| Konu: | Bankacılık Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 655 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 5 |
| Birleşim: | 92 |
| Tarih: | 18.05.2022 |
HÜSEYİN ÖRS (Trabzon) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kanun teklifinin 4'üncü maddesi üzerinde söz aldım. Genel Kurulu saygılarımla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, yarın 19 Mayıs. Tarihimizin en önemli dönüm noktalarından biri olan 19 Mayıs 1919'un 103'üncü yıl dönümündeyiz. 19 Mayıs 1919'da Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün Türk milletinin kurtuluşu ve vatanın bölünmez bütünlüğü için başlattığı hareketle sonsuza kadar yaşayacak olan Türkiye Cumhuriyeti'nin temelleri atılmıştır. Başta Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, bağımsızlık uğrunda can veren şehit ve gazilerimizi rahmet, minnet ve şükranla anıyor, 19 Mayıs Atatürk'ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramı'nı en içten duygularımla kutluyorum.
Değerli milletvekilleri, üzerinde konuştuğumuz, söz aldığım 4'üncü maddeyle Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu Kurulunun Başkan Yardımcısı sayısının 2'den 3'e çıkarılması öngörülmektedir.
Değerli arkadaşlar, AK PARTİ iktidarının "Benim dediğim dedik. Ben yaptım, oldu." tavrıyla muhalefetten gelen önerilere kulak tıkadığı, muhalefetin verdiği değişiklik önergelerini toptancı bir tavırla reddettiği bir kanun teklifiyle karşı karşıyayız yine. Ayrıca, söz konusu kanun teklifi tali komisyonlara havale edilmemiş, orada görüşülmemiş, Komisyon üyesi milletvekillerine görüşlerini beyan etme fırsatı verilmemiştir. Torba kanun yöntemiyle milletimizi rahatsız edecek maddeleri teklifteki diğer maddelerin arasında gizliyorsunuz yani kamuflaj yapıyorsunuz yapmasına da getirdiğiniz ve kanunlaştırdığınız her teklif bir müddet sonra derde deva olmuyor yani dikiş tutmuyor, yeni bir yama ihtiyacı doğuyor. Ben de merak ediyorum bunu görmüyor musunuz diye. Gelin, çağrımıza kulak verin, yasama kalitesini ve yüce Meclisin itibarını zedeleyen bu torba kanun uygulamasına bir son verin derim ben.
Değerli milletvekilleri, konuşmamın bu bölümünde özel öğrenci yurdu işletmelerinin karşı karşıya olduğu sorunlara ilişkin birkaç hususu arz etmek istiyorum. Değerli arkadaşlar, Türkiye'de Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı 2 bin civarında ruhsatlı özel yükseköğrenim yurdu mevcuttur. Bu yurtların barındırdığı öğrenci sayısı 275 bin civarındadır. Bugün, bu yurtlar zor durumdadır arkadaşlar. Bu yurtlar, Gençlik ve Spor Bakanlığının izni dışında öğrenci barındıran yurtlar ya da apartlar değildir, bunu altını çizerek söylüyorum. Bu yurtlar, devlet denetimine açık, yasal tüm şartlarını yerine getiren yükseköğrenim yurtlarıdır. Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı çeşitli vakıf yurtlarının mevcudiyetini hepimiz biliyoruz. Yine, biliyoruz ki Hükûmet bu vakıf yurtlarına son dönemlerde, son yıllarda önemli destekler vermekte ve bu yurtlarda kalan -yani vakıf yurtlarında kalan- öğrencilere nakdî yardımlarda bulunmaktadır. Bir de hepimizin bildiği, sorunları olduğunu da bildiğimiz YURTKUR'a bağlı devlet yurtlarımız vardır.
Değerli arkadaşlar, günümüzün ekonomik şartlarında yurt yapmak artık zor, kolay değil; önceden yapılmış ve hâlen öğrencisi olan özel yurtlar bugün, ekonomik olarak zor günler geçiriyorlar. Genellikle, bu yurtlar, FETÖ'den ders çıkarıp çocuğunu vakıf yurduna vermek istemeyen ya da devlet yurdu imkânından faydalanamayan orta gelirli ailelerimizin çocuklarını barındırıyor, arkadaşlar. Bugün, bu yurtlar mevcut ekonomik sıkıntılar ve artan maliyetler nedeniyle kapanma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Özel sektörün yaptığı, ruhsat aldığı bu yurtlar hem öğrencileri barındırıyor hem istihdam sağlıyor hem de vergi veriyor.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Tamamlayalım lütfen.
HÜSEYİN ÖRS (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.
Gençlik ve Spor Bakanlığına bağlı, şartlarını yerine getiren ruhsatlı öğrenci yurtlarının işletmecileri diyorlar ki: Özel yurtlarda kalan öğrencilere de vakıf yurtlarındaki çocuklara yapılan gibi nakdî yardım yapılsın, bu yurtların mevcudiyeti devam etsin; aksi takdirde, orta gelir düzeyindeki vatandaşlarımızın çocukları önümüzdeki yıllarda, gelecek yıllarda, üniversite kazandıkları takdirde kalacak yurt bile bulamayabilirler.
Ben de bu özel yurt işletmecisi kardeşlerimizin talebini yüce Meclise arz ediyor, hepinizi en derin saygılarımla selamlıyorum. (İYİ Parti sıralarından alkışlar)