| Konu: | Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 89 |
| Tarih: | 11.05.2022 |
FERİDUN BAHŞİ (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 323 sıra sayılı Yasa Teklifi'nin 2'nci maddesi üzerine söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, ülkemizde kadına karşı şiddetin her geçen gün gerek sayısal olarak gerekse içerdiği vahşetin ölçüsü itibarıyla arttığı bilinen bir gerçektir. Mevcut yasal düzenlemeler, bu tür suçlar için öngörülen cezalar ile bunların tayini ve infaz biçimindeki yetersizlikler kadınları kolay hedef hâline getirmektedir. Tabii ki kadına yönelik her türlü şiddetin önlenmesinde yasal mevzuatın önemi büyüktür ancak yasaların tutarlılıkla uygulanması daha da önemlidir ama maalesef ülkemizdeki yasal düzenlemeler uygulamalara yansıtılamamaktadır. Nitekim, çıkan yasalar kadına yönelik şiddeti azaltmamıştır. Öncelikle, kadınları hayatın her alanında ikinci plana atan söylem ve zihniyet değişmelidir. Kadın-erkek eşitliğini sağlayıcı politikalar üretilmedikçe...
Bir şey mi oldu?
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Arkadaşla bir şey konuşuyoruz ya.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Ama Genel Kurul...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Yani askerlik yapacak hâlimiz yok, esas duruşta dinleyecek hâlimiz yok; Genel Kurula dön, konuş! (CHP ve HDP sıralarından gürültüler)
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Ne oluyor ya, ne oluyor?
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Bravo!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Biz niye konuşmayalım?
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Ne oluyor? Allah Allah! Şekerin çıktı galiba, git biraz dinlen, gel!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Esas duruşta mı dinleyelim? Bu kadar olmaz ya!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...
Sayın Bahşi, siz Genel Kurula hitap edin, devam edin...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Dönün, Genel Kurula konuşun. Bir arkadaş bir şey sordu, cevap vermeyelim o zaman.
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Şekerin çıktı, git bir çay iç gel sen, hadi bir çay iç gel!
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Adamın insicamı bozuluyor, Allah Allah!
BAŞKAN - Sayın Bahşi, siz devam edin, Genel Kurula hitap ediyorsunuz, devam edin.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Meclisin insicamını bozuyor Başkanım.
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Nurhayat ayarını bozdu, bir çay iç gel, çay iç.
ALİ ŞEKER (İstanbul) - Meclisin insicamını bozuyorsun ya, Meclisi çalıştırmıyorsun!
BAŞKAN - Arkadaşlar, hatip kürsüde, müsaade edin...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Yahu laf atmıyoruz, arkadaşımız bir şey soruyor, cevap veriyoruz ya. Bir şey soruyor, cevap veriyoruz ya!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri...
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Ne kadar hassassınız ya!
BAŞKAN - Evet, Sayın Bahşi, devam edin siz.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Böyle bir zihniyeti muhatap bile almıyorum arkadaşlar. Saygısızlığın, seviyesizliğin, terbiyesizliğin dik âlâsı. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Sen benim muhatabım değilsin!
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Bu terbiyesizlikleri kale almıyorum, bugüne kadar da almadım. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)
ZÜLFÜ DEMİRBAĞ (Elâzığ) - Sen benim muhatabım hiç değilsin!
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Şimdi, kaldığım yerden devam ediyorum. Arkadaş, izansız bir şekilde devam ediyor.
BAŞKAN - Sayın Bahşi, lütfen siz de ifadelerinize dikkat edin lütfen, yakışmıyor bu ifadeler.
SALİH CORA (Trabzon) - Başkanım, bu ifade doğru mu? Meclisin mehabetine yakışıyor mu?
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Kadın-erkek eşitliğini sağlayıcı politikalar üretilmedikçe, failler caydırıcı bir şekilde cezalandırılmadıkça...
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Yanlış yeri uyarıyorsunuz.
BAŞKAN - Siz de aranızda konuşuyorsunuz, orada da aralarında konuşuyorlar, o zaman bütün milletvekillerinin ağzına bant mı yapıştıracağız?
AYLİN CESUR (Isparta) - Hayır, bağırdı, duymadınız mı? Tutanaklara bakın.
BAŞKAN - Böyle bir şey olabilir mi?
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Kulağınız o tarafta değil herhâlde. Tarafsız olun lütfen.
BAŞKAN - Sayın Bahşi, devam edin siz.
AYLİN CESUR (Isparta) - Tarafsız olun. Tutanaklara bakın, biz buradan duyuyoruz, duymadınız mı söylediklerini?
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Biz duyuyoruz, siz nasıl duymuyorsunuz Sayın Başkan?
İBRAHİM HALİL ORAL (Ankara) - Bizden önceki konuşmacı da itiraz ediyor.
BAŞKAN - Müsaade eder misiniz arkadaşlar. Sizin kendi arkadaşınız kürsüde, müsaade edin.
AYLİN CESUR (Isparta) - Müdahale etmeyin arkadaşımıza.
BAŞKAN - Siz ediyorsunuz Sayın Cesur.
AYLİN CESUR (Isparta) - Hayır, siz ediyorsunuz.
