GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türk Ceza Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:5
Birleşim:90
Tarih:12.05.2022

HAYRETTİN NUHOĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan torba kanun teklifinin 9'uncu maddesi üzerinde İYİ Parti adına söz aldım. Selamlarımı sunarım.

Bu maddeyle 5271 sayılı Kanun'un 100'üncü maddesinin (3)'üncü fıkrasında yer alan "silahla işlenmiş kasten yaralama" ibaresi "kasten yaralama" şeklinde değiştirilmekte ve bu fıkraya iki tane bent eklenmektedir. (İ) bendiyle kadına karşı işlenen kasten yaralama suçu, (j) bendiyle de sağlık kurum ve kuruluşlarında görev yapan personele karşı görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla işlenen kasten yaralama suçu ilave edilmektedir. Böylece kadınlara ve sağlık çalışanlarına karşı işlenen kasten yaralama suçları katalog suç kapsamına alınarak faillerin tutuklanması için yeterli ve gerekli sebeplerin oluşması kanun kapsamına girmiş olsa da bu suçların işlenmemesi için caydırıcı unsur olarak tehdit, ağır hakaret, eziyet edilmesi ve ısrarlı takip gibi hafif sayılan suçlar da teklif metninde yer almamıştır.

Değerli milletvekilleri, Adalet ve Kalkınma Partisinin uzun süren iktidarı döneminde yargıda olumlu gelişmeler sağlandığı iddiasının esasında gerçekle hiçbir ilgisi yoktur. Bu kanun teklifinin gerekçesinde ülkemizde insan haklarına saygılı ve sosyal hukuk devleti olma konusunda kararlılığın göstergesi olarak 2004'ten beri Anayasa'da değişiklikler yapıldığı, 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun'un yürürlüğe girdiği, bu kanuna uygun olacak şekilde önleme ve izleme merkezlerinin kurulmuş olduğu ifade edilmektedir. 2 Mart 2021'de Cumhurbaşkanı tarafından açıklanan İnsan Hakları Eylem Planı'nda kadına karşı şiddetle mücadelenin etkinliğinin artırılması hedeflerinin ortaya konulduğu, bu doğrultuda dördüncü yargı paketi olarak sunulan 7331 sayılı Kanun'da değişiklik yapıldığı da ifade edilmiştir. Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı'ndaki faaliyetlerin hassasiyetle yürütüldüğü de belirtilmiştir.

Değerli milletvekilleri, bu kadar olumlu gelişmeler olmuş da kadın cinayetleri niçin hâlâ artarak devam etmektedir? Sağlık çalışanlarına saldırılar niçin önlenememektedir? Türk toplumunun artık göstermelik ve etkisiz kanun değişiklikleriyle oyalanmaya tahammülü kalmamıştır, o hâlde eksiklik başka yerlerde aranmalıdır. İktidar kendi anlayışını, bakış açısını ve uygulamalarını artık gözden geçirmeli ve sorgulamalıdır. Söylemler ile uygulamalar arasındaki büyük farklılıklardan dolayı milletin iktidara güveni de kalmamıştır.

Kadınlar, istismara uğrayan çocukların aileleri ve sağlık çalışanları isyan ediyor. Bazıları mensup oldukları sivil toplum kuruluşları vasıtasıyla, bazıları da çeşitli platformlar oluşturmak suretiyle "Nöbetteyiz; gözümüz, kulağımız Mecliste." demektedirler. Bunlara kulak tıkayamayız; biz duyuyoruz, iktidarın da duymasını istiyoruz. "Sorun yasalardan ziyade yasaların adil ve etkin şekilde uygulanmamasındadır." diyorlar. "Yasalara uygun davranmayanlar, yasaları uygulayamayanlar uymayacakları ve uygulamayacakları yeni yasalar yapmakla kimseyi kandırmasın." diyorlar.

Değerli milletvekilleri, son yıllarda artarak devam eden gerginlik ve huzursuzluk aile bütünlüğünü ve toplumu sarsmakta, sevgi ve saygıya dayanan sosyal yapı çözülmektedir. Bunun sonucu olarak cinnet geçirenler en sevdiklerine bile kıyabilmekte, akıl almaz cinayetler işlenmektedir. Cinayetlerin basına yansıyan hikâyelerine bakıldığında büyük çoğunluğunun ekonomik sebeplerden kaynaklandığını görmekteyiz. Boşanan ya da boşanma aşamasına gelen çiftlerin kısa süren mutluluklarının arkasında da benzer hikâyelerin olduğuna şüphe yoktur. Tenceresini kaynatamayan annelere, çocuğuna okul harçlığı veremeyen babalara, büyük emeklerle üniversiteyi bitirince ailesine destek olmayı beklerken işsizlikten kıvranan gençlere, uyuşturucu patronlarının tuzağına düşen çaresizlere ve borç batağında bocalayıp duran milyonlarca insanımıza sadece sabır tavsiye edilirse bu insanların bazılarının dayanma gücü kalmadığı zaman cinnet geçirmeleri ve şiddete başvurmaları ne yazık ki devam edecektir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Tamamlayın sözlerinizi.

HAYRETTİN NUHOĞLU (Devamla) - Teşekkür ederim.

İşte, bu sebeple, ekonomik sorunlar çözülmeden, yeniden huzur ve güven ortamı sağlanmadan toplumun sadece kanunlardan ve cezalardan çekinmesini beklemek boşa olur. Üstelik iktidara verilen desteklerin karşılığı hep hüsranla sonuçlanmışsa toplumdan sabırlı olması ve şükredilmesi beklenemez.

Bu kanun teklifi, kadına karşı şiddeti, cinsel saldırıyı, çocukların istismarını ve sağlıkta şiddeti önlemeye yetecek sorunları çözecek nitelikte görünmemektedir. Bu teklif, günü kurtarma çabasından öteye geçemez. Türk toplumuna umut verebilmek için -adaletin mutlak uygulandığı, hukuk sisteminin işlerliğinin yeniden tesis edildiği, hırsızlığın, soygunun son bulduğu- ekonomik darboğazın aşılacağının yeni kadrolarla gösterilmesinin şart olduğu apaçık ortadadır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Son cümleniz galiba, buyurun.

HAYRETTİN NUHOĞLU (Devamla) - Son cümle.

Teşekkür ederim, sağ olun.

O günlerin yaklaşmakta olduğuna olan inancımı belirtir, saygılar sunarım. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)