GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:90
Tarih:12.05.2022

CHP GRUBU ADINA EMİNE GÜLİZAR EMECAN (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; konu iş sağlığı ve güvenliği ancak biraz önce İl Başkanımız Sayın Canan Kaftancıoğlu'nun cezasının Yargıtay 3. Dairesi tarafından onandığını ve siyasi yasak getirildiğini öğrendik. Öncelikle bundan bahsetmek istiyorum çünkü alınan bu karar tamamen haksız ve hukuksuz alınmış bir karardır; yargının artık tamamen baskı altında olduğunu, bağımsız olmadığını gösteren bir karardır. Buradan bir tek cümleyle size şunu söylemek istiyorum değerli arkadaşlar: Yazıklar olsun! (CHP sıralarından alkışlar) Ne zaman duracaksınız? Ne zaman bu yolda yürümekten vazgeçeceksiniz? Ama ne yaparsanız yapın, bizleri yıldıramayacaksınız, bizim mücadelemiz devam edecek ama yarın öbür gün bu yaptıklarınız sizin karşınıza çıkacak, sizin önünüze çıkacak. O yüzden bu kürsüden sizi bir kez daha uyarmış olalım.

Şimdi, değerli arkadaşlar, iş sağlığı ve güvenliği, aslında bu bir masal, bir masaldan bahsedeceğim şimdi size. Bir zamanlar ülkeyi yöneten iktidarın Avrupa Birliğine girmek gibi bir hedefi vardı; bu hedef doğrultusunda da 2005 yılında Avrupa Birliği müzakerelerine başlandı, sonrasında, Avrupa Birliğine uyum normları altında, uyum için birtakım yeni kanunlar ve yönetmelikler çıkarıldı. İşte, bu süreçte de 2012 yılında 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu yürürlüğe girdi. 2012 yılında yürürlüğe giren bu Kanun iş yerlerinde iş sağlığı ve güvenliğinin sağlanmasına ve mevcut şartların iyileştirilmesine yönelik düzenlemeleri içeriyor. Sonrasında, bu yeni düzenlemeyle beraber, bir iş sağlığı ve güvenliği eğitim furyası, uzman eğitimi furyası başladı. Kanunda tanımlanan ortak sağlık güvenlik birimlerinin ve bu işle ilgili yetkilendirilen firmaların açıldıklarını, bunun da bir furya olarak devam ettiğini gördük yani bir eğitim ve şirket açılma furyasıyla karşılaştık. Aslında sonuç olarak, her şeyin özde değil sözde yapılan bir uygulama olduğunu gördük. İş sağlığı ve güvenliği başta işçiler olmak üzere tüm çalışanların güvenli bir ortamda çalışması için çok önemliyken iktidarın -amacının- sadece istatistiklerde uzman ve şirket sayısını artırmak için bu kanun ve yönetmelikleri çıkardığını da hepimiz yaşayarak gördük çünkü ben de sistemin içinde çalışmış bir iş sağlığı ve güvenliği uzmanıyım değerli arkadaşlar. Deveye sormuşlar "Boynun neden eğri?" diye, "Nerem doğru ki?" demiş.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Teşekkür ederim.

Her alanda yürütülen samimiyetsiz uygulamaların bu alanda da yürütüldüğünü hep birlikte görüyoruz, sorunların büyüklüğü de zaten buradan başlıyor.

Kanunun 10'uncu yılı, Bakanlık hâlâ bir sistem kuramamış durumda. Sürekli dijital dönüşümden bahsediyorsunuz ama bir İSG yönetim sistemi, bir on-line denetim sistemi bile kurulmamış durumda; müfettiş sayıları yetersiz, denetimler yapılamıyor. İş güvenliği uzmanları -dilimizde tüy bitti, yıllardır söylüyoruz- maaşını aldığı işvereni Bakanlığa şikâyet etmekle zorunlu tutuluyor kanunla. Ben de buradan size sürem bitmeden sorayım: Hangi uzman maaşını aldığı işvereni iş kaygısı duymadan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığına şikâyet edebilir? Neresinden tutsak dökülen bir sistemle karşı karşıyayız aslında.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

EMİNE GÜLİZAR EMECAN (Devamla) - Her yıl 2 binin üstünde çalışan iş cinayetlerine kurban gidiyor. Bu kadar cinayetin işlendiği bir durumda, sonucun bu olduğu bir durumda elbette ki böyle bir Meclis araştırmasının açılmasını biz de destekliyoruz.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP ve İYİ Parti sıralarından alkışlar)