BAŞKAN - Biraz sakin otursanız Sayın Bahşi konuşmasını bitirecek.
AYLİN CESUR (Isparta) - Arkadaşımıza müdahale etmeyin.
BAŞKAN - Buyurun Sayın Bahşi.
FAHRETTİN YOKUŞ (Konya) - Tarafsızca yönetin Sayın Başkan.
AYLİN CESUR (Isparta) - Tarafsız yönetin.
GÜLİZAR BİÇER KARACA (Denizli) - Bahşi'nin süresi kalmadı Sayın Başkan.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Dakikanın ikisi gitti.
BAŞKAN - Sayın Bahşi, devam edin, buyurun.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Kadın-erkek eşitliğini sağlayıcı politikalar üretilmedikçe, failler caydırıcı bir şekilde cezalandırılmadıkça ve toplumda yükselen şiddet kültürüne karşı önlem alınmadıkça bu sorunun çözülemeyeceği açıktır. Kadına karşı kadın olması nedeniyle işlenen suçların kadınların yaşamlarını güven içinde geçirmelerini imkânsız kılmaktadır. Hatta tam tersine, kadınların sürekli olarak bu suçun mağduru olma endişesiyle yaşamalarına neden olmaktadır. O yüzden kadının korunmasız olmadığı ve bu tür suçların hiçbir surette cezasız kalmayacağı, suçun karşılığının kanunda düzenlenen en ağır ceza olacağı algısının toplumda yerleştirilmesi gerekir.
Değerli milletvekilleri, bugün, ülkemizde Türk kadını için hayati bir kazanım olan İstanbul Sözleşmesi'nden hukuka aykırı olarak çekilindi. Her fırsatta kadın ve kadına yönelik şiddetle ilgili nutuk atan iktidar, kadına şiddetin tırmandığı, kadın cinayetlerinin arttığı, kutsalımız olan ailenin temelinin sarsıldığı bir dönemde attığı bu adımla gerçek yüzünü ve niyetini ortaya koymuştur. Genel Başkanımız Sayın Meral Akşener İstanbul Sözleşmesi'nin feshine dair girişimler karşısında bazı soruları tarihe not düşmüş ve demiştir ki: "İstanbul Sözleşmesi'nin nesinden rahatsızsınız?"
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - "Kadınlarımızın durumu ortadayken ve daha yapılacak birçok şey varken neden geri adım atıyorsunuz?" İstanbul Sözleşmesi diyor ki: "Kadınlara karşı her türlü ayrımcılığı önlemek için gerekli tedbirler alınmalıdır." Bu hedefin nesinden rahatsızsınız? İstanbul Sözleşmesi diyor ki: "Devlet, kadına yönelik şiddeti önlemek için etkili ve kapsamlı politikalar geliştirmelidir." Bundan mı rahatsızsınız? İYİ Parti olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen İstanbul Sözleşmesi'nin tek bir kişinin keyfî kararıyla feshedilmesinin bir yetki, hukuk ve insan hakları gasbı olduğuna inanıyoruz.
Değerli milletvekilleri, yasa teklifindeki bu düzenlemeyle, kasten öldürme suçunun kadına karşı işlenmesi hâlinde kişinin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılması öngörülmektedir. Kadına karşı şiddet suçu, bir kadının sırf kadın olduğu için şiddete uğraması anlamına gelmektedir. Oysa bu kanun teklifinde kadına karşı şiddet suçu olarak ayrı bir suç oluşturulmamış, kasten öldürme ve yaralama gibi suçların kadına karşı işlenmesi hâlinde nitelikli hâlden cezalandırılacağı düzenlemesi getirilmektedir. Bu suçlarda mağdurun kadın olarak belirtilmesi tek başına, kadına karşı şiddet suçunu önlemek bakımından yeterli değildir. Kanun teklifinde, kadına karşı işlendiğinde nitelikli hâle gelen suçların failine yönelik bir açıklama getirilmemiştir. Kasten öldürme ve yaralamada failinin ve mağdurunun kadın olması hâlinde bu suçlar, kadına karşı şiddet suçunu oluşturmayacaktır. Bundan dolayı, yasa teklifinde kadına karşı şiddet suçu açıkça tanımlanmalı...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Bahşi.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Çok kısa sözüm kaldı.
BAŞKAN - Sayın Bahşi, iki dakika ilave süre verdim size.
Teşekkür ediyorum.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Sayın Başkan, çok kısa...
BAŞKAN - Peki, buyurun.
FERİDUN BAHŞİ (Devamla) - Bundan dolayı yasa teklifinde kadına karşı şiddet suçunun açıkça tanımlanması ve Türk Ceza Kanunu'na eklenecek bir maddeyle ayrı bir suç olarak düzenlenmesi gerekir. Bu husus Komisyonda milletvekillerimiz tarafından dile getirilmiş, yeni madde ihdasına dair verilen önergemiz reddedilmiştir.
Değerli milletvekilleri, sonuç olarak yasalar ve uluslararası sözleşmeler etkin bir şekilde uygulanmalı ve başta yargı olmak üzere toplumsal hayatın tüm alanlarında eşitlik karşıtı söylem ve uygulamalara son verilmelidir.
Bu düşüncelerle Gazi Meclisi ve yüce Türk milletini saygıyla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)