal etkisi düşünüldüğünde cinsiyet eşitsizliğini aşmak için pozitif ayrımcılığı destekleyebilir, eril yapıyı ortadan kaldırabilirdik ancak bu kanun teklifinde ne yazık ki bunu yapamıyoruz. Bu yasa teklifi bir kez daha gösteriyor ki kadınlar spordan, futboldan dışlanıyor; âdeta spor, erkek egemen bir anlayışın gücünü konsolide etme alanına dönüşüyor; bu spor yasa teklifinde de kadının adı yok. Endüstriyel futbolun yerelliği baltalamak gibi bir özelliği de var. Bu kanun teklifi de tek tipleştirmeyi, özgün takımları zapturapt altına almayı ve kendi iktidar profiline dönüştürmeyi hedefine almış durumda.
Hep söylenir: Futbol, asla sadece futbol değildir. Endüstriyel spor, sportif etkinliklerin bir oyun olmaktan çıkarılıp ekonomik, siyasi düzeyle işleyen bir çarka dönüşmesine sebep olmaktadır. İşsizliğin, yoksulluğun, geçim sıkıntılarının, gelecek kaygısının had safhaya ulaştığı şu günlerde sporun, hele futbolun kapitalizme ve burjuvaziye en büyük hediyesi, acıların yatıştırılması olmaktadır.
Sayın vekiller, IMF'nin dün yayınlanan dünya ekonomik görünümü verilerine göre Türkiye, toplam gayrisafi yurt içi hasıla bakımından 21'inci sıraya yerleşti. Bakın, burada tablosu da var, gösteriyorum. Hani hep diyorsunuz ya: 2002'de geldiğimizde şu kadardık, 2022'de böyleyiz. 2002'de geldiğinizde 14'üncü sıradaydınız, şimdi de Türkiye'yi 21'inci sıraya düşürdünüz gayrisafi yurt içi hasıla bakımından. Bu başarınızla ne kadar övünseniz azdır.
Ekonomik buhran emekçiyi vuruyor, asgari ücret dört ayda eriyip gitti. Asgari ücretin acilen güncellenmesi gerekiyor. Bunu gözleri ışıldayan bakanınız da biliyor, saraydaki de biliyor ancak sermaye temsilcilerinden zılgıtı yediğiniz için bilmezlikten geliyorsunuz. Evet, asgari ücret açlık sınırının altına inmiş durumda, o zaman soruyoruz: Önümüzdeki sekiz ay bu halk ne yapsın, taş mı yesin? Her şeye kaynak var, her şey için para var ama emekçiye yok. Ukrayna'da barış havarisi kesiliyorsunuz, Irak'ta işiniz ne diye soruyoruz. Komşularımızın dağlarını, taşlarını bombalamayı bırakın, halkın bütçesini boşa saçıp savurmaktan vazgeçin. Yanlış politikalarınız halkın ekmeğini elinden alıyor. Bu da yetmiyor, bankalara peşkeş çektiğiniz enflasyon garantili devlet kâğıtlarıyla finans sektörüne, yandaşlara kaynak aktarıyorsunuz. Enflasyonun 3 haneli rakamlara yaklaştığı koşullarda sermayeye yüzde 14'ten kredi dağıtarak halktan çalıyorsunuz, halkın kaynaklarını çalıp sermayeye veriyorsunuz.
Bir de geçen ay örtülü ödenek için bütçeden yapılan harcama var ki asgari ücretli 15.450 kişiye bir yıl boyunca ödenecek meblağa eş değer. Kamunun parasını böyle hesapsız, kitapsız harcamaya ne hakkınız var ne haddiniz var. Bir ayda 800 milyon hesapsız ödemeyi nereye harcadınız diye soruyoruz.
Emekliler sokaklarda, emekliler diyor ki: "Emekli maaşıyla geçinemiyoruz, insanca yaşamak istiyoruz, maaşlara ek zam yapılsın istiyoruz." 5'li çeteye var, garantili projelere var, savaşa, bekanız için sürdürdüğünüz operasyonlarınıza var fakat emekliye yok. "Emekliye bayram ikramiyesi olarak 5 bin lira ödensin." diyoruz "Hayır." diyorsunuz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Buyurunuz efendim.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Değerli halklarımıza buradan seslenmek istiyorum: Bize dayatılan bu açlık, sefalet, zulüm düzenine mahkûm değiliz; söyleyecek sözümüz var, değiştirecek gücümüz var. Bu düzeni değiştirinceye kadar mücadeleye devam edeceğiz.
Kira artışlarına "Dur!" demek için, barınma hakkını güvenceye almak için, işsizliğe, pahalılığa karşı durmak için, zamlar geri alınsın diye rant ve talan ekonomisine "Hayır." demek için, tarımda girdilere yapılan zamların ortadan kaldırılması için, kadın işsizliğini, kadın yoksulluğunu yenmek için çekin yandaşlarınızı sofralarımızdan diyoruz, çekin ellerinizi cebimizden diyoruz. Tüm emekçilerle 1 Mayısta 1 Mayıs meydanlarını işte bu şiarlarla dolduracağız. Herkese iş, herkese ekmek, güvenceli geleceğimiz için yaşanabilir bir ülke istiyoruz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayınız efendim.
SERPİL KEMALBAY PEKGÖZEGÜ (Devamla) - Herkese iş, herkese ekmek, güvenceli yaşam için yaşanabilir bir Türkiye istiyoruz. İşçilerle, emekçilerle, işsizlerle, kadınlarla, doğa savunucularıyla hep birlikte böyle bir yaşamı kuracağız. Haramiler düzenini değiştirmek için birleşerek mücadele etmeye devam edeceğiz. Yaşasın işçilerin birlik, mücadele, dayanışma günü 1 Mayıs diyoruz. "..." (x) diyoruz